Sayfa Yükleniyor...
Derneğin yarışma için paylaştığı afişleri sizlerle paylaşacağım. Cumhuriyetimizin 100. yılı anısına ülkemizin her yerinde etkinlikler yapılacak. Birçok etkinlik planlandı ve gerçekleştirilecek. İnanılmaz güzel bir olay.
Size çocuk kitaplarının en iyi kalemlerinden biri hakkında yazmak istedim. Aslında onu anlatmaya kelimeler yetmez. Samimi tavırları, okurları ile sohbet ederken heyecanı ve mutluluğu ve elbette kalemi harika biri.
Daha önce bir gazetenin iki il temsilciliğini yapmıştım. Düzenli olarak köşe yazısı yazma isteğimi İLKSES Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Erdal Beye ilettim ve sonrasında … Uzun zaman geçti ve o günden beri ben İLKSES Gazetesi’nde köşe yazarlığı yapmaya devam ediyorum.
Son günlerde ülkemiz sıcak hava dalgasının etkisinde. Dünya üzerinde en yüksek sıcaklık ortalamasının rekorlarının geçtiğimiz günlerde üst üste kırıldığı gördük.
***
Bu hafta da yine sıcak hava dalgası devam edeceği söyledi. İzmir’de 40 derecelerin üzerinde sıcaklığın hissedileceği açıklandı. Bu sıcak havalarda hepimizin bunaldığını kabul edelim.
***
Sık sık su tüketmeye de özen göstermeliyiz. Uzmanlar devamlı olarak uyarıyorlar. Çay ve kahve vb. içecekler suyun yerini tutmayacaktır diye bu yüzden mutlaka gün içi su içmeliyiz.
***
Özellikle öğlen saatlerinde güneş altında kalmamalı mümkünse gölgelerden yürümeliyiz.
***
Hepimiz kendimizce sıcakla mücadele etmek için bazı çözümler üretiyoruz.
***
Büyüklerimizden gördüklerimizi de uyguladığımız oluyor. Tamam bunları anlayabiliyoruz ama mutlaka su içmeyi ihmal etmemiz gerektiğini de unutmayalım.
***
Tüm bu sıcak havalarda araç kullanan sürücüler de var. Bizler de araç kullanıyoruz ama zorunluluk olmadığı zamanlarda serin saatlerde kullanmaya özen gösteriyorum.
***
Ancak bu işi meslek olarak yapanlar, minibüs, taksi, otobüs vb. araçları bütün gün kullanan şoförler ayrıca şirket araçları ile seyahat emek zorunda olanlar veya kendi araçları ile işlerine, hastanelere vb. gibi yerlere gitmek için araç kullananlar da var. Tüm araç kullananlara seslenmek istiyorum.
***
Lütfen araç kullanırken çok ama çok sabırlı davranın, su için, sakin olun. Karşınızda ki kişinin de insan olduğunu, yayaların veya diğer araç sürücülerinin de insan olduğunu unutmayalım.
***
Onların da bu sıcaklardan etkilendiğini, onlarında bu sıcak havalarda bunalabileceklerini, rahatsızlanabileceklerini unutmayalım.
***
Bazı istenmeyen kazalar olmakta bunları televizyonlardan izliyoruz, hatta gün içinde tanık olduğumuz trafik kazaları da oluyor. Gergin dakikalar yaşanıyor.
***
Aslında klasik bir söz var ‘cana geleceğine mala gelsin” evet mala da bir şey olmasın ama önemli olanın can olduğunu daima hatırlayalım.
***
Kazaya karışan sürücünün, hastamı, sıcaktan mı etkilendi, rahatsızlığı nedir, hiçbir şey bilmeden saldırganlık göstermemeli.
***
Özellikle sıcakların çok etkili olduğu bu günlerde daha dikkatli ve sakin araç kullanmaya çalışılmalı, her sürücünün bu durumdan etkilenmiş olabileceğini asla unutmamalıyız.
***
Bununla birlikte sürücüler veya yayalar birbirlerine daha dikkatli davranmalı, özellikle sürücüler yayalara yol verdiklerinde veya ışıklarda, çocukların ve yaşlıların bu sıcak havalarda gecikebileceğini, yavaş ve dikkatsiz yürüyebileceklerini unutmamalı.
***
Temennimiz hiçbir kazanın yaşanmaması. Dikkatli yürümek, dikkatli araç kullanmak gerekli bunu biliyoruz ama bu sıcak havalarda biraz daha dikkatli, sabırlı ve birbirimize daha saygılı olmalıyız.
Birçoğumuz evimizde başta kedi ve köpek olmak üzere birçok evcil hayvan besliyoruz. Onları ailemizin bir bireyleri gibi görüp, birlikte yaşıyoruz. Elbette evde beslediğimiz hayvanların tüm ihtiyaçlarını da gideriyoruz. Onlarla birlikte yaşamanın ne kadar güzel ve huzur verici olduğunu tahmin edebiliyorum.
Peki ya sokakta yaşayan dostlarımız. Aslında onlarda bu sokağın bu mahallenin birer bireyleri. Özellikle birçok kedi yaşadığımız bu sokaklarda doğmakta, yani bu sokaklar onların da evleri, sokakları, mahalleleri, onlar bir yerlerden gelmediler bu sokakta yaşıyorlar.
Önceliğimizi sokakta yaşayan kedi ve köpek gibi evcil hayvanlarımızın yaşam haklarına saygı duymak olmalı. Onları sokaktan uzaklaştırmak doğru değil. Özellikle alıp ormanlık alanlara, ıssız yerlere atmak ise büyük bir hata. Aslında bu tür davranışlar suç bile olmalı.
Bunun yanında aşırı sıcak havaların başladığını hepimiz biliyoruz. Kendimiz serinlemek için ne gerekirse yapmaya özen gösteriyoruz. Peki ya sokakta yaşayan canlılar.
Onların bu zor günlerde en büyük ihtiyaçlarının SU olduğunu hatırlayalım. Asla unutmayalım ki su bizler için olduğu kadar diğer canlılar içinde hayati önem taşımaktadır.
Evlerimizin önünü, uygun görülen yerlere, bahçelerimize lütfen bir kap su bırakalım. Mümkünse su kaplarını gölge bir yere koyalım. Bu kapları takip ederek boşaldıklarında da içini yine su ile dolduralım. Bu sokakta yaşayan dostlarımız için gerçekten çok önemli. Yazın susuz kalmaları onları aşırı hasta yapabilir.
Kedi ve köpekleri sevip onlara yardım etmek isteyen arkadaşlara çok ama çok teşekkür ediyorum. Ben sokakta devamlı mama dağıtan su kapları bırakanları görüyorum.
Bizim sokakta da apartmanımızda da sokak hayvanlarına mama veren, su kapları dolduran komşularımız var. Hepsine teşekkür ediyorum.
Son kez söylemek istediğim ise sokakta yaşayan kedi ve köpek gibi dostlarımıza yaklaşmayı istemeyen, korkan veya alerjisi olduğunu düşündüğümüz kişilere, lütfen sizlerde hayvanlara yardım edenlere yardım edin, en azından bu sokakta yaşayan dostlarımıza zarar vermeyin.
Birlikte yaşamak gerçekten güzel ve biz insanlar tüm canlıların yaşam haklarına saygı duyarak bunu gerçekleştirebiliriz.
Sokak hayvanları için lütfen kapı önlerine, bahçelere BİR KAP SU BIRAKALIM. BU DÜNYA HEP BİRLİKTE ÇOK GÜZEL.
Yardım etmiyorsanız da yardım edenlere LÜTFEN engel olmayalım.
Kendisi yurt dışında Almanya’da yaşayan şair harika şiirlerini bir kitapta toplayarak şiir sevenler ile buluşmasını sağladı.
Yozgat Saimbeyli doğumlu olan şair 1997 yılında Almanya’ya yerleşmiş evli, bir erkek, bir kız annesidir. Köyünü, sevdiklerini özleyen şair günlük yazmaya başlamış, gurbetin, hasretin, özlemin etkisiyle duygularını günlüğüne yazmıştır. Zamanla yazdıklarını şiire dönüştürmüştür. Uzun süredir şiir yazmakta olan şair, ilk kitabını BARIŞ EKTİM GÖKYÜZÜNE adıyla okurlarıyla buluşturmuştur.
Yüreğinden gelenleri yazdığı bu şiir kitabında, savaşa karşı olduğundan barışa, kardeşliğe, dostluğa, özgürlüğü, sevgiye dikkat çekmeye çalışmıştır.
Kitabına ismini veren şiirine burada köşemde yer vermek istedim.
Gündemde ilk sırayı memur ve emeklilerine zamlar ile en düşük memur maaşının ne kadar olacağını almıştı. Gerçekten söz verilen bir miktar verilecek miydi?
Bununla birlikte tatile kimler çıkabilmişti. Dokuz günlük tatili sahil beldelerinde kimler geçirmişti. Aslına bakarsanız birçok kesimin rahatlıkta tatil yaptığını da gördük. Ama bu her tatile çıkanın zengin olduğu, paraya ihtiyacı olmadığı anlamı taşısın istemiyorum. İnsanlar yıl boyunca yaptıkları birikimleri ile çocukları mutlu olsun diye en ucuz yerlerde de olsa tatil yapmaya çalıştılar. Bu onların gerçekten önemli bir hakları.
Bazı aileler ise günü birlikte olsa ünlü tatil beldelerini ziyaret etme şansı buldu. Konaklamaya gelirinin yetmeyeceğini hesaplayanlar ile daha hesaplı davranıp çok borç yapmak istemeyenler de bu yolu tercih etmişlerdir diye düşünüyorum.
Yani birçok kesim tatilini yaptı. Bazıları da yaylaları tercih etti. Bazıları da ailece vakit geçirmeyi tatil olarak değerlendirdi. Bende bunu seviyorum. Tatil ailece ve sevdiklerinle yapılmalı diye düşünenlerdenim. Tüm ülkenin gözbebeği olarak belirledi Marmaris, Bodrum ve Antalya gibi tatil yerlerine yüksek maliyetler ile tatile gitmek yerini, sevdiklerinle bir arada olmayı tercih edenlerdenim. Gönül ister ki tüm arkadaşlarımızla bir arada bu tatil beldelerinde de vakit geçirelim ama bu mümkün görünmüyor. Herkes aynı gelire sahip değil, ancak aynı dostlarımızla bir arada olmanın verdiği huzuru düşününce tercihinizi sizin kendiniz yapmanız gerekir. Dostlar mı dokuz günlük yüklü bir miktar harcama ile deniz keyfi mi? Bu her evde konuşulan bir konuydu. Kim ne karar verdi ve nasıl tatil yaptıysa büyük bir moralle herkes Pazartesi işinin başına da döndü.
Gelelim memur ve emekli maaş zamlarına, temmuz ayında yapılacak bu artışlar haziranda zaten tüm başta gıda olmak üzere tüm tüketim malzemelerine yansımış durumda yani yapılacak %35 zam da olsa sanırım yeterli olmayacak. Aslında yüzde yüz zamda yapsalar enflasyona engel olamadıkları sürece asla yeterli olmayacaktır.
Şimdi beş lira olan ekmek zamlar gelmeden yedi lira olursa zaten eriyen maaşlarla siz en düşük memur maaşını yirmi iki bine de çıkarsanız zaten yetmeyecektir. İki katına çıkarmayı konuştuğunuzda bile hemen ekmek iki katına çıkarsa verdiğiniz zamlar yine işe yaramayacaktır.
Bayram tatili bitti. Meclis çalışmalara başladı. Ülkemiz için en büyük mücadelenin enflasyona karşı yapılması ümidini taşıyorum. Sonrasında da gelirden eşit pay dağıtımı olmalı. Ülkemizde insanlar refah içinde yaşamalı. Bunu sağlamakta elbette ki hükümetin görevi. Bu konuda yeni ve etkili adımlar atılacağını ümit ediyorum.
Ülkede bir kısım insanların değil, tüm vatandaşların mutlu olması önemli. Ben bunun sağlanabileceğini düşünenlerdenim. Ümidimi asla yitirmek istemiyorum. Şimdi ülke olarak mücadele etmeye, çalışmaya devam. Bayram tatili bitti.
Seferihisar- Sığacık’ta 15-16-17-18 Haziran 2023 tarihleri arasında Seferihisar kitap şenliği, kitap fuarı gerçekleştirildi. Öncelikle fuarda emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Her kim kitap fuarları ile yazar ve okuru bir araya getiriyorsa gerçekten alkışlanmayı hak ediyordur. Bende emeği geçenleri alkışlıyorum.
Yaz aylarında yerel yönetimlerin yapmış oldukları etkinlikler, festivallerde kitap ile ilgili bölümlerin açılması ne kadar önemli anlatmama gerek yok. Ayrıca kitaba olan ilginin ben azaldığını düşünmüyorum. İyi bir okur kitlesinin mevcut olduğunu her fuarda görüyorum.
Bucak Belediyesi ile Yazarlar ve Şairler Dayanışma Derneği’nin (YAZŞADER) ortaklaşa düzenlediği Bucak Kitap Şenliği, Butik Kitap Fuarı’na katılım beklenenin üzerinde gerçekleşti. Bucak ilçesinde yazarları direk okurlar ile buluşturmak için düzenlenen bu kitap şenliğine YAZŞADER 18 yazar ve şair üyesi ile katılım sağlamıştır. Bu kitap şenliği birbirinden kıymetli kalemleri Bucak halkı ile buluşturmuştur.
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) geçici olmayan sonuçlarına göre de Sayın Recep Tayyip Erdoğan 13. Cumhurbaşkanı olarak seçildi. Seçim sonuçlarına bakıldığında, 14 Mayıs seçimlerine göre yüzde 4 gibi bir oy kullanma oranında düşüklük göründü. Bunun nedenleri farklı olarak açıklanabilir.
***
Ben, milletvekili seçimini tamamlayıp partisi aday olmayan siyasi partilerin Cumhurbaşkanlığı seçiminde ittifakta gerekli çalışmayı yapmadığını, onlar yapmış olsa bile tabanlarının gerekli ilgiyi göstermediğini düşünüyorum.
***
Aslında ittifaklar oluşsa bile, partiler kendi logoları altında milletvekilliği seçimlerine gitmeliler. Açıklanan seçim sonuçlarında da bunları görebiliyoruz. Aslında seçimlerde milletvekili seçilemeyecek oranlarda oyları bulunan siyasi partiler meclise girdi.
***
Kazanan ve kaybeden olarak bakmak istemiyorum. Seçimin kazananı her zaman milletimiz ve devletimiz olsun isterim. Umarım yine devletimiz ve milletimiz kazanmış olsun. Çok az bir oy farkı ile iki adaydan biri seçildi. Bu da gösteriyor ki ülkenin yönetiminde bir adaya yetki verilmiş olsa da diğer adayın da dikkate alınması gerektiği mesajını vermiş.
***
Yapılan ve yapılacak olan açıklamalar her zaman ülkeyi ve vatandaşı bir arada tutma yönündü olmalı. Seçim bitti. Seçim çalışmalarında karşılıklı suçlamalar yapılmış olabilir ancak seçim bitti ve bir kazanan açıklandı. Bu saatten sonra ülkenin ve milletin bütünlüğünü korumak, tüm ülkenin Cumhurbaşkanı olmak gerekli. Sadece oy verenlerin değil. Oy vermeyip bu ülkede yaşayan diğer görüşteki vatandaşlarında Cumhurbaşkanı olduğun Sayın Recep Tayyip Erdoğan her zaman vurgulamalı.
***
Muhalefet cephesinde aslıda söylenecek çok şey var. Bir yandan devamlı seçim kaybeden bir lider var. Belki iyi mücadele etti. Oy sayısı olarak bakıldığında epey yüksek miktarda oy aldı. Hepsi tamam ama seçim kazanamadı. Bir yarışa girdiniz ve kazanmak için mücadele ediyorsunuz. Bir değil iki değil, artık yerinize birilerinin geçerek onları desteklemenin zamanı gelmedi mi?
***
Bence muhalefet partileri şapkalarını önlerine koyup düşünürken, devamlı kazanan bir parti liderinin karşısında devamlı kaybeden liderler olduklarını öncelikle kabul etmeliler. Kişisel egolarını bir kenara bırakarak kazanmak için kimin yeni lider olması gerekiyorsa onun önünü açmaları gerekir diye düşünüyorum.
***
Koltuk gerçekten geçici olmalı, liderlik hizmet odaklı olmalı. Dünyada bunun örnekleri var. Kazandığı halde koltuğunu bırakan sade liderler var. Ama kaybedip halen koltuğunu bırakmak istemeyenleri anlamakta güçlük çekiyorum.
***
Muhalefetin gerçekten bu seçimde büyük bir çalışma yaptığını, iyi bir seçim propagandası yönettiğini hepimiz sonuçlardan görebiliyoruz ama bu yeterli mi hayır. Karşınızda ki aday ilk günden beri seçim kazanan bir aday. Oylarının düştüğü düşünülse de lider bu oylara rağmen hangi ittifaklar ile kazanacağını iyi hesaplamış ve sonuca ulaşmış. Aslında liderlik özelliğini sonuna kadar kullanmış ve ipi yine göğüslemiş.
***
Son olarak söylemek istediğim tek şey, ekonominin bir an önce düzeltilerek vatandaşların gelir seviyelerinde makul bir artışın sağlanarak enflasyonun düşürülmesidir. Ülkemizde mutlu ve huzurlu bir yaşam tek temennim.
29 Nisan – 07 Mayıs tarihleri arasında Uluslararası Bursa TÜYAP Kitap Fuarı gerçekleşti. Ben de başkanı olduğum Yazarlar ve Şairler Dayanışma Derneği (YAZŞADER) olarak fuara katılım sağladım. Dernek olarak 34 yazar ve şair üyemiz ile birlikte fuara imza günü etkinliğinde bulunduk. Yedi kez fuar söyleşi salonlarında ben ve üyelerimiz söyleşilerde bulundu. Katılımcılara bilgi aktarımında bulunmanın hazzını yaşadı, yaşadık.
***
Fuarlar hakkında her zaman yazılar yazmaya hazır bir köşe yazarıyım. Çünkü kitapları seviyorum. Özellikle kitap fuarları hakkında bilgi vermek benim için inanılmaz büyük bir mutluluk. Ayrıca fuarlarda kitapların kokusunu hissetmek birbirinden güzel kapak tasarımları incelemek bir ayrıcalık.
TÜYAP Kitap Fuarı organizasyonu gayet başarılıydı. Yıllardır fuar düzenleyen TÜYAP organizasyona gayet hakim görünüyordu. Her zaman yayınevlerinin sorunları oluyor. Bazen yer beğenilmiyor, bazen ziyaretçi sayısı eleştiriliyor ama ben gelen olarak TÜYAP Kitap Fuarlarını başarılı bulduğumu söylemek isterim.
***
Bursa TÜYAP Kitap Fuarı’nda derneğimizin çatısı altında imza etkinliğine katılan tüm yazar ve şair arkadaşlarıma da buradan teşekkür etmek bir sonraki fuarlarda tüm üyelerimiz ile bir arada bulunmak istediğimi de söylemeden geçemeyeceğim.
***
Derneğimizin fuarlarda tanınıyor olması hem yönetim kurulumuzun hem de üyelerimizin derneğimiz hakkındaki olumlu görüşlerini her yerde paylaşmış olduklarını değerlendirmeme neden oluyor ki bunda yanıldığımı zannetmiyorum. Ayrıca derneğimizin faaliyetlerini sosyal medyadan ve derneğimizin yazsader.org web sayfamızdan takip ediliyoruz.
***
Özellikle web sayfamızdaki faaliyetlerimizin gayet iyi takip edildiğini ve olumlu karşılandığını belirtmeliyim. Bu derneğimizin gerçekten doğru yolda ilerlediğinin de bir göstergesidir. Ayrıca fuarda dernek standımızı ziyaret eden Büşra Hanıma ve Gizem Hanıma da ayrıca derneğimiz adına çok ama çok teşekkür ediyorum.
***
YAZŞADER olarak butik fuarlar düzenlemek derneğimizin kuruluş amaçlarından birisi, özellikle verdiğimiz temsilciliklerle bu faaliyetlerimizi birçok ilde gerçekleştirmek istiyoruz. Bununla ilgili adımlar atılmakta. Yakın bir tarihte Burdur temsilcimiz Sayın Songül Yorulmaz’ın çabaları ile ilk butik fuarımızı, sadece bizim bünyemizde bulunan yazarlar ve şairlerin katıldığı bir fuarı gerçekleştirmeye hazırlanıyoruz.
***
Temsilcimizin gayretlerini dernek adına alkışlıyorum. Songül hanımın gerçekleştirmeye çalıştığım bu butik kitap fuarlarını tüm ülkeye yaymak, özellikle yerel yönetimler ile istişareler yaparak doğu illerinde de gerçekleştirmek istiyoruz.
***
İzmir için bizzat ben ve yönetim kurulu bu konuda daha fazla gayret sarf edecektir. Bu tür fuarlar ile de yazarlarımıza bulundukları illerde imza etkinliği yaparak kendilerinin ve eserlerinin tanınmalarında dernek olarak katkıda bulunmak istiyoruz.
***
Ben TÜYAP yetkililerine derneğimize gösterdikleri ilgi için çok teşekkür ediyorum. Her geçen gün derneğimiz için daha geniş yer tahsis etmeye gayret eden TÜYAP çalışanlarına da ayrı ayrı teşekkür ederim. Fuara katılan derneklerin üye sayıları ve fuara katkılarının değerlendirilecek olması da bir gerçekçilik, bunun farkında olmalarından dolayı çok mutluyum. Çünkü yer tahsisinde gerçekten üye sayısı, daha önce katıldığı TÜYAP Fuarına kaç üye ile imza etkinliğine ve söyleşiye katıldığı gibi kriterlerin değerlendirilmesi daha adaletli bir durum ortaya koyacaktır. Yeni fuarlarda görüşmek üzere…
***
Kitapla kalın…
Kitap fuarlarına ilgim artık her kesim tarafından yakından bilinmekte. İmkanım olduğu müddetçe özellikle kitap fuarlarını gezmeyi çok seviyorum. Aslında tüm öğrenciler de kitap fuarlarına belediyeler veya valilikler aracılığı ile mutlaka ücretsiz tanışmalı. Yerel yönetimlerin kültür müdürlükleri bu konuda sorumluluk üstlenmeliler. Bu sorumluluk bilincinde hareket edenleri de tebrik etmek isterim. Kimseye haksızlık yapmak niyetinde değilim.
03.04.2023 günü akşam saatlerinde biricik kedim, oğlum, can yoldaşım, yaşam enerjim aslında her şeyim olan SKY’ı kaybettim. Geçirdiği ameliyat sonrası iki gün KİBAS veterinerlik kliniğinde yaşam mücadelesi veren Sky’ 03.04.2023 günü saat 17.00 sıralarında maalesef ki yaşam mücadelesini kaybetti. Çok üzgünüm. Ailece çok üzgünüz. Romanlarımı okuyan ve Sky’ı tanıyan tüm arkadaşlarım üzüntümü paylaştı. Gerçekten katlanılması zor günler geçiriyorum.
25. İzmir TÜYAP Kitap Fuarı, 20.03.2023 günü saat 19.00’da son buldu. Aslında harika günleri geride bıraktığımızı anladık. Neden mi?
Ülkemizin içinde bulunduğu durum göz önüne alındığında aslında ne kadar çok konuşulacak konu var. Ancak daha 11 ilde yaşanan depremin yaraları sarılmadan gündem siyasete taşınmış oldu. Gündem yine siyaset oldu.
06 Şubat 2023 sabahından bugüne kadar 20 günden fazla zaman geçti. 40 binden fazla can kaybı oldu. Mekanları cennet olsun. Halen enkaz kaldırma çalışmaları devam etmekte. Yani halen enkaz altından vefat etmiş vatandaşlarımızı çıkaracağız demek öyle değil mi?
Öncelikle ülkemizin tek kahraman ismi alan Kahramanmaraş merkezli on ilde meydana gelen 7,7 ve 7,6’lık depremlerde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize baş sağlığı diliyorum. Yaralılara da acil şifalar temenni ediyorum.
Yazarlık mesaisi olan, kendine has kuralları olan, disiplin ve süreklilik isteyen bir sanat aynı zamanda aslında bir meslektir.
Biliyorsunuz ki ben sokak hayvanları hakkında köşe yazımda çok fazla yazı yazdım.
Öncelikle İLKSES TV ailesinin bir üyesi olmaktan duyduğum mutluluğu ifade etmek isterim.