“Türkiye'nin sorunları öteleniyor”

Ülke ekonomisinin her geçen gün kötüye gittiğini ifade eden MHP'li Günal, “Sadece Ahmet Davutoğlu’nun, AKP’nin üzerinde değil herkesin üzerinde vesayet rejimi var” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 26.08.2015 06:33
  • Güncelleme Tarihi : 26.08.2015 06:33
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“Türkiye'nin sorunları öteleniyor”

CENGİZ ALDEMİR/ANKARA

Ekonomi alanında birçok sorunun ötelendiğini, çözüm arayışları yerini siyasi kaygılarla bırakılmış bir iktidar ile karşı karşıya olduklarını belirten MHP Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Mehmet Günal gazetemize şu değerlendirmelerde bulunarak, işsizliğin bir türlü düşmediğini yüzde 10’un altına göstermelik olarak indirildiğini ifade etti.

“YAPISAL SORUNLAR ÖNEMLİDİR”

Bu konuların üretimden kaynaklı olduğunu ve hükümetin ülke kaynaklarını reel olarak kullanamadığı için istihdam sorununun da bu yüzden en önemli sorunların başında geldiğinin altını çizen Mehmet Günal, “Şimdi seçime giderken konuştuğumuz belirsizlikler var. Dolar arttı, borsa düşüyor, euro arttı diye ekonomi konuşuluyor. Ama biz hep söyledik. 13 yıldır ve daha öncesinde de söyledik. Yapısal sorunlar önemlidir dedik. O istikrar tedbirlerinin ardından yapısal önlemlerin kademe kademe alınması gerekiyordu. Ama likidite bolluğu varken, rüzgar arkamızdan eserken maalesef buna dikkat edilmedi. AKP’yi uyardık. Hatta plan bütçe komisyonunda da Meclis kapanmadan önce de söyledik. Ama 38 gün plan ve bütçede sadece torba kanunu konuştuk. Arkasında Genel Kurul’da bununla uğraştık. Bizim emeğimize yazık değil mi. Ekonomik olarak alınması gereken bir sürü şey vardı. Bunlar hep ihmal edildi” dedi.

“TURİZM SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI BEKLEMEDE”

Türkiye’nin en önemli girdisinin turizm sektörü olduğunu ve 30 milyar üzerinde döviz getirdiğini ifade eden Günal, “Cari açık sorunumuz var diyorsun ihracatta tıkanma var, her tarafta kriz var. Gel bunu organize edelim diyoruz. Oteller satışa çıkmış. Kimisi oteli kapatmış. Çalışanlar yerli. Tamamen yerli bir sektör. Özü itibariyle hammaddesi falan dışarıdan gelen bir sektör değil. Yüzde 70 oranında yerli mal tüketiyor. Bunlar için kanun çıkartılacak. Daha kanun bakanlar kuruluna sokulamadı. Ama bazı kanunlar bize gece yarısı geldi. Sabaha karşı elden sevk edildi, bunlar geçti. Bu sorunlar kaldı. Bakanlara söyleyince kendileri fırça yediler. Yapısal önlem lazım, sanayiye geçmek lazım. İnşaatla olmaz deyince ilk başta Türkiye’nin bugün en büyük ekonomik siyasi sorunu olan Recep Tayyip Erdoğan karşı çıktı. İnşaata dur, sanayiye geç diyemeyiz dedi. Bu kafa ile ekonomi yönetilemez" diye konuştu.

“İHTYAÇ VARSA İNŞAT YAPARSINIZ”

İnşaat sektöründe stok artışlarına dikkat çeken Mehmet Günal, “Artık Türkiye konut arzı stoku çoğalmış bu ölü yatırımdır. İhtiyaç varsa inşaat yaparsınız ama her tarafa lüks konut yaparak bu iş olmaz. Stok patlaması oldu yarın bunlar ödenemediği zaman ne olacak? Konut kredisi alıyorlar. Peki, ödenemediği zaman ne olacak. O zaman işte bankalar otel sahibi oluyor, krediyi ödeyemezse bankalar fabrika sahibi oluyor. Banka bankacılık yapmaktan çıkıyor. Holding oluyor. Yarın aynı şey vatandaşa olacak. Ödenmediği zaman ne olacak?” dedi.

“EN BÜYÜK SORUN DİKTATÖRYAL KAFA”

Ekonomide yapısal sorunların yaşandığını belirsiz ortamlarda yatırım yapılamayacağını belirten MHP'li Günal, “Dediğimiz bu. Şimdi bunu yaşıyoruz. Üretim yapınız zayıf, birazcık kurdaki yükselme ile biraz cari açık düşecek, dolar bazında ihracatı biraz tetikleyecek ama aniden yükselişler olduğu zaman da herkes kendini ona göre ayarlayamayacak. Yılbaşından bu yana kurda en fazla değer kaybı yaşayan üç ülkeden birisiyiz. Millet niye yatırım yapmaz belirsizlik olunca yapmaz. Belirsizlik ne? Başımızda bir Recep Tayyip Erdoğan diye bir adam var. Bugün Türkiye’nin ekonomik, sosyal, siyasi en büyük sorunu diktatöryal kafadaki Sayın Cumhurbaşkanı. Ben yaptım oldu mantığı olmaz. Hukuk yok, Anayasa yok. İşine geldiğinde öyle işine gelmediğinde böyle. Bir sivil darbe gibi bir şey oldu. Ben oturdum fiili bir durum var. O zaman soruyorum Güneydoğu’da fiili durum var adama bağımsızlık mı vereceğiz? Diktatörlükte bile bir intizam nizam vardır" şeklinde konuştu.

“BU KADAR SERT SÖYLEMLERLE TÜRKİYE NASIL NORMALLEŞECEK”

Türkiye'nin her gün kötüye gittiğini, bu belirsizliğin temel nedeninin yönetim kaynaklı olduğunun altını çizen MHP'li Günal, “Mesele şu. Belirsizliğin temelinde 17-25 Aralık’ta başlayan kendisinin ve çocuklarının istikbalini garantiye alma bütün bu operasyonlardan kurtulma. Yoksa bu kadar çılgınlığı kim olursa olsun yapılır mı? Hata olur, yolsuzluk olur ama araştırılır soruşturulur, takip edilir, çıkartılır cezalandırılır. Ama bütün kurumları birbirine düşüren, devletin bütün kurumlarını yıpratan emniyeti, askeriyesi, yargısı, medyası hepsi böyle bir kutuplaşma var. Bunu nasıl düzelteceğiz? Bu kadar sert söylemlerin ardından Türkiye nasıl normalleşecek. Bir kardeş kavgasına doğru gidiyoruz. Onun için diyoruz ki en büyük sorun ekonomik anlamda da yine Erdoğan’dır. Kendi bakanlarını azarlayan kendi merkez bankası başkanına vatan haini diyen sonrasında da kalkıp tatlıya bağladık diyen bir cumhurbaşkanı. Ekonomi böyle gider mi? şu anda bu kriz ortamında, yani doların sürekli yükseldiği bir ortamda birilerinin manipülasyon yapmasını önlemek için MB’nin en önemli silahı faizdir. Ama şu anda MB faizi yükseltemiyor. Ancak oranlarla oynayarak kendince basit tedbirlerle geçiştiriyor. Sen şu anda dövize doğru bir hücum varsa TL’nin itibarını yükselteceksin. TL’ye verdiğin faizi yükselteceksin. Millet yatırım kanalını TL’ye döndürsün ama yapamıyor” dedi.

“HERKESİN ÜZERİNDE TAM BİR VESAYET REJİMİ VAR”

“Herkesin üstünde vesayet rejimi uygulanıyor. Sadece Ahmet Davutoğlu’nun üzerinde değil, sadece AKP’nin üzerinde değil. Ekonomik kurumlar üzerinde de var” diyen Günal, “Bizim gibi piyasasında derinlik ve genişlik az olan finansal piyasalarda yeteri derecede işlem hacmi ve ürün çeşitliliği olmazsa böyle sıkıntı olur. Bunları aşamadığınız zaman da değişik yöntemlerle merkez bankaları belli politikaları birleştirerek uygularlar. Bunu yapamıyorlar. Herkes yarın ne olur ne olmaz diye ona bakıyor. Türkiye’de belirsizlik kaynağının temelinde recep Tayyip Erdoğan'ın bilgisizliği yatıyor. Ya da birileri onu manipüle edip kendi çıkarlarına göre karar almalarını sağlıyor. Bu süreçte kimler karlı çıktı. Bilemeyiz. Kim aldı kim sattı. Hani herkesi soruşturuyordunuz. Elinizde imkan var soruşturun. Manipülasyona açık bir ortam var” diye konuştu.

Haber Merkezi