PLANLI ÇALIŞMAK

Okulların açılmasına sayılı günler kaldı.

Malum, bu yıl Kurban Bayramı dolayısıyla okulların açılış tarihi 28 Eylül 2015 tarihine ertelendi.

Dolayısıyla milyonlarca öğrenci ve sekiz yüz bini aşkın öğretmen biraz daha tatil yapma fırsatı elde etti.

Okulların açılış tarihi yaklaşınca, doğal olarak velisi, öğrencisi ve öğretmeniyle toplumun çok büyük bir kesiminde tatlı bir telaş ve koşuşturma başlar.

Herkes kendi çapında yeni sezona daha iyi bir başlangıç yapmak ve sonuçta başarıyı yakalama yarışına girer.

Başarıyı getiren veya etkileyen birçok unsur söz konusudur. Gidilen okul, seçilen araç gereçler, öğretmen kadrosu, ulaşım gibi unsurlar bu kapsamda ilk etapta sayılabilecek unsurlar olarak göze çarpmaktadır.

Evet yukarıda değinildiği üzere, başarıda bir çok faktör rol oynakta ve rol olan her faktör de kendi çapında önemlidir.

İşte biz bugünkü yazımızda başarıya giden yolda en önemli faktörlerin başında sayılabilecek olan “planlı çalışmayı” ele alacağız.

Bilindiği üzere, her merkezi sınav sonuçlarıyla birlikte sınavda dereceye giren sınav şampiyonları da açıklanır.

Sonuçların açıklanmasından sonra, birçok kişi ve kuruluşla birlikte özellikle eğitim sektöründe yer alan özel eğitim kurumlarını tatlı bir telaş alır.

Başarıları merkezi sınavda tescillenmiş öğrencilerin peşinden koşarlar.

Onları kurumlarına çekebilmek için birbirleriyle burs, yurt, tatil ve hediye yarışına girerler.

Bu öğrencilere, kurumlarına ait formayı giydirmek ve onları kamuoyunun karşısına kendilerine ait simgelerle çıkartmak için büyük bir çaba harcarlar.

Milyonlarca kişinin heyecanla takip ettiği bu duruma görsel ve yazılı basın da büyük ilgi göstermektedir.

Öğrencilerin ilginç hayat hikâyeleri, hedefleri, duyguları, çalışma yöntemleri ve velilerinin profili günlerce gündemde kalır.

Her sınav sonrasında bu seremoni tekrarlanır.

Her sınavda olayın aktörleri olan öğrenci ve veliler değiştiği için yaşanan heyecan hiç değişmez.

Her öğrencinin hayalini süsleyen bu tablo tabi ki rastgele elde edilmiyor.

Geriye dönüp bakıldığında yılların emeği, özverisi ve yatırımı görülür.

Şampiyonların ilk demeçleri dikkat çekicidir.

Hepsi adeta sözleşmişçesine benzer cümlelerle“planlı ve programlı çalışmanın önemine”vurgu yapar.

Demek ki büyük başarının sırrı ve şifresi bu birkaç kelimede saklı.

O halde “planlı ve programlı çalışmak” nedir?

Planlı ve programlı çalışmak, çok çalışmak mıdır?

Çok çalıştığı halde, çoğu zaman istenilen başarının elde edilememesinin temel esprisi nedir?

Köşemizde önümüzdeki haftalarda, bu soruların cevaplarını vermeye ve başarıya giden yolları göstermeye çalışacağız.

Merkezi sınav sonuçları irdelendiğinde, çok ilginç bulgular elde edilebilmektedir.

Hemen hemen her yıl, “iki binin üzerinde lise birincisinin bir yere yerleşememesi veya boşta kalmas”ı bunlardan en dikkat çekici olanıdır.

Hiçbir başarı tesadüf eseri değildir.

Tesadüfen okul birincisi de olunamayacağına göre, bu çelişkinin temel nedeni nedir?

Burada “yanlış tercih, sınav stresi, fazla özgüvenin verdiği rehavet,…” gibi birçok faktörün önemli etkisi vardır.

Ancak bu gerekçeler iki binin üzerindeki sayı için yeterli ve inandırıcı gelmemektedir.

Burada “planlı ve programlı çalışmamanın” ve “etkin rehberlik eksikliğinin” de çok önemli rol oynadığı kanaatindeyim.

Özellikle ebeveynlerin çocuklarından genel beklentisi, onların "derslerine çok çalışıp, başarılı olmaları" yönündedir.

Beklenti böyle olunca başarısızlığın nedeni, "az çalışmak" olarak görülmektedir.

Bu nedenle çocuktan sürekli daha çok çalışması istenmektedir.

Oysa gerekli olan "bilinçsizce çok çalışmak"değil; verimli ders çalışma yollarını iyi bilerek planlı, programlı ve etkili çalışmaktır.

Planlı, programlı ve etkili çalışmak isteyen öğrencinin bu yönde olumlu alışkanlıklar kazanmaya kararlı ve istekli olması şarttır.

Buna karar verdikten sonra ders çalışmasını aksatan ya da kolaylaştıran alışkanlıklarının bir listesini yapmalıdır.

Bir yandan listede yer alan olumsuz alışkanlıklarını bırakmaya çalışırken öbür yandan da olumlu alışkanlıklarını pekiştirmek için çaba göstermelidir.

Çalışmalar, olumsuz alışkanlıklar atılıncaya ve olumlu alışkanlıklar pekişinceye kadar sürdürülmelidir.

Sağlık, huzur ve başarılarla dolu güzel bir öğretim yılı diliyorum.

PLANLI ÇALIŞMAK