Hedef Süper Lig

Spor Toto 1. Lig’de son 6 haftaya girilirken Altınordu Teknik Direktörü Hüseyin Eroğlu, kalan 6 maçı da kazanarak ilk iki içinde Süper Lig’e çıkmak istediklerini belirterek, “Süper Lig’de de başarılı olacağımıza inanıyorum” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 27.03.2018 07:02
  • Güncelleme Tarihi : 27.03.2018 07:02
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Hedef Süper Lig

KENAN YEŞİL / ÖZEL HABER

Spor Toto 1. Lig’de sezonun ikinci yarısında oynadığı 11 maçta 9 galibiyet çıkartan ve 48 puana ulaşarak 4’üncü sıraya yerleşen Altınordu, kalan 6 maçı da kazanarak olası Süper Lig kapısını açmak istiyor. Sezonun ikinci devresinde gösterdiği performansla Play Off’un en güçlü adayı olduğunu gösteren Şeytanlar, süper lig biletini direkt almak için ise ilk ikide olmak adına sonuna kadar mücadele edecek. Milli maçlar nedeniyle lige verilen arada takımını son 6 maça en iyi şekilde hazırlayan Teknik Direktör Hüseyin Eroğlu, geride kalan 28 haftayı değerlendirdi. Gazetemize yaptığı özel açıklamalarda Süper Lig’i istediklerini belirten Eroğlu, kalan 6 maç içerisinde oynayacak oldukları ilk 3 maçın (Akın Çorap Giresunspor, Ümraniyespor, Gazişehir Gaziantep) kaderlerini belirleyeceğini söyledi.

İLK 6 HEDEFİ KOYDUK

Altınordu Teknik Direktörü Hüseyin Eroğlu, 28 haftanın genel bir değerlendirmesini yaptı. TFF 1. Ligde 4’üncü yılını yaşadıklarını belirten Eroğlu, geçtiğimiz sezonlarda Play off’u sürekli olarak kıl payı kaçırdıklarını söyledi. Sezona başlarken ilk 6 hedefi koyduklarını dile getiren Eroğlu, “Geçtiğimiz yıl Play Off’u averajla kaçırdık. 1 puanla kaçırdığımız ve çok iyi gittiğimiz bir yerde Play off’a giremedik. Geçen Play Off’a girmiş olsaydık Süper Lig’i yakalardık. Sezon başı kendimizi ‘şampiyonluğa oynayacağız’ diye şartlandırmadık. Hem yetiştirici ve hem de yarışmacı bir takımız. Bu sene lige başlarken en azından ilk 6 hedefi koyduk. Çünkü ligde son çıkışımızı bir yere kadar yapıyorduk ancak bir yerde tıkanıyorduk. Play Off’u ya 1 puanla kaçırıyorduk, ya lig erken bitmiş oluyordu ya da biz geç açılıyorduk. Bu sezon ise aslında ilk yarıyı iyi başlayıp bir dönem duraklama dönemi yaşadık. O duraklama döneminde ilk yarının son 10 maçında sadece bir galibiyet alabildik. 4 beraberlik aldık. Çok genç yaş ortalaması ile oynuyorduk. Savunma bloğumuza baktığımızda ise daha da gençti. Hatalarımız oldu. Süreç içerisinde o bölgede oynayan oyuncularımızın performansı tabiî ki gelişecek ama TFF 1. Lig çok zor bir lig. Küçücük bir hatada gol yiyorduk. Bu da bize ister istemez puan kayıplarına neden oldu” diye konuştu.

TAKVİYELER TAKIMA İYİ GELDİ

Değerlendirmelerini sürdüren Eroğlu, devre arasında yaptıkları takviyenin takıma iyi geldiğini belirtti. Altınordu kimliği ile ikinci devrelerde her zaman yükselişe geçtiklerini dile getiren Eroğlu, “Geride kalan 5 yıla baktığımızda sezonun ikinci yarılarında önemli seriler yakaladığımızı görüyoruz. 3. Lig, 2. Lig ve TFF 1. Lig’de olduğumuz ilk sezon, geçtiğimiz sezon hep performans grafiğimizin yükseldiğinizi görüyoruz. Bu ise çalışma sisteminin, uyumun, taktiksel anlayışın tam anlamıyla takıma oturduğu döneme denk geliyor. İhtiyacımız olan oyuncuların da kadroya dahil olup verdiği performans da bu yükselişte etkili oldu. Hasan Hatipoğlu’nun gelişi ile savunmayı toparladık. Berkay Samancı da aynı şekilde orta sahada etkinliğimizi arttırdı. Devre arası bu yükselişin olacağını oyuncularımla da paylaştım. Oyuncularımın yükseliş yapacağını, bunu başaracağımızı inanıyordum. Nitekim bunu başardık. 11 maçta önemli bir puan avantajı yakaladık. Oyun anlamında da istediğimiz şablonu sahada gerçekleşmeye başladı. Sahada her mevkide bir rekabetin oluştuğu, herkesin çok çalıştığı, taktiksel anlamda istediklerimizin yapıldığı bir ortam oluştu” dedi.

YENİDEN OLUŞUM

Sezon başında önemli oyuncuların takımdan ayrılması ile yeni bir oluşuma gitmek zorunda kaldıklarını anlatan Eroğlu, takıma yeni katılan oyuncuların ilk yarıda tam uyum sağlayamadığını söyledi. Çok başarılı bir sezon geçirdiklerini aktaran Eroğlu, kalan maçları kazanmaları halinde ilk iki içinde de olabileceklerini belirterek, “İlk yarıya çok genç bir kadro ile başladık. Yaş ortalaması düşüktü. Özellikle stoper bölgemizde uzun süre formamızı giyen Sinan Osmanoğlu, Yusuf Abdioğlu ile Ön libero Arif Morkaya üçlüsü ile birlikte 3’lü savunma bloğumuz vardı. Bu isimler bizden ayrıldı ve o bölgede yeni bir oluşum başlattık. Kendi öz yapımızdan oyuncularımız da var ama dışarıdan da oyuncu katmak zorundayız. Bu sene bizimle çalışmaya başlayan oyuncularımız bizim onlardan neler istediğimizi tam anlamıyla anladılar. Bu da ikinci yarıya olumlu yansıması oldu. 48 puana ulaştık ve ilk 6 içindeyiz. Son 6 maça giriyoruz. Bir önceki sezonlara baktığımızda çok başarılı sezonlar geçirdik. Bu 6 maçı kazandığımız zaman ilk 6 içinde olmamız kesin gözüyle bakılıyor ancak ilk 2 içinde de olabiliriz. Çünkü öyle bir sıralama var ki bu şansı bize doğuruyor. İlk 2’de olup olmamayı kendimiz belirleyeceğiz. Saygı duyduğumuz çok güçlü rakipler var. İkinci yarıda çok başarılı olan takımlar var. Biz kendi başarımızı istikrarlı bir şekilde son 6 maça da taşırsak ilk 2 içinde olacağımızı düşünüyorum. Çünkü süreç içerisinde her takımın puan kaybedeceği zaman olacaktır. Sezonu en iyi yerde bitirmek istiyoruz” şeklinde konuştu.

OLUMSUZ YANSIMA OLMAYACAK

Sezonun ilk yarısında milli aradan sonra bir düşüş yaşadıklarını ve bu düşüşün de sebeplerini anlatan Eroğlu, milli aranın kendilerine olumsuz bir yansıması olmaması için ciddi bir şekilde çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, “O dönemde stoperde 2 genç oyuncumuz vardı. Bu iki genç oyuncumuz süreç içerisinde olacaklar ama yaptığımız can alıcı hatalar bizi etkiledi. Kötü dönemde oynadığımız 10 maçın 5 tanesinde oyun anlamında skora yakın taraf biz olsak da yaptığımız bir hata bizi mağlup duruma düşürdü. Şimdi ise hızımız gidiyor ve milli ara var. Hızımızı düşmemesi için önlem almaktayız. Futbolcularımızla sürekli konuşuyoruz. Milli arası herkes için iyi olmuştur. Kadro derinliğimiz çok yok. 27 günde yaklaşık 8 tane maç oynandı. Bütün takımlara sorduğumuzda ‘Milli arayı iple çekiyoruz’ der. Sakat oyuncularımızın olması, toparlanması gereken oyuncularımızın olması açısından milli ara bizim için de iyi oldu. Bize olumsuz bir yansıması olacağını düşünmüyorum” dedi.

KRİTİK 3 MAÇ

Milli ara sonrası çok önemli 3 maça çıkacaklarını vurgulayan Hüseyin Eroğlu, bu üç maçın kendileri için ligin kaderini belirleyeceğini söyledi. 3 maçtan en az 7 puan çıkarma hedefinde olduklarını dile getiren Eroğlu, “Milli ara sonrası oynayacak olduğumuz Akın Çorap Giresunspor, Ümraniyespor ve Gazi Şehir Gaizantepspor maçları var. Belki de bu üç maç bizim açımızdan ligi kaderini belirleyebilir. Bu maçlarda alacağımız 7 veya 9 puan son üç maça girerken özellikle ilk 2 içerisinde olmamızı sağlayabilir. Önümüzdeki 3 maç çok kritik. 2 tanesi deplasman olmasına rağmen 5 maçtır deplasmanda kazanan bir Altınordu var. 15 puan önemli bir puan barajı. İç saha performansımıza baktığımızda ilk yarıda 1 galibiyet aldık. İlk yarıda içeride birkaç tane maçı kazanmış olsak şu an Rizespor ile eşit olurdu. İç saha performansımız çok düşüktü. İkinci yarı bunu biraz daha aştık. 1 mağlubiyet, 1 beraberliğimiz var. Milli takım arasını iyi değerlendiriyoruz. Çalışmamız gerektiğinin farkındayız. Ne olursa olsun ayaklarımız yere sağlam basmak zorunda” diye konuştu.

SÜPER LİG’DE OLMAYI İSTİYORUM

Süper Lig konusunda önemli açıklamalar yapan Hüseyin Eroğlu, Süper Lig’i arzuladıklarını şöyle açıkladı: “Her yiğidin içinde bir aslan yatar. Kadro kalitemiz gayet iyi. Aynı zamanda yabancı oyuncu oynatmadan mücadele ediyoruz. Yetiştirici bir kulübüz ve aynı zamanda başarıya giderken de yarışıyoruz. Takımı süper ligin kapısına kadar getiriyorsunuz. Kendi açımdan ‘neden olmasın’ diyorum. Buraya kadar gelmişken şampiyon olmak, Süper Lig’de olmak, Süper Lig’de antrenörlük yapmak tabi ki de çok önemli. Herkes ‘Süper Lig çok zor. Orada yabancı oyuncu olamadan yapamazsınız’ diyebilir. Bizim için de 1.Lig’de de aynı şeyi söylüyorlardı. Biz oyun sistemi olan bir takımız. Özellikle takım oyunu oynamamız bizim büyük bir gücümüz. Süper Lig’de de başarılı olacağımıza inanıyorum. Çok zor olduğunu da biliyorum. Baktığımızda skor değiştiren çok futbolcu var ama 4 yıl önce ‘orada nasıl oynamamız gerektiğini geldiğimiz zaman gösteririz’ demiştim. Bu ligde de çok iyi bir futbolla başarıya ulaştık. Bunu taçlandırmak gerekiyor. Süper Lig’de olmayı istiyorum. Bunun içinde çok iyi bir şekilde çalışıyoruz. Kulüp misyonumuzdan ve vizyonumuzdan asla taviz vermeden devam ediyoruz. Aramıza katılan oyuncuların performansını yükseltiyoruz. Alttan gelen oyuncularımızın performansı artıyor. Erce Kardeşler, Yusuf Acer’in performansı artıyor. Barış Alıcı’nın her geçen gün performansı artıyor. Fatih Aktay olumlu işler yapıyor. Alican Özfesli, Ali Mert Aydın aynı şekilde. Ümit Milli oyuncularımız var. Başarılı takım içerisinde bunların çok daha ön plana çıkacağını düşünüyorum.”

DEVRE ARASINDA ÖZEL ÇALIŞMA

İlk yarıda gol atamama sorunu yaşayan bir Altınordu varken ikinci yarıda özellikle deplasmanlarda bol gol atan bir Altınordu kimliğine nasıl büründüklerini anlatan Eroğlu, devre arası sonrasında futbolcuların ikinci yarıda performanslarının da arttığını belirterek, bu değişimin sebeplerini anlattı. Eroğlu, “Bir şeyi çalışırken eksiğin doğrultusunda çalışmak en önemlisi. Biz eksik yönlerimizi tespit ettik. Bu yönde çalışma yaptık. Gol vuruşları konusunda özel çalışma yaptık. Özellikle sadece bir oyuncudan değil öndeki 4 oyuncudan gole katkı sağlamasını istedik. Antrenmanda planı çizdik bu planı maça taşıdık. Skor yükü şu anda öndeki 4 oyuncuda çok fazla. Planlı çalışmalar, özel çalışmalar, futbolcuyu geliştirici çalışmalar yaptık. Taktiksel, tekniksel, fiziksel, mental çalışma yaptık. Doğru çalışma yaparak performanslarımız arttı. Şu an Kerim’in 20 golü olurdu. Barış’ın en az 15 golü olurdu. Mirkan ve Erdoğan’da aynı şekilde. Daha fazla gol atabilirdik. Çok kaçırdığımız pozisyonlar var. Ancak ön blok ne kadar gol atıyorsa bir o kadar da savunmaya yardım etmeleri gerekiyor” diye konuştu.

YURT DIŞI TRANSFERİ OLABİLİR

“Avrupa ve Süper Lig kulüplerinin gözleri Altınordu’da. Yeni dönemde bazı futbolcular yurtdışına veya başka kulüplere transfer olacak gibi görünüyor. Sizin yeni dönemde nasıl bir çalışmanız olacak? Şimdiden bir çalışma yürütüyor musunuz?” sorumuza cevap veren Hüseyin Eroğlu, şöyle konuştu: “Süreç anlamında oyuncularımıza teklifler gelmesi bizi gurur veriyor. Daha önce Cengiz Başakşehir’e, Çağlar da Freiburg’a gitti. Bu anlamda çıtamız yüksek. Yurt dışı transfer gerçekleşebilir. Önümüzdeki yılın planlamasını yapıyoruz ama 5-6 hafta sonra durum daha da netleşecek. Süper Lig olursa oraya göre bir politika, burada kalırsak ona göre bir plan yaparız. Zamanı geldiğinde de bazı oyuncularımızın transferleri bizi mutlu eder. Birçok oyuncumuz izleniyor. Dışarında bir olarak baktığımda futbolcu almak için Altınordu’ya bakarım. Altınordu’dan biraz futbolcu almak biraz maliyetli olabilir ama buradan alınan futbolcu takıma büyük değer katacaktır. Yabancı sayısının fazla olması bu transfer yavaşlatabilir ama yabancı sınırlaması geldiğinde Altınordu futbolcuları daha çok revaçta olacaktır. Çünkü gençliğe yatırım, geleceğe dönük futbolcuların gelişimi kulüplerin ister istemez Altınordu’ya daha çok yaklaşmasına neden olacaktır. Maçlarımıza Avrupa’dan Scoutlar geliyor. Oyuncularımızı takip ediyor. Bireysel, fiziksel performansları hakkında bilgi alıyorlar.”

ÇÖZÜM ÜRETMELİYİZ

Yaşanılan sakatlıkların kendilerini etkilediğini ancak bunlara karşı hazırlıklı olmak zorunda olduklarını belirten Eroğlu, “Kerim maalesef sakatlığından dolayı bu sezonu kaçırdı. Kerim geçen yıl bizim en önemli savunma ve hücum silahlarımızda biriydi. Bizim için beklerimiz çok önemli. Sakatlık olmasaydı belki de sene sonunda transferde en çok konuşulan isimlerden biri olacaktı. Oğulcan geçen yıl iyi bir çıkış yakaladı ve iyi döneminde bir daha sakatlandı. Zaman zaman Erdoğan sakatlandı. Bir maçta 3 kalecimiz birden sakatlandı. Bunlar futbolun doğasında olan bir durum. Hazır olan oyuncuları değerlendirmek bizim için önemliydi. Hedef giderken bahane değil çözüm üretmek durumundayız” dedi.

EŞİNE TEŞEKKÜR ETTİ

Zamanlarının çoğunun tesislerde, maçlarda ve kamplarda geçtiğini belirten Hüseyin Eroğlu, eşine çok teşekkür ederek, “Zamanımızın çoğu tesislerde geçiyor. Ailem İzmir’de yaşıyor. Bu anlamda eşime çok teşekkür ediyorum. Çünkü çocuklarımızla eşim daha fazla zaman geçiriyor. İşimden dolayı çocuklarımızın büyümesinde çok fazla katkı sağlayamıyorum. Annemizin fedakarlığı burada çok büyük. Buraya daha fazla yoğunlaşmamı sağladığı için eşime çok teşekkür ediyorum. Başarılarımızın sırrının en başında ailemiz ve destekleri geliyor” şeklinde konuştu.

Haber Merkezi