Potanın Perileri ilham oldu 

Efsane basketbolcu Tuğçe Canıtez, Potanın Perileri ile birçok genç kıza ilham kaynağı olduklarını, elde ettikleri başarılarla Türk spor tarihimizin hafızasında önemli yer edindiklerini vurguladı. 


  • Oluşturulma Tarihi : 20.02.2024 11:54
  • Güncelleme Tarihi : 20.02.2024 09:07
  • Kaynak : HÜSEYİN DEMİR
Potanın Perileri ilham oldu 

254 kez Ay-Yıldızlı formayı giyen, 2013 yılında Avrupa Şampiyonası üçüncülüğü, 2014 Dünya Şampiyonası'nda dördüncülüğü, 2012 Londra Olimpiyat Oyunları ile 2016 Rio Olimpiyat Oyunları’nda mücadele eden İzmirli Tuğçe Canıtez gazetemizde özel açıklamalarda bulundu. Milli basketbolcu Fenerbahçe, Galatasaray ve Hatay formasıyla kariyerinde; 5 Türkiye Lig Şampiyonluğu, 4 Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğu, 4 Türkiye Kupası Şampiyonluğu kazandı. Türk basketbolunun efsanelerinden Tuğçe Canıtez, ay yıldızlı formayla yaşadıkları peri masalını anlattı. Efsane basketbolcu jübilesini yaptıktan sonra basketbol serüveninde bilinmeyen yönlerini ilk kez açıkladı. 



OLİMPİYATLAR HER OYUNCUNUN HAYALİDİR 

Milli formayı giymenin gururunu ve heyecanını nasıl anlatırsınız?
Milli formayı giymek, ülkemi gururlu bir şekilde temsil etmek benim için her zaman çok özel oldu. Ay yıldızlı formayı giymenin gururunu ve heyecanını kelimelerle ifade edemiyorum. O duygu gerçekten bambaşka bir şey. 16 yaşımdan beri milli takım formamızı en iyi şekilde taşımaya çalıştım. Genç yaşımda A Milli Takım kadrosuna dahil olup, en zor zamanlarda takımımızın yanında yer aldım. Hep birlikte Olimpiyatlar'a katılma başarısını göstererek Türkiye'de bir ilki gerçekleştirdik. 2012 Londra Olimpiyatları'nda ve Olimpiyat elemeleri sürecinde ABD'de okulum devam ediyordu. Her yaz takıma katılıp sonrasında ise ABD'ye geri dönüyordum. O yaşlarda bu heyecanı yaşamak ve deneyimlerimi ABD’deki arkadaşlarımla paylaşabilmek de benim için çok özeldi. Olimpiyatlar'da oynamak her oyuncunun hayalidir, benim için de ülkemi 2 kez Olimpiyatlar'da temsil edebilmek çok özel bir anı olarak kaldı. Milli maça çıktığım her karşılaşma öncesi İstiklal Marşı okunduğunda tüylerim diken diken oldu. Tribünlerin dolup taştığı ve Türk bayraklarının dalgalandığı maçlarda hepimiz için büyük gurur ve motivasyon kaynağı oluyordu. 



POTANIN PERİLERİ İLE İLHAM OLDUK 

Türk basketbolunun efsanelerinden biri olarak kariyeriniz boyunca 5 Türkiye Lig Şampiyonluğu, 4 Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğu, 4 Türkiye Kupası Şampiyonluğu yaşadınız.Son maçınıza çıktığınızda neler hissettiniz?
“Potanın Perileri” efsanesinin ortaya çıktığı ve birçok genç kıza ilham kaynağı olan dönemin parçası olabilmek, kendi adıma en büyük miraslarımdan biri olarak spor tarihimizin hafızalarında yer alacak. Kariyerim boyunca en iyi takımlarda, birçok yıldız oyuncuyla birlikte oynama şansı yakaladım. Başarılı ve kaliteli organizasyonların içinde bulundum. Bununla birlikte 'takım kaptanı' olarak önemli başarılar elde ederek kupaları kaldırmak ise gerçekten tarif edilemez duygular... 



Uzun yıllar Fenerbahçe Spor Kulübü'nde kaptanlık yaparak önemli başarılara imza attınız. Sarı lacivertlilere olan aidiyetinizi ve sevginizi nasıl ifade edersiniz?
Basketbol oyunculuk kariyerimin bir yerde bitebilecek olduğunu görebilmek ve yaşamak tabii ki çok duygusaldı. Türkiye’nin en büyük spor kulüplerinden biri olan Fenerbahçe’de 9 sezon forma giyerek kaptanlık yaptım. Bu büyük camiada kaptanlık yapmak, onlarca kupa sevinci yaşamak, ödüller kazanmak, Türkiye ve Avrupa'da zorlu mücadelelerin içerisinde yer almak ve bunun yanında birçok güzel dostluk kurmak gerçekten özeldi. Fenerbahçe benim için bir spor kulübünden daha fazlasıydı, ailemdi diyebilirim. Aile içinde bazen zorlu zamanlar yaşarsın ama yine de birbirine sarılarak, destek vererek yeniden güçlenirsin ve ayağa kalkarsın... Fenerbahçe'de oynadığım senelerde bu durumları yaşadım. Güzel sezonlarımızın yanında zor zamanlarımızda da hep beraber tekrar ayağa kalabilmenin ve bunun sonunda da gelen başarının daha değerli olduğu zamanlar yaşadık. Aynı anda durumumuz ve sonuçlar ne olursa olsun, taraftarın desteğini hissetmek ve her maçta bize yaşattığı motivasyon çok farklıydı. Fenerbahçe, iyisiyle kötüsüyle sayısız anı biriktirdiğim unutulmaz bir dönem olarak hayat hikâyemdeki yerini alıyor diyebilirim. 



MİLLİ TAKIMIMIZ YETENEKLİ 

Sancılı jenerasyon değişiminden sonra milli takımımızda genç basketbolculara örnek oldunuz. Genç basketbolcularımızın gelişimini nasıl gözlemliyorsun? Karar verici, sorumluluk alan basketbolcularımız artıyor mu?
Takımda jenerasyon değişimi var... Milli takımımızın geçen yaz aldığı derecenin sebebinin 'sporcularımızın kötü olmasından kaynaklandığı' gibi haksız yorumların yapılmaması gerektiğini düşünüyorum. Jenerasyon değişimini sadece bizim milli takımımız yaşamıyor, birçok ülke şu anda bu sürecin içinde… Bu durumda antrenörlerin süreci değerlendirme şekli ve bu krizle başa çıkıp çıkamaması da hesaba katılmalı diye düşünüyorum. Bence sporcularımız çok yetenekli. Zamanla uygun bir sistemin içinde çok başarılı olacak bir takım kurulabilir.

WNBA'nin yıldız basketbolcuları ile birlikte çalıştın? Önümüzdeki yıllarda WNBA'de Türk basketbolcu görebilir miyiz? Düşüncelerini merak ediyoruz?
Kariyerimde WNBA’de oynayan birçok yıldız sporcuyla güzel başarılara ulaşma, birlikte kupalar kaldırma şansına sahip oldum. ABD'de de bu sistemin içinde olduğum için aslında draft olmanın zorluğunu biliyorum. Takip edenler de bu konuya hakimdir. Geçmişe baktığımızda WNBA gidebilen tek Türk sporcu Nevriye Yılmaz oldu. Tabii ki ABD'de oynayan yetenekli Türk basketbolcularımız var yine Avrupa’da süre alan takımını çok iyi temsil eden Türk oyuncularımız var. Umarım WNBA daha fazla Türk sporcu görebileceğimiz bir süreç olur bizim için. 

HÜSEYİN DEMİR

Yazarımız Kim ?

HÜSEYİN DEMİR