UNESCO nerede?

Resmi ziyareti vesilesiyle Ekvador’un başkenti Kito’da bulunan Erdoğan, Suriye’de şehirlerin, kütüphanelerin ve ibadethanelerin tamamen harap olduğunu söyleyerek, “Sormak gerekiyor UNESCO nerede? Bütün bunlara karşı tavır takınmamız gerekmiyor mu?” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 06.02.2016 09:52
  • Güncelleme Tarihi : 06.02.2016 09:52
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
UNESCO nerede?

Ekvador Devlet Başkanı Rafael Correa Delgado ile ortak basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa ülkelerinin Suriye’den gelen sığınmacıların durdurulmasını istediklerini belirterek, “Rusya ve rejim bu insanları ağır bombardımanlar altında tutarken bu insanların kaçmaktan başka bir çözümü olabilir mi? Bu insanlar nereye gidecekler? Bu saldırıları durduramayan dünya bizden mülteci akınını durdurmamızı istiyor. Mantıkla bağdaşmayan, hiçbir stratejide yeri olmayan böyle bir anlayış olabilir mi?" dedi.

Ekvador’u ziyaret eden ilk Türk Cumhurbaşkanı olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek ve Devlet Başkanı Correa’nın 2012’deki Türkiye ziyaretini hatırlatarak konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin 1950 yılında tesis edildiği düşünüldüğünde, bu ziyaretlerin oldukça geciktiğini ifade etti.

ÜMİDİ OLAN VAR MI?

Açıklamasında Suriye krizine de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, krizin; 2. Dünya Savaşı'ndan sonraki en büyük insani trajediye yol açtığına vurgu yaptı ve devamında şu değerlendirmelerde bulundu: “Bakınız şu anda Suriye’den Türkiye’ye gelen mülteci sayısı 2 milyon 700 bin rakamına ulaşmıştır. Dünyada bu kadar mülteciyi ağırlayan bir başka ülke yoktur. Bildiğiniz gibi Cenevre görüşmeleri dün 25 Şubat’a ertelendi. Ben buradan düşüncelerimi dünya ile paylaşmak işitiyorum: Bu görüşmeler devam ederken Suriye halkına yönelik hava bombardımanları ve saldırılar da devam ediyor. Son olarak Halep’e yönelik saldırılar neticesinde binlerce sivil Türkiye’ye doğru harekete geçti. Avrupalı dostlarımız bizden mülteci akımını durdurmamızı istiyor. Suriye’de bunlar yaşanırken soruyorum bu akın nasıl durdurulacak? Rusya ve rejim bu insanları ağır bombardımanlar altında tutarken bu insanların kaçmaktan başka bir çözümü olabilir mi? Bu insanlar nereye gidecekler? Müzakerelerin netice verebilmesi için bu saldırıların derhal durdurulması gerekmiyor mu? Bu saldırıları durduramayan dünya bizden mülteci akınını durdurmamızı istiyor. Mantıkla bağdaşmayan hiçbir stratejide yeri olmayan böyle bir anlayış olabilir mi? Önce bunu çözmemiz gerekiyor. Şu anda Cenevre Anlaşması durdu. E şimdi soruyorum; Cenevre’den ümidi olan var mı? Tabii ki muhalefet böyle bir yaklaşıma, böyle bir anlayışa olumlu yaklaşmayacaktır. Burada oynanan oyuna, kurulan tuzağa muhalefet gelmeyecektir."

“SURİYE’DE TARİH VE KÜLTÜR YOK OLUYOR"

Türkiye sivil toplum kuruluşlarının ve belediyelerin yaptığı harcamalar hariç, milli bütçesinden yaptığı harcamanın 9 milyar doları aştığını, BM’den gelen yardımın ise 455 milyon dolar olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “BM Mülteciler Konseyi’nin geldiği nokta budur, bizim attığımız adım budur” şeklinde konuştu.

Suriye’de binlerce yıllık kadim mirasa ev sahipliği yapan şehirlerin, kütüphanelerin ve ibadethanelerin tamamen harap olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sormak gerekiyor UNESCO nerede? Bütün bunlara karşı tavır takınmamız gerekmiyor mu? Tarih ve kültür yok oluyor. Bütün bunlar karşısında yeri geldiği zaman bir kaza, bir ördeğe petrol limanları arasında ölüyor diye kıyametleri koparanlar, dünyayı ayağa kaldıranlar; 400 bin insanın öldüğü bir Suriye’de ses çıkarmıyorlar. Aynı şekilde bütün bu tarihî miraslar gidiyor, ses çıkarmıyorlar" ifadelerini kullandı.

 “GÜNEY AMERİKA’YLA İLİŞKİLERİMİZİ GELİŞTİRMELİYİZ”

Beraberindeki heyetle birlikte Ekvador’a gerçekleştirdikleri bu ziyaretin, yapılmış bir karşılık ziyareti olmasının ötesinde, iki ülke ilişkilerinde parlak bir geleceğe doğru atılmış değerli bir adım olarak gördüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin son 13 yılda Türkiye’nin her alanda ciddi bir büyüme, gelişme ve kalkınma süreci yaşadığını hatırlattı ve “Türkiye olarak, dünyanın 5’ten büyük olduğu inancıyla, küresel sorumlulukların ve zenginliklerin daha adil paylaşılması gerektiğini düşünüyoruz. Güney Amerika’yla ilişkilerimizi geliştirmek için attığımız adımların gerisinde işte bu anlayış vardır” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu amaçla -az sayıda ülke dışında- Güney Amerika’nın neredeyse tamamında Türk büyükelçiliklerini faaliyete geçirdiklerine dikkat çekerek, bölgeye yönelik atılan adımlardan örnekler verdi ve tüm bu adımlarla, Türkiye’nin bölge ülkeleriyle ilişkilerinin gelişmesi için sağlam bir temel atıldığına inandığını, bu çerçevede, Ekvador ile ekonomik ve ticari ilişkileri geliştirmek istediklerini belirtti.

Konuşmasının sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ünlü Ekvador şapkasının dünyada ‘Panama şapkası’ olarak bilinmesi ile ilgili yanlış algıyı düzeltmek için çaba göstereceğini söylemesi, Devlet Başkanı Correa ve Ekvadorlu iş adamlarını gülümsetti ve kendilerinden yoğun alkış aldı. (DHA/EKVADOR)

Haber Merkezi