“Huzur timleri huzur getirdi”

NİLGÜN TAZE

Özellikle kış aylarında su baskınlarının yaşandığını, verilen temizlik hizmetlerinin ise çok iyi olduğunu söyleyen Zeki Narlı, sokaklarının tek yönlü trafiğe açık bir sokak olduğunu ve park etme gibi alternatif bulunmadığını belirterek, “Sokağımızın tek yönlü ve dar olması aslında sokağımıza büyük bir avantaj olarak yansıyor çünkü araçlar isteseler de park edecek yer bulamıyorlar. Bu da genelde her sokakta yaşanan ‘dükkanımın önüne park ettin’ tartışmasını kendiliğinden ortadan kaldırıyor. Mazgallarımıza yapılan sürekli ilaçlamalar sineklenme olayını tamamen ortadan kaldırdı. Koku ve hamam böceği gibi durumlarda böylece kendiliğinden çözülmüş oldu. Sadece kış aylarında fazla yağmur yağdığı zaman, dükkanımızın içine girişlerimizin yerden baya yüksek olmasına rağmen su birikiyor. Bu tür su taşkınlarının yaşanmaması için mazgalların düzenli olarak çalışması lazım. Temizlik konusunda biz insanların bireysel olarak temizliği öğrenmesi ve belediyeden çok fazla bir beklenti içine girmememiz gerekiyor. Bir mazgalın içini temizleyebilmek için görevlilerin en az 2-3 gün uğraşması gerekir. Bu da bence gereksiz bir zaman ve enerji kaybıdır. Ben 18 yıllık bir esnafım burada bu da az bir zaman değil. 18 yıl öncesi ile bugünü kıyasladığımda kesinlikle daha iyiye doğru bir gelişme var. 10 yıl öncesine kadar sokağımızda mazgallar yoktu. Biz halk olarak temiz tutsak içlerini, olur olmaz her şeyi atmasak bu su taşkınları bile yaşanmayacaktır. Sokağımız eski esnaflardan oluştuğu için herkes birbirini tanıyor ve iyi geçiniyor. Aramızda vakti zamanında bir iyi niyet bağı kurulduğu için her hangi bir sıkıntı yaşanmıyoruz” dedi.

“ESNAF SİNEK AVLIYOR”

Güvenlik ile ilgili eski ile kıyaslandığında büyük bir gelişme olduğunu ve bundan 5 yıl öncesine kadar sokaklarına girmeye korktuklarını belirten Narlı, huzur timlerinin halkın arasında dolaşmaya başlamasının sokaklarına huzur getirdiğini ifade ederek, “Durum o kadar vahim bir hale gelmişti ki esnaflar olarak kendi aramızda para toplayıp bir özel güvenlik tutmuştuk. Sokaklara güvenlik kameralarının yerleştirilmesi, huzur timlerinin aramızda dolaşıyor olması ve bir olay çıktığında anında müdahale edilmesi eskiden yaşadığımız korkunun yerini güvene bıraktırdı. Sokağa yerleştirilen güvenlik kameralarının yanı sıra kendi dükkanlarımıza yerleştirdiğimiz kameralar birer caydırıcı etken oldu.  İçimizde kötüyü yaşatmamak da aslında bizim elimizde. Her hangi bir olaya şahit olduğumuzda güvenlik birimlerini bananecilik yapmadan çağırmamız gerekiyor yoksa bizim de başımıza aynı şeyler bir gün gelebilir. Işıklandırma konusunda ise, geceleri ne olup bittiğini bilemiyoruz çünkü biz saat 19:00’da kapatıp gidiyoruz. Bazen işim olduğunda geliyorum ve sokağımızın sokak lambalarının yanmadığını görüyorum. Aydınlatma yeteri düzeyde değil. Tüm esnaflar olarak saat 19:00’dan sonra dükkanlarımızı kapatıp gittiğimiz için her şey Allah’a emanet. Ben kendi adıma yerlerine renkli  taşlar döşenmiş, ışıklandırılması fazlası ile yapılmış bir sokak hayal ediyorum. Turistlerimiz çok fazla olduğu için tüm Kemeraltı sokaklarının iyileştirilmesi kentin ekonomisini canlandıracağı için yerinde olur.  Sokağımızın bir eksisi de boş dükkanların çok fazla olması. En kötü yerin kirası 2-3 bin liradan aşağı değil. Birazcık eli yüzü dükkanların kira fiyatı ise 8-10 bin liradan başlıyor. Buradan bir dükkan kiralayan esnaf nasıl çıkabilir bunca masrafın altından. Kiranın üstüne personel, vergi, elektrik ve suyu ekleyin. İşler sadece kırtasiye sektöründe değil, tüm sektörlerde iyi değil. Bütün piyasa sinek avlıyor. Dükkanlarımız hep dolu olsa, sokağımız daha canlı ve çekici hale getirilse daha güzel olur. Bireysel bir tercih olduğu için mülk sahibi istediğim fiyat gelmezse dükkanım boş kalsın diyor. Örneğin yanımızdaki dükkan iki senedir boş. 11 bin lira kira isteniyormuş. Sokağımız canlı bir sokak ancak alışveriş yapmıyor kimse. Boş boş dolanıyor insanlar çünkü ceplerinde harcayacak paraları yok” açıklamasını yaptı.

“LOGARLARIMIZ TAŞIYOR”

Kış aylarında su baskınlarının çok sık yaşandığını, kanalların ise yaz aylarında koktuğunu söyleyen Gökhan Ocakçı, sineklenme ve böceklenmelerin düzenli ilaçlama yapılmasından dolayı yaşanmadığını belirtti.  Temizlik konusunda özellikle insanların dikkatli olması gerektiğini ifade eden Ocakcı,  “Logarlarımız kış aylarında temizlenmediği için sürekli olarak taşıyor.  Güvenlik konusunda ise herhangi bir sıkıntı yok çünkü aşağı yukarı her dükkanda güvenlik kamaraları yer alıyor. Hırsızlık gibi herhangi bir istenmeyen olay yaşandığında alarmlarımız hemen devreye giriyor. Kameralarımızı izlediğimizde ise huzur timlerinin sık sık dolaştığını görüyoruz. Esnaflar olarak gece geç saatlere kadar açık olmamamıza rağmen sokağımızın ışıkları çoğu zaman yanmıyor. Bu da geceleri insanların sokağımıza girmesine engel oluyor. Ben 18 yaşımdan beri bu sokaktayım ve sokağımızı eskiyle kıyaslayacak olursam daha modern bir hale dönüştüğünü söyleyebilirim. Yan sokaklarımız ve bizim sokağımız oldukça köhne bir haldeyken şimdilerde insan kaynıyor ve bu da bana göre önemli ve bir o kadar da olumlu bir gelişme. Gün geçtikçe de daha kalabalık bir hale geliyor. Sokağımız otantik bir ortama sahip olduğu için ışıklandırılmasının yeterli hale getirilmesi, turistlerin daha çok ilgisini çekecek renkli taşların döşenmesi çok daha iyi olur. Mesela sokağımızı gölgelendirerek için çektiğimiz brandanın yerine Bodrum’da olduğu gibi demirler döşenerek bu demirlere sarmaşıkların sardırılması sağlanabilir.  Buda sokağımızı daha çekici bir hale getirir. Bundan 2-3 yıl kadar önce mimarlar hepsini aynı dizayna sokmak amacıyla gelerek tüm dükkanların kapı ölçülerini aldılar. Forum Bornova’da nasılsa burada da aynısını yapacaklardı ancak o günden bu yana herhangi bir ses çıkmadı” ifadelerini kullandı.

“SOKAK TRAFİĞE KAPATILMALI”

Sokaklarının araç trafiğine kapatılması gerektiğini, dükkanların önüne park edilen araçların esnafın işlerini olumsuz etkilediğini söyleyen Mustafa Keskin, her gün kapı önlerine park eden araç sahipleriyle tartışmak zorunda kaldıklarını belirterek, “Esnaflar olarak psikolojimiz bozuldu. 5 bin lira dükkan kirası veriyorum ve buna diğer masrafları da eklerseniz aylık olarak ödemem gereken baya yüksek bir miktar ortaya çıkıyor. Dükkanlarımızın önüne park edilmemesi için koyduğumuz park yasak dubalarının bile arkamızı döner dönmez çekilerek park edildiğini görüyoruz. Tek yön olan sokağımızda ihlal yapıldığı için karşılıklı gelen iki aracın geçecek yer bulamamasından dolayı çıkan tartışmalar da cabası. Benim için sokağımızın en büyük problemi trafik. Hayat şartları zor ve esnafın iş yapması sıkıntılı. Tüm bunlar üst üste geldiğinde işin içinden çıkamıyoruz.  Sokağımızdaki

ortalama kira fiyatlarının 7-8 bin lira olduğunu düşündüğümüzde halimizi bir düşünün. Bir sürü boş dükkan var ve tutabilecek gücü olan yok. Masraflar ağır. Elektrik, su, çalışan giderleri, vergilerin  ağırlığı hepsi eklenince bunalıyoruz. Logarlarımız kaynak yerlerinden kırıldığı için her araba geçtiğinde gürültülü sesler çıkıyor. Biz esnaflar olarak sokağın her türlü sıkıntısına katlanabiliriz nacak sokağımız trafiğe kesinlikle kapatılmalı. Günün her saatinde geniş ve ağır taşıtları görmeniz mümkün. Halbuki bazı sokaklarda uygulandığı gibi bizim sokağımıza da sabah-akşam 10:00’a kadar gibi bir saat sınırlaması getirilebilir” dedi.

“İYİLEŞTİRME ÇALIŞMALARI YAPILMALI”

861 Sokak’ın ışıklandırmasının yetersiz bir durumda olduğunu belirten Keskin, Kemeraltı sokaklarında  yapılacak iyileştirme çalışmalarının sokağa hareketlilik kazandıracağını ifade ederek, “Işıklandırma diğer esnaflarımızın söylediğine göre baya yetersiz bir durumda. Ben erken kapatıp gittiğim için ne durumda olduklarını yaz döneminde olmamızdan dolayı takip edemiyorum. Ancak kış dönemlerinde erkenden hava karardığı için sokak lambalarının hepsi yanacaktır diye düşünüyorum. Ben burada yeni bir esnaf olduğum için henüz bir kış geçirmedim. Çarşı artık yön değiştiriyor. Daha birkaç yıl öncesine kadar sokağımız ve diğer yan sokaklar daha köhne bir haldeymiş. Yaya trafiğinde ise olumlu bir gelişme gözlemlenerek artış yaşanması sokağımız için çok olumlu bir gelişme. Mezarlıkbaşı tarafında uzun yıllar esnaflık yapmış biri olarak o kısımların daha çok varoşlaştığını görmekteyim. Artık metroyu kullananlar Çankaya’da iniş yaptıkları için o taraflara yöneliyorlar. Eskiden otobüsler Hatay durağında yolcularını indirirlerdi ve giriş oradaki yoldan yapılırdı. Bu sokağımızın müşterileri daha nezih ve bilinçli. Güvenlik ile ilgili şu an için her hangi bir sıkıntı yaşanmıyor. Bunda teknolojinin gelişmesinin de önemli bir payı var. artık her yere istediğiniz kadar güvenlik kamerası yerleştirebiliyorsunuz. Alınan bu önlemlerde hırsızlık, kapkaç gibi birçok etrafa zarar veren olaylarında önüne geçmiş oluyor.  Ben açıkçası daha renkli bir sokak hayal ediyorum. Trafiğe kapatılmış, yukarıdan sarmaşıklar uznamış, etraf saksı çiçekleriyle de olsa yeşillendirilmiş, renkli, albenili taşlar döşenmiş bir sokak. Düşünmesi bile harika. Dilerim yetkililer en kısa zamanda sadece bizim sokağımızı değil Kemeraltı’ndaki tüm sokakları daha çekici hale getiriler. Öreneğin sokağımızdaki çoğu tarihi niteliğe sahip cumbalı evlere de bir el atılsa harika olur. Bu evlerin bakımlarının yapılması da sokağımızı daha çekici hale getirecektir” açıklamasını yaptı.

HAREKETE GEÇİLEMİLİYOR

Turizm Bakanlığı’nın hazırlamış olduğu proje kapsamında 6-7 yıldır sokaklarının trafiğe kapatılarak Sevgi Yolu gibi yapılmasını beklediklerini söyleyen Aşkın Kantar, yetkililerin gerekli çizimleri yaptıkları halde uzun yıllardır harekete geçmediklerini belirterek, “Sokağımız trafiğe kapatılsa ve mal alım ve yıkımlarına belli bir saat getirilse hem müşteriler hem de esnaflar rahatlar. Kemeraltı’na maalesef tam anlamıyla sahip çıkılmıyor. Eskiden insanlar bir iğne için bile Kemeraltı’na gelirdi ancak şimdilerde her şey için direkt marketlere ya da alış veriş merkezlerine gidiliyor. Artık insanlar buraya sadece gezmeye ve kahve içmeye geliyorlar. Sokağımıza devlet tarafından standart bir şey yapılırsa çok daha iyi olur. Örneğin her sokağımıza sarmaşık ekilebilir ve bu sarmaşıklar sokağı daha çekici hale getirmekle kalmaz daha serin halede getirir. Kemeraltı’ndan seyyarların kaldırılması polis zoruyla da olsa kaldırılması harika oldu. Büyük mağazaların buraya açılması ve yıkılan katlı otoparkın yerine belediye birimlerinin kurulası da harika olurdu. Bu tür yerlerin açılması insanları sokağımıza çekmekte iyi olacaktır” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi