Fakülte inşaatında büyük tehlike

E. ÇAĞLA GENİŞ

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yaptığı plan değişikliği sonrasında İzmir Ekonomi Üniversitesi’ne ait arazide fakülte inşaat çalışmaları başladı. İzmir’in önemli yeşil alanlarından Balçova İlçesi Teleferik mevkiindeki ormanlık alanın giderek betonlaşmasına vatandaşlar tepki gösterdi.

Çevre sakinleri planlanan yapı nedeniyle bölgedeki ağaçların kesilmesine isyan ederken, TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Alim Murathan, bölgenin İzmir’de deprem üretebilecek en büyük fay hattı üzerinde olduğuna dikkat çekti. 

“1. DERECE DEPREM BÖLGESİ”

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Alim Murathan, üniversitenin bulunduğu yerin ve yeni yapılacak fakülte inşaatının deprem üretebilecek en büyük fay hattı üzerinde olduğuna dikkat çekti. Murathan, bölgede heyelan riski olup olmadığı ile ilgili ise, “O bölgede bir heyelan bölgesi var ama kesin sınırlarını bilmiyoruz. Yeni yapılacak fakültenin o sınırlar içerisinde olup olmadığını öğrenmek için inceleme yapmamız gerekiyor. Ekonomi Üniversitesi,  İzmir’de deprem üretecek en büyük fayın üzerinde bulunuyor. Deprem riskinin oldukça yüksek olduğu bir yere üniversitenin yapılmış olması zaten son derece yanlış bir yer seçimdi. Aktif bir fayın üzerinde, bu açıdan üniversitenin yeri zaten yanlış… O bölge bir deprem bölgesi, orada biyolojik-jeoteknik ve aktif fay ile ilgili çalışmalar yapıldıktan sonra bir yapılaşmaya gidilebilir. Bölge büyük bir fay üzerinde olduğu için yanlış yer seçimi yapılmış durumda” dedi.

VATANDAŞLAR TEPKİLİ

30 yıldır Balçova’da ikamet eden emekli öğretmen Sevin Gölbaş, bir doğasever ve bölge sakini olarak ağaçların kesilmesine karşı olduğunu belirtti. Gölbaş, “Buraları peşkeş çekerek ormanın içinde yapılaşmaya izin verdiler. Belediye başkanının bu katliama göz yumacağını düşünmüyorum, buna karşı çıkmalılar. Bölge sakini ve doğasever olarak bu katliama karşıyım. Buraları ranta açarak yeşil dokuyu yok ediyorlar. Hep birlikte buna engel olmalıyız. Yeşilin yok olmasına taraftar değiliz. Biraz yeşilimiz var onları da yok ediyorlar. Onlar kazanacak diye biz kaybediyoruz. Ağaçlarımız elden giriyor. Yok ettiler buraları nefes alacak yerimiz kalmadı. Asırlık zeytin ağaçları vardı orada. Yıllarca çırpındık bu ormanın içine bu evlere nasıl izin verilir diye. Yeşili koruyan örgütlerden destek bekliyoruz. Buralar hepimizin nefes aldığı yerler. İzmir’in akciğerlerini dozerleri sokup talan ettiler.  Ne hakkımız var bu ağaçları kesmeye?” diye sordu.

“BIRAKIN BURALAR YEŞİL KALSIN”

Ormanlık alandaki yapılaşmadan dolayı herkesin şikayetçi olduğunu ama örgütlenemediklerini ifade eden diğer bir çevre sakini Nazire Dev ise, “İnsanlar doğanın tahribatı konusunda çok duyarlı, burası hepimizin. Nefes, hava aldığımız yer... Buralar tamamen beton yapılaşmaya açıldığında çocuklarımız, torunlarımız nerede nefes alacaklar? Her yer beton, görüntüsü bile kötü. Buldukları ağacı kesiyorlar, onlar çok eski ağaçlardı. Konuştuğum herkes imza atalım bunu engelleyelim diyor. Herkes karşı ama örgütlenemiyoruz. Birçok insan benim gibi düşünüyor, önemli olan bir araya gelebilmemiz. Yeşilimiz katledilmesin. İçimiz acıyor, burası tüm insanlığın ortak mirası... İki üç kuruş para verdim diye bu ağaçları kesemezler. Bırakın burası yeşil alan olarak kalsın” şeklinde konuştu.

Haber Merkezi