Ataman: Sanatçı yaratandır...

null


  • Oluşturulma Tarihi : 14.09.2015 07:41
  • Güncelleme Tarihi : 14.09.2015 07:41
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Ataman: Sanatçı yaratandır...

 ONURHAN ALPAGUT- El yapımı maketler üreten Nurettin Ataman ile maket ve maket sanatının geldiği son noktayı konuştuk. Maket, gerçek ya da kurgusal bir nesnenin çeşitli materyaller kullanılarak üretilmesi, belirli ölçekte bir kopyasının yapılmasıdır. Kısacası bir şeyi kopyalamaktır. Bu sanatın temsilcilerinden olan ve tamamen el yapımı maketler yapan Nurettin Ataman ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızda maket ve maket sanatının geldiği son noktayı konuştuk

-Bize kendinizden kısaca bahseder misiniz?

1961 İstanbul Eyüp doğumluyum. On yıl önce bir tesadüf sonucu maket işlerine başladım. O gün bugündür kendimi güncelleyerek bu işe devam ediyorum.

-Maket ile tanışmanız ne şekilde oldu?

Bizim yaptığımız işi mimari maketçilik ile yan yana tutuyorlar. Ancak benim yaptığım iş mimari maketçilik değil. Yaptığım işlerde doku ve tarihe önem veririm. Mimari maketçilikte bunlar yoktur. Ben yaptığım işi bir sanat olarak görüyorum. Çevremdeki insanlarda bu şekilde olduğunu söylüyor. Yaptığım eserler tamamen doğaçlama biçimde. Ama tümünde tarih ve dokuya önem veririm. Yaptığım işler el emeği olduğundan dolayı uzun sürer. Ancak bir mimari maket on gün gibi kısa bir sürede makineden çıkarılıp yapıştırılarak devasa maketler elde edilir. Şu an üzerinde çalıştığım Sığacık Kaleiçi maketi 2 yıldır çalıştığım tamamen el yapımı bir maket. Türkiye'nin en büyük tek parça 2. maketi. Yaptığım maket belki de dünya literatürüne girebilecek bir maket. Araştırmalarım sonucu dünyada yaptığım şekilde bir çalışmaya daha rastlayamadım. Bunun dışında üzerine çalışacağım bir maket daha bulunuyor. Yapımına başladım. Selçuk’u yapacağım maket 1.90 yüksekliğinde 90 m2 büyüklüğünde olacak. Şu an karkas aşamasındayım.

-Neden maket?

Maket üzerine çalışmak başta planladığım bir şey değildi. Ancak yaratıcılığımı ortaya koymak ve kendimi ifade etmenin bir yolu olarak gördüm.

-Sığacık Kaleiçi çalışmasında bulunduğunuz son nokta nedir?

Bu projenin üzerinde 2 sene gibi bir süredir çalışıyorum. Ancak daha önce bitebilirdi. Geçtiğimiz süre içerisinde hiç bu şekilde büyük bir proje gerçekleştirmediğim için maliyetini tahmin edemedim. Maket için çalıştığım belediyenin de kaynaklarını sınırlı olduğunu biliyorum. Yaptığımız anlaşma sonucu cüzi bir fiyata evet dedim. Böyle bir anlaşmada yanınızda adam çalıştırma gibi bir lüksünüz olmuyor. Bundan dolayı sürekli kendim çalıştım. Bu projedeki en önemli konu 284 adet tarihi binayı barındırması. Ancak tüm bunların hiç birinin projesi yok. Tamamen benim görsel olarak fotoğrafları çekmem ve çevresel dokularını zihnimde canlandırarak hayata geçirmem üzerine. Proje aşaması tamamen kendime ait. Bu yüzden baya bir zorlandım. Benim için sıkıntılı oldu. Ancak sonlara doğru geldim. 29 Ekim veya ondan sonraki günlerde tamamlanacaktır.

-Türkiye maket sanatını sizce ne kadar biliyor?

Türkiye bu sanatı aslında bilmiyor. Bu işin başını çeken, yöneten kişiler olmadığı için sanat bilinmiyor. Bunun için basın ve yayında da gösterilmiş bir gayrette yok. Maket sanatını ne yazık ki 3-5 günde maket yapıp satıyım diyen insanlar türedi. Bu yüzden sanat olmaktan biraz çıktı. Sanatı ayağa düşüren kişiler var. İlk başta bu sanata bir ilke katmak gerekir. Bir konsept oluşturmalısınız. Tarihi dokusu olmalıdır. Ancak bu şekilde anlam ifade eder. Bir tabloyu karşınıza alır çizerseniz bu bir beceridir. Ancak kendinizden bir şeyler katarsanız o zaman sanat olur.

foto altı

Nurettin Ataman, sanatın ancak kendinden bir şeyler katıldığı zaman sanat olacağını aksi takdirde kopyadan öteye gidemeyeceğinin altını çizdi.

Haber Merkezi