Sayfa Yükleniyor...
Narlıdere Anaokulumuzda uygulanmakta olan Montessori Eğitiminin Avrupadaki uygulamalarını yerinde görmek, bilgi ve deneyim paylaşımda bulunulmak üzere, 13-17 Ekim 2014 tarihlerinde İtalyadaydık.
Montessori eğitimini veren on öğretmenimiz ve Narlıdere Kaymakamımız ile birlikte gerçekleştirdiğimiz söz konusu çalışma ziyaretinde birçok okul, kurum ve kuruluşta yerinde gözlem ve inceleme yapma, ilgililerle önemli ve yararlı bilgi alışverişinde bulunma fırsatını bulduk.
Malum olduğu üzere, çocuk gelişiminde 0-6 yaş en önemli dönemdir. Çocuklara, bu yaş aralığında soyut kavramlar, ancak somut materyaller kullanılarak verilebilir.
İtalyanın ilk kadın doktoru, pedagog ve antropoloji profesörü Maria Montessori (1870-1952) her bir çocuğun bireyselliğine azami ölçüde uyan, kendi adıyla anılan bir yöntem geliştirdi.
Bu, çocuğun bireysel becerilerine ve ilgi alanlarına, bireysel öğrenme hızına ve karakter özelliklerine uygun bir yöntemdi.
Maria Montessori, çocukların ödüllerden, cezalardan, yetişkin tarafından programlanmış eğitimden, oyuncaklardan, şekerlemelerden, öğretmen masasından, toplu derslerden, hoşlanmadıklarını; özgür seçimden, hatalarını kendilerinin denetiminden, hareket etmekten, sessizlikten, sosyal ilişkilerini kendileri tarafından kurulmasından, çevrenin düzenli ve temiz olmasından, özgür faaliyete dayalı bir disiplinden, kitapsız okuma ve yazmadan, alıştırmaların tekrarından hoşlandıklarını gözlemledi.
Eğitim sistemini çocuktan yola çıkarak kurdu.
Bugünkü yazımızda Montessori Eğitimini tanıtmaya çalışacağız.
Montessori Eğitimi Nedir?
Çocuklara sağlanan olanaklar sayesinde, kendi seçimlerinin eğitimcinin onları isteklendirmesinin yerine geçtiği, kendi eylemleri sonucu hataların denetlenebildiği bir eğitim yöntemidir.
Montessori eğitimi, temelde kişiliğin oluşumu üzerinde durur.
Her çocuğun özel ve farklı oluşundan yola çıkar.
Çocuk özgürdür, kendi bireysel öğrenme hızına göre ilerleyebilir.
Özellikle çocuk gelişiminde en önemli dönem olan 0-6 yaş arası çocukların, soyut kavramları öğrenebilmesi için somut materyalleri kullanılmasına dayanır.
Çocuklar ellerini kullanarak, materyaller sayesinde öğrenirler.
Montessori Eğitiminin İlkeleri Nelerdir?
Çocuk, özeldir, tektir.
Kendine has bir varlıktır.
Çocuk etrafındaki maddesel dünyayı absorbe eder, gelecekte yetiştireceği kişi modelini biçimlendirir.
Çocuk, insanların mimarıdır. Bu mimarlar farkında olmadan içlerindeki inşa planına uyarak kendi ritimleri doğrultusunda kendilerini geliştirmeye çalışırlar.
Bu gelişime yetişkinler etki edemezler, çünkü onlar inşa planını bilmezler. Ancak, bir yetişkinin zamansız müdahalesi ya bu inşa planını tahrip edebilir ya da yanlış bir yöne yönlendirebilir.
Montessori eğitiminin temel taşlarından birisi hazırlanmış çevredir. Çocuklar hazırlanmış çevredeki Montessori materyallerinden, bireysel ilgi ve eğilimine göre bağımsız olarak seçim yaparlar.
Montessori okullarında çocuklar, istedikleri materyalle, istedikleri zaman, istedikleri yerde çalışırlar.
Çocuklara istedikleri kadar tekrar etme imkanı sunulur. Erken öğrenen yeni bir çalışmaya geçebilecektir, çünkü öğrenmede herkesin farklı bir ritmi vardır.
Materyallerdeki hata kontrolü çocuğun kendi hatasını bulmasıyla gerçekleşir. Başka birinden uyarıya, onaya ve düzeltmeye gerek kalmaz. Kendi kendisini düzeltmesine olanak sağlar. Böylece yetişkinden bağımsızlaşmak doğal olarak gerçekleşir.
Montessori Eğitimi Neyi Amaçlar?
Montessori yönteminin özü, çocuğa önceden hazırlanmış bir çevrede kendi kendini geliştirebileceği şekilde hareket ve faaliyet özgürlüğü tanımayı amaçlayan, kendi kendine oluşan ve gelişen bir yöntem ve sistem anlayışıdır.
Çocuğa hazırlanmış bir çevrede, çocuğun kişiliğini oluşturması için özgürlük tanıyan, kişiliğinin gelişim sürecini destekleyen, çocuğun kendi onuru içerisinde bireyselleşmesi ve sosyalleşmesini ciddiye alan, bireye özgü adil bir eğitimdir.
Montessori Eğitimi Çocuğa Ne Kazandırır?
Çocuk, kendi bireysel beceri ve ilgi alanında kendi hızıyla gelişir.
Dikkatini yoğunlaştırmayı öğrenir.
Çalışma isteğini ve zevkini geliştirir.
Üretken olur.
Toplumsal bir varlık olur.
Kaygılarını en doğru şekilde nasıl dışa vurabileceğini öğrenir.
Özgüvenini ve sorumluluk duygusunu geliştirir.
Disiplini içselleştirir.
Bir problemi nasıl tanımlayacağını ve onu çözmek için nasıl çalışılacağını öğrenir.
Kendisine ve başkalarına karşı saygı duyar.
Not: Montessori.org.tr'deki bilgilerden yararlanılmıştır.