Adak kurbanı için dişi hayvan kesmenin bir sakıncası var mı?


  • Oluşturulma Tarihi : 06.11.2025 09:05
  • Güncelleme Tarihi : 06.11.2025 09:05

Eti yenilmesi helal olan bütün büyük baş ve koyun keçi gibi küçük baş erkek ve dişi hayvanlardan hem adak hem de kurban olur. Kurban ya da adak hususunda caizlik anlamında erkek ile dişi hayvan arasında bir fark yoktur. Her iki hayvan cinsinden de kurban ve adak olur. Fakat Peygamberimizin mümkün mertebe koç kesmesini dikkate alan fakihler, koç kesmenin koyun kesmeye göre daha faziletli olduğunu söylemişlerdir. Bunun da sebebi hayvan neslinin devamı içindir. Dişi hayvanlar doğurduğu için kesilmesi ikinci planda bırakılmıştır.

Cinsiyet değiştirmek dinen caiz mi?

Bir kadının erkeğe, bir erkeğin de kadına benzemeye çalışması ve bu maksatla estetik ameliyatı yapması haramdır. Dolayısıyla bir kadının erkek, erkeğin de kadın olmak için ameliyat olması dinen caiz değildir. Çünkü bu tür şeyler Allah’ın yarattığı fıtratı beğenmeme ve ona müdahale anlamı taşımaktadır.

Süt kardeşinin kardeşi ile evlenmek caiz mi?

Çocuğun süt emdiği kadın onun süt-anası olur. İslam fıkhını göre süt emen kimsenin süt emdiği kadınla evlenmesi haramdır. Nitekim bu hususta Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır: “Sizi emziren analarınız, süt kardeşleriniz size haram kılındı.” (Nisa, 4/23) Kişinin süt emdiği kadın ona haram olduğu gibi aynı şekilde o kadının kızları da sütkardeşleri olur ve bunlarla evlenmesi caiz olmaz. Hz. Peygamber hadisi şeriflerinde: “Nesep yoluyla haram olan, rada (süt emzirme) yoluyla da haramdır” buyurarak kişinin süt emdiği kadınla ya da onun çocukları ile evlenilmesinin caiz olmadığını bildirmektedir. Buna göre sütanneden süt emmiş kimse bu sütannenin diğer çocukları kardeşi olduklarından onlarla evlenmesi caiz olmaz. Ancak kadının öz çocuğu annesinden süt emen kimsenin kardeşi ile evlenmesinde bir sakınca yoktur.

Vade farkı faiz olur mu?

Bir malı peşin fiyatına satmak nasıl caiz ve makul ise veresiye fiyatına zamlı satmak da öyle caiz ve makuldür. Zira veresiye satışta malın karşılığı olan bedel birkaç ay geciktirilmektedir. Diğer bir ifade ile uzatılmaktadır. Dolayısıyla vade uzayınca malı satanın bir zararı söz konusu olmaktadır. Bu zararını telafi etmek için malın fiyatını bir miktar yükseltmesinde dinen bir sakınca yoktur. Ama bunu yaparken iki tarafta peşin fiyata mı yoksa vadeli fiyata mı anlaştıklarını alışveriş esnasında söylemeleri ve bunun üzerinde anlaşmaları gerekir. Şayet böyle olmazsa o zaman bu alış- veriş geçersiz olur.

Namazın ilk iki rekâtında aynı zammı süreyi okumak caiz mi?

Namaz kılarken her rekâtta ayrı ayrı zamlı sure okumak gerekir. Şayet fazla sure bilinmiyor sadece bir sure biliyorsa, o zaman her rekâtta aynı sureyi okur, başka sureleri de ezberlemeye çalışır.

Günün Ayeti

Eğer müminlerden iki grup birbirleriyle vuruşurlarsa aralarını düzeltin.

Hucurât, 49/9.

Günün Hadisi

Siz yöneticiliği çok isteyeceksiniz. (Oysa) o, kıyamet gününde pişmanlık olacaktır.

Buhârî, “Ahkâm”, 7.

Günün Sözü

Acı, akıllı adamların hocasıdır.

Byron

Günün Duası

Allah’ım bizi Müslüman olarak yarattın, Müslüman olarak yaşat, Müslüman olarak vefat ettir.

Bunları biliyor muyuz?

Ahdü Mîsâk Nedir?

Allah, Hz. Âdem’i yaratınca, kıyamete kadar bütün zürriyetini zerreler hâlinde onun belinden çıkarıp; “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” diye buyurup, onların da; “Evet, sen Rabbimizsin” diye verdikleri cevabı ifade eden söz demektir.

Günün Nüktesi

Bizden öncekiler dikti biz yedik…

Harun Reşid bir gün atına binip şöyle bir gezinti yaparak dinlenmek istediğinden Bağdat’ın dışına çıkar, yol kenarında yaşlı bir zatın hurma fidanı dikmekte olduğunu görür. Yaşlı bir adamın hâlâ fidan dikmeye uğraştığını biraz garip bularak sorar:

-Baba, der ne yapıyorsun, bu yaştan sonra fidan mı dikiyorsun?

-Evet oğul, der, görüyorsun ya hurma fidanı dikiyorum.

-Peki, diktiğin bu hurmalar kaç senede meyve verecek dersin?

-Hiç belli olmaz oğul; beş senede, on senede, hatta yirmi senede ancak meyve verenler de olur.

-Demek ki diktiğin hurmaların meyvesini yemen, biraz şüpheli. Mademki sen hayatta iken meyve vermeyecek, o halde bu zahmetleri neden çekiyor; meyvesini yiyemeyeceğin fidanların meşakkatine neden katlanıyorsun?

İhtiyar bu defa şu cevabı verir:

-Oğul, bizden evvelkiler dikip gitmişler, biz onların diktiği fidanların meyvesini yedik. Şimdi ise sıra bize geldi, biz de dikelim de bizden sonra gelenler yesinler.

Cevap hoşuna giden Harun Reşid:

-Al baba, güzel konuştun, der kendisine bir kese dolusu altın atar. Altın dolu keseyi havada kapan ihtiyar:

-Allah’a hamd ederim ki, başkalarının diktiği fidanlar senelerce sonra meyve verdikleri halde, benim diktiklerim işte bu anda meyvesini verdi, der.

Harun Reşid, bu söze de hayran olur; ihtiyara bir kese dolusu altın daha atar. Aksakallı zat, bu sefer de şöyle söylenir:

-Allah’ıma şükürler olsun ki, başkalarının diktiği fidanlar senede ancak bir defa meyve verdiği halde, benimkiler iki defa meyve verdiler!..

Halife, ihtiyarın bu sözüne de hayran kalır ve tekrar çıkardığı bir kese altını daha atarak, yanındaki vezirine:

-Burada daha fazla konuşmayalım, yoksa bu ihtiyar bizde para bırakmayacak, diyerek oradan hızla uzaklaşır.

Adak kurbanı için dişi hayvan kesmenin bir sakıncası var mı?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık