- Siyaset
- 14.06.2025 11:54
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, yaşanan TİS krizinin eski başkan Tunç Soyer'in seçime 5 gün kala imzaladığı sözleşmenin sonuçları olduğunu dile getirerek, "Bu benim ya da CHP’den kimsenin bilgisi dahilinde değil” dedi.
AYSELİN UZUN / İzmir Büyükşehir Belediyesi Haziran Ayı Olağan Meclis Toplantısının 2. oturumu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın yönetimde gerçekleştirildi. Toplantının gündem dışı konuşmalar kısmında söz alan Başkan Tugay, geçtiğimiz haftalarda gerçekleşen Toplu İş Sözleşmesi (TİS) ve ardından yaşanan grev süreciyle alakalı çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ayrıca AK Parti Meclis Üyesi Dilaver Kişili’nin kendisine yönelttiği soruyu cevaplayan Tugay, Soyer’in seçimden önce gittiği TİS sürecinde attığı adımların CHP ‘ye ve kendisine mal edilemeyeceğini belirterek, “Ben de seçime az süre kaldığını, şehrin düzeninin bozulmasının yanlış anlaşılacağını söyledim. Görüşme için ricada bulunacağımı belirttim ve dönemin genel sekreterini aradım. Bunu söyledikten 2-3 gün sonra kutlama yapıldı ve böyle bir artış verildi. Bu benim bilgim dahilinde değil ya da CHP’den kimsenin bilgisi dahilinde değil. Bize sorulsaydı bu artışın belediyeyi sıkıntıya sokacağını söylerdik” ifadelerini kullandı.
AK Parti Meclis Üyesi Dilaver Kişili, “Çok yoğun sinek vakası yaşıyoruz, sivrisinek baskınları oluşmaya başladı. Acaba larva döneminde ilaçlama ile ilgili sorun mu yaşandı. Çünkü geçmiş yıllarda yaşanmıştı. Buna bir önlem bulursak larva döneminde; her yaz geldiğinde bu sorunu yaşamayız. Sokakta sinekler tarafından saldırıya uğruyoruz ama artık eve de giriyorlar. TİS ile ilgili açıklama yapılmalı. Cemil Tugay her zaman yalana karşı olduğunu söylüyor. Siz bir önceki dönem belediye başkanının bunu imzaladığını ve bilerek yaptığını ima ediyorsunuz ama o da bunu sizin talep ettiğinizi, ‘Oy kaybı olacak’ dediğinizi ve imzalanması yönünde ısrar ettiğinizi söylüyor. Ortada bir yalan var bunu hanginiz söylüyor. Bu büyük bir sorun olmaya önümüzdeki dönem de devam edecek. Bu CHP yönetiminden gelen büyük bir sorun. Bu sorunların kaynağını da oraya buraya atarak değil çözülmez. Ortadaki yalanı kimin söylediğini kamuoyunun duymaya ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.
Tugay, bin 30 işçinin işten çıkarılma kararına dair yaptığı açıklamada: “Bizi en çok üzen çalışanlarımızın haklarını gözetmiyoruz gibi bir eleştiriye maruz kalmamız. Bunu çok ayıp buluyorum. Bunu istismar denemesi olarak görüyorum. Bazı insanlar buradan kendilerine bir taraf bulmaya çalışıyor. Bazı siyasi partiler de belediyenin önüne kadar gelip yaptığı açıklamalarla kendi çalışanlarımızı bize karşı kışkırtmaya çalıştı” dedi.
Belediyenin bir bütçesinin olduğunu ve bu bütçenin gelir gider ayaklarıyla birlikte yatırım hedefleri olduğunu aktaran Tugay, “Biz burada işçilerimize karşı sorumluyuz ancak büyük ölçekte sorumluluğumuz dört buçuk milyonluk İzmir’e. Bizden hizmet bekleyen milyonlarca insan var. Devletimizin, ülkemizin ekonomisinde ciddi sorunlar var. Enflasyon var, faizlerin yüksekliği var. Genel gerçeğinden koparıp buradan sadece bize ait suçlamalar yöneltmeleri siyasi seviyesizlik. Biz Türkiye Cumhuriyeti’nin bir şehriyiz. Ülkenin ve kamunun içinde bulunduğu ekonomik durum bizi doğrudan etkiliyor. Bunun böyle olmasının sebebi ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum. Memurlar daha fazla alıyor diyebilir misiniz? Diyebilir misiniz ki özel sektörde çalışanlar daha fazla alıyor? İzmir Büyükşehir Belediyesi kendi yağında kavrulmak, kendi bütçesini doğru kullanmak için karşılayamayacağı bir talebe hayır diyecek. İzmir’de daha önce de grevler yapıldı “şeklinde konuştu.
GREV İLE TEHDİT EDİLDİK
Seçimden kısa süre önce grev ile tehdit edildiklerini ifade eden Tugay, “Seçime 5 gün kala önceki belediye başkanı olması gerekenden çok fazla zamla sözleşme imzalattı. Kendisi ile ben de ilçe belediye başkanı olarak çalıştım, mecliste birçok kararı birlikte aldık, 5 yıl birlikte görev yaptık . Ama seçime 5 gün kala aldığı bu karar CHP’nin değil kendi kararıdır. Kimseye sormadı, bana da, CHP’den kimseye de sormadı. Dolayısıyla ‘bilgisi vardı’ demek doğru değil” diye konuştu.
BU CHP’YE MAL EDİLEMEZ
Sendikanın seçimden önce imzalanan TİS sücesinde kendisiyle görüşmeye geldiklerini belirten Tugay, “Biz TİS masasındayız, karşımızdakiler bizle görüşmüyor, eylem yapacağız’ dediler. Ben de seçime az süre kaldığını, şehrin düzeninin bozulmasının yanlış anlaşılacağını söyledim. Görüşme için ricada bulunacağımı belirttim ve dönemin genel sekreterini aradım. Bunu söyledikten 2-3 gün sonra kutlama yapıldı ve böyle bir artış verildi. Bu benim bilgim dahilinde değil ya da CHP’den kimsenin bilgisi dahilinde değil. Bize sorulsaydı bu artışın belediyeyi sıkıntıya sokacağını söylerdik. Bu CHP’ye mal edilemez, kendisi aday olmayacağını bildiği halde seçime 5 gün kala bu kararı neden verdi! Doğru olan seçimin yapılmasını beklemek, yeni belediye başkanının kararına bırakılmasıydı” dedi.
EYLÜL’DE YENİ ZAM ALACAKLAR
Tugay, işçi çıkarmalarına ilişkin de açıklama yaparak, “Eylül’de yeni bir zam olacak, çünkü eski belediye başkanının imzaladığı sözleşmede bu var. Biz bunu almamalarını talep ettik. İşe devam primin in de iptalini istiyoruz. Sendika’nın Genel Merkezi ile de görüştük, taleplerimizi ilettik. Hukuki süreç de başlattık ama dava henüz sonuçlanmadı” diye konuştu.
HALKIMIZ TAKTİR ETTİ
Bahsedilen primlerin ödenmemesi ve zammın iptal edilmesi durumunda çalışanlarla yola devam edeceklerini belirten Tugay, “Bu karar alınmazsa kanuni haklarımızı kullanarak ilgili bildirimleri zamanında yaparak bu tür bir yükün altından kalkamayacağımızı beyan ettik ve zorunda kalarak bazı çalışanlarla yolların ayrılacağını söyledik. Öncelikle emekliliği gelen çalışanlarımızla yolları ayırmayı düşünüyoruz ancak bunların olmaması için sendikadan hala haber bekliyoruz. Bunların hepsini yapmamızın sebebi belediye bütçesini doğru yönetmek. Halkımız tarafından doğru anlaşıldığını ve takdir edildiğini biliyorum. Bunun için İzmir halkına minnettarım. Anlamsız suçlamalara maruz kalıyoruz” dedi.
1, 2 MİLYON EUROLUK FİNANSMAN TALEBİ
İZDENİZ, körfez temizliğine ilişkin ihtiyaç duyulan 5 adet amfibik araç için ihale sürecinde olunduğu ve söz konusu 5 adet amfibik aracın yaklaşık maliyetinin 1 milyon 200 bin Euro olarak öngörüldüğü finansman için İzBB’nin garantör olması amacıyla yetki istendi. Madde komisyonlara sevk edildi. Söz konusu madde şu şekilde: “İzmir Deniz İşletmeciliği A.Ş'nin 22/05/2025 tarihli E-54295866-000.99-1059 sayılı Yazısı ile körfez temizliğine ilişkin ihtiyaç duyulan 5 adet amfibik araç için ihale sürecinde olunduğu ve söz konusu 5 adet amfibik aracın yaklaşık maliyetinin 1.200.000,00 Euro olarak öngörüldüğü belirtilmiş, ilgili araç alımlarının finansmanının İzmir Deniz İşletmeciliği A.Ş tarafından leasing işlemi ile yapılabilmesi kapsamında İzmir Büyükşehir Belediyesinin kefalet ve garantörlüğü talep edilmiş olup; bahsi geçen 5 adet amfibik aracın alımı için ihtiyaç duyulan finansman kapsamında İzmir Deniz İşletmeciliği A.Ş tarafından finans kuruluşları ile leasing (finansal kiralama) işleminin yapılması, finansmanın sağlanması ve kullanımının yapılması, finansman geri ödeme koşullarının belirlenmesi, ilgili anlaşmalar üzerinde değişiklik yapılması ve sağlanacak olan finansman ve leasing işlemi için gerekli garanti ve teminatların verilmesi, ilgili her türlü sözleşme, tadil sözleşmesi, taahhütname, protokol ve temlik sözleşmelerinin düzenlenmesi ve imzalanması, her türlü yazışmalarda münferiden işlem yapılabilmesi için İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından garantör olunması konusunda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil TUGAY'a yetki verilmesi hususlarının görüşülmesi.”
TAŞINMAZ SATILACAK
Mülkiyeti belediyeye ait 3 dubleks meskenin satışı meclis gündemine geldi. Karşıyaka’da yer alan taşınmazların ihalesine oybirliği ile karar verildi. Söz konusu gündem maddesi şu şekilde:
“Mülkiyeti Belediyemize ait; Karşıyaka ilçesi, Bostanlı Mahallesi, 9432 ada, 24 parsel sayılı taşınmazdaki 2. kat 2 numaralı, 4. kat 4 numaralı ve 4. kat 5 numaralı (dubleks) meskenlere ait bağımsız bölümlerin 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında satışının yapılması hususunun oybirliği ile uygun bulunduğuna ilişkin Plan ve Bütçe-Hukuk Komisyonları Raporu.”
Dünyanın en iyi vahşi hayat fotoğrafçısı: Süha Derbent
Munzur’un Taşları Sanata Dönüşüyor