Sayfa Yükleniyor...
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MYK toplantısı sonrası basın açıklaması yaparak soruları yanıtladı
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Çelik, Genel Başkan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında AK Parti Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
AB tarafından yapılan açıklamayı değerlendiren Ömer Çelik, Türkiye ile ilişkilerin canlandırılması konusunda geç kalındığını düşünüyoruz. Mesele Suriye meselesi ise, Suriye'ye indirgenerek canlandırılması ya da canlandırılmaması şeklinde bir takvim çok vizyonel bir yaklaşım olmaz. O açıklamada beni en çok rahatsız eden kavram 'dost çemberi' kavramı oldu. Yani Türkiye'nin Avrupa'nın bir parçası, eşit unsuru olarak değerlendirilmek yerine Türkiye'nin Avrupa'nın barışını sağlayacak bir protez gibi değerlendirilmesine kesinlikle iyi gözle bakmayız. Bu 'dost çemberi' kavramı 2. Dünya Savaşı'nda birilerinin kullandığı çok tehlikeli bir kavram olan 'hayat sahası' gibi bir kavramı çağrıştırabilir. Türkiye kimsenin barış ya da refahının tampon bölgesi değildir. Bir Avrupa güvenliğinden bahsediyorsak, Türkiye, Avrupa güvenliğinin protezi değil, diğer devletlerle birlikte eşit ve ortak bir parçası olarak değerlendirilmelidir. İlişkilerin canlandırılmasını yine mülteci meselesine indirgiyorlarsa bu da yanlış bir tutumdur. Mülteciler konusu küresel bir meseledir. Avrupa'nın bunu Türkiye ile birlikte bir ortak mekanizmalar çerçevesinde çözmesi gerekir. Türkiye bir toplama kampı değildir" ifadelerini kullandı.
SURİYE'DE YAPILMAMALIDIR
Tüm terör örgütlerine karşı sınırlarımızın kararlı şekilde korunacağını söyleyen Çelik, Hiçbir şekilde Türkiye'yi tehdit eden bir terör örgütüne karşı bir başka terör örgütü ile mücadele ediyor diye silah yardımında bulunulmasını doğru bulmuyoruz. Müttefiklerimizden bu konuda azami hassasiyet bekliyoruz. Türkiye'nin buradaki çizgileri bellidir. Mili güvenliğimiz tehdit eden terör örgütlerinin hiçbir şekilde şu veya bu gerekçe ile ya da DEAŞ terör örgütü ile savaşıyor diye bir müsamahaya tabi olmasını arzu etmiyoruz. Sınırımıza çok yakın 98 kilometrelik bir alanda DEAŞ terör örgütünün etkinliği var. Bu hiçbir şekilde müsamaha gösterebileceğimiz bir durum değildir. Tüm terör örgütlerine karşı sınırlarımızı kararlı bir şekilde koruma kararlılığımız sürecek. Geçmişte yapılan hatalar müttefiklerimiz tarafından Suriye'de yapılmamalıdır. Özelikle silah yardımında bulunulmamalıdır. Onlara yardımların ulaşması demek oradaki toplam terör kapasitesini arttırır. Oradaki terör örgütlerinin mücadelesinden bir barış çıkmaz. Meşru güçler ile dayanışma içinde olmanın gerekliliğinin altını bir kez daha çiziyoruz" diye konuştu.
HASSASİYETİN GÖSTERİLMESİNİ ARZU EDERİZ
Türkiye ile Yunanistan arasında dün oynanan maç öncesi Paris'teki terör olaylarında hayatını kaybedenler için yapılan saygı duruşu sırasında tribünlerden bir grubun ıslıklamasını eleştiren Ömer Çelik, Genel prensip olarak yabancı devletlerin ulusal marşları okunurken kendi ulusal marşımıza gösterdiğimiz saygıyı muhakkak göstermememiz lazım. Saygı duruşunda bulunulurken ıslıklı veya başka şekilde sözlerle o sürenin zedelenmesine doğru bakmıyoruz. Tepkiler olabilir haklı tepkiler de olabilir. Ama bunun için ulusal marşların bitmesini, saygı duruşunun bitmesini beklemek gerekir. Ondan sonra zaten herkes tepkisini ortaya koyabilmektedir. Ulusal marşlara ve saygı duruşuna gereken hassasiyetin azami şekilde gösterilmesini arzu ederiz" dedi.
KARA HAREKATI YOK
Türkiye'nin kara harekatı yapma olasılığına ilişkin bir soru üzerine Çelik, Türkiye'nin gündeminde Suriye'ye bir kara harekatı yok. Türkiye tek başına hareket etmiyor, Koalisyon güçleri ile birlikte hareket ediyor. Türkiye için milli güvenlik önceliklidir. Sınırımızda bir güvenlik tehdidi görürsek bununla ilgili müttefiklerimiz, koalisyon unsurları ve tek başına yapacak şekilde planlamalarımız her zaman masamızdadır" dedi. (DHA/ANKARA)
Haber Merkezi