2

Tatili Fırsata Dönüştürmek


  • Oluşturulma Tarihi : 27.01.2016 08:16
  • Güncelleme Tarihi :

17 milyon 535 bin öğrenci, 22 Ocak 2016 Cuma günü karnesini alarak yarıyıl tatiline girdi. Karne ile birlikte, tüm örgün eğitim kurumlarımda öğrenim gören öğrenciler ve görev yapan öğretmenler on beş gün tatil yapma fırsatı buldu.

Karne, özü itibariyle öğrenci ve velisini bilgilendirmek amacıyla düzenlenen yazılı bir belgedir.

Bu belgede, öğrencinin ders başarı puanları, devam-devamsızlık durumu, sınıf rehber öğretmenin öğrenci ile ilgili görüşleri ve sınıf geçme ve diploma notuna etkisi olmayan davranış notları yer almaktadır.

Aslında bu belge, 2007 yılından bu yana e-okul üzerinden sanal ortamda sürekli güncellenerek veli ve öğrencilerin bilgisine sunulmaktadır.

Bu yönüyle bakıldığında, karnenin aslında eskiye göre fazla bir öneminin kalmadığı, büyük ölçüde misyonunu tamamladığı ve eski bayramlarda yazılan kartpostallar gibi nostaljik bir hal aldığı görülmektedir.

Çünkü yukarıda da ifade edildiği üzere isteyen her veli, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yürürlüğe koyduğu e-okul/veli bilgilendirme sistemi sayesinde, çocuğu hakkında karnede yer alan bilgilerden çok daha fazlasına internetin olduğu her yerden rahatlıkla erişme imkanına sahiptir.

Buna karşın birçok anne ve babanın süregelen alışkanlıkları başta olmak üzere, e-okul sistemini kullanamama gibi çeşitli nedenlerden ötürü karneyi hala önemsediği bilinmektedir.

Bu nedenle sayısı giderek azalmakla beraber hala bazı öğrenciler, ailelerinin tepkisinden korkarak, karneyi saklama, notları değiştirme, hatta sahte karne düzenleme gibi yollara başvurabildikleri duyulmaktadır.

Bu yılki yarıyıl tatili için en önemli yenilik, Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı’nın,  yarıyıl tatilinde öğrencilere ödev verilmemesi konusundaki yazılı talimatı oldu.  Bu talimat, “öğrencilerin yarıyıl tatilini verimli bir şekilde geçirebilmeleri, yeni döneme dinlenmiş olarak başlangıç yapabilmeleri ve ilgi alanlarına zaman ayırabilmeleri” açısından çok önemli ve güzel bir karardır.

Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı, ödevsiz geçecek tatil için velilere, “Bazı öğrencilerimizin karnelerinde beklenmeyen karneler olabilir. Bu tür notlar, öğrencilerin çalışmasına yönelik verilmiş olabilir. Bu notlardan dolayı karamsarlığa kapılmaya gerek yok. Velilerimizin de bu tür düşük notlar için öğrencilerimizi üzmemeleri, kırmamaları, tam tersine onları teşvikle ikinci yarıyıla hazırlamalarını diliyoruz” şeklinde seslendi.

Karne, Sayın Bakanımızın da söylediği gibi, ‘öğrencilerin çalışmasına yönelik verilen bir belge’ olup, çocuğun tüm kapasitesini ve kişiliğini yansıtan bir değerlendirme aracı değildir.

Karne, sadece öğrencinin okul başarı durumu hakkında basit bir gösterge olup, asıl önemli olan gerçek hayattaki başarısıdır.

Zira okul yıllarında ders notları iyi olmadığı halde, gerçek yaşamda çok başarılı kişilere sık sık rastlandığı bilinen bir gerçektir.

Kaldı ki başarı ya da başarısızlığın tüm sorumluluğu çoğu zaman çocuğa ait olmayabilir.

Öğrencinin başarı veya başarısızlığında ailenin, okulun, arkadaş çevresinin ve yaş döneminin kendine özgü özelliklerinin önemi büyüktür.

Bu nedenle eğer sürpriz bir durum söz konusu ise, çocuğun yaşadığı şartlar ve duyguları derinlemesine incelenmeli ve gerekirse okul rehberlik servisi veya rehberlik araştırma merkezi uzmanlarından da destek alınmalıdır.

Velilerin yaptıkları en büyük hatalardan biri de, çocuklarını başka çocuklarla, karnesini de başkalarının karnesiyle kıyaslamalarıdır.

“Beş parmağın beşi bir değildir” atasözünde de çok güzel ifade edildiği üzere, her çocuk daha doğrusu her birey farklıdır.

Dolayısıyla her çocuğun ilgi, duygu, yetenek ve becerileri de farklı farklıdır.

Bu nedenle çocuğun başka çocuklarda olmayan ve onu ileride başarıya götürecek olumlu özelliklerini bulmak ve bunları geliştirecek çabalar içinde olmak önem taşımaktadır.

Velilerin, çocuklarına özellikle başarısız oldukları dersler için sürekli baskı uygulamaları doğru değildir.

Çünkü baskıcı tutum, çoğu zaman çocuğun o derslerden daha fazla soğumasına ve yeni döneme yorgun ve bezgin girmesine sebep olabilmektedir.

Yarıyıl tatili, öğrenciler için zamanı aileleriyle birlikte geçirebilmeleri, yeni döneme dinlenmiş olarak başlangıç yapabilmeleri ve ilgi alanlarına zaman ayırabilmeleri için bir fırsattır. Velilerin bu zaman diliminde çocuklarıyla nitelikli zaman geçirmeleri, sosyal aktivitelere birlikte katılmaları, eş dost ve akraba ziyaretlerine yer vermeleri, gezmeleri, dışarıda birlikte yemek yemeleri, sinema ve tiyatroya gitmeleri daha yararlı olacaktır.

İkinci yarıyıl, 08 Şubat 2016 Pazartesi günü başlayacak ve 19 Haziran 2016 Cuma günü sona erecektir.

Tüm öğrenci ve öğretmenlere sağlık, huzur ve güzelliklerle dolu bir tatil diliyorum.

Tatili Fırsata Dönüştürmek
Abdulkadir Yıldız
Yazarımız Kim ?

Abdulkadir Yıldız