Allah katında önemli günlerin değeri daha mı yüksek?


  • Oluşturulma Tarihi : 27.11.2014 08:16
  • Güncelleme Tarihi :
Allah katında önemli günlerin değeri daha mı yüksek? yazının resmi

Allah'ın bize bahşettiği bütün gün, gece, ay ve yıl yani zaman mefhumu değerli ve kıymetlidir. Allah indinde değersiz ve uğursuz bir zaman dilimi yoktur. Ancak bu zaman mefhumu içerisinde daha hayırlı ve bereketli zaman dilimleri vardır. Cuma gününün diğer günlerden, kadir gecesinin diğer gecelerden, ramazan ayının diğer aylardan daha hayırlı olması gibi.

Ancak değersiz ve uğursuz bir zaman dilimi yoktur. Bu anlamda halk arasında var olan  kameri ya da hicri aylardan olan safer ayının uğursuz ve belaların çokça olduğu inancı dinen doğru bir inanç değildir. Safer ayının uğursuz olduğu ve bu ayda bela ve musibetlerin çokça meydana geldiği şeklinde bir anlayış cahiliye dönemine ait olup, dinimizde yeri yoktur.

Dolayısıyla böyle bir anlayış hurafedir. Şöyle ki bu ayın diğer aylardan hiçbir farkı yoktur. Hz. Peygamber böyle bir anlayışı reddetmiştir. Nitekim sevgili Peygamberimiz bir hadisi Şerifinde bu hususta şöyle buyurmaktadır:   “Eşya da uğursuzluk yoktur, Safer ayında uğursuzluk yoktur, baykuşun ötmesinde bir uğursuzluk yoktur." (Müslim, Selâm, 102) Buna göre Safer ayında uğursuzluk yoktur. Bunlar Cahiliye hurafeleridir.

Saçı gösteren ince tülbentle kılınan namaz geçerli olur mu?

Kadınların el, yüz ve ayakları dışında kalan bütün bedeni, erkeklerin ise göbek ile diz kapağı (bazı mezheplere göre ise diz altı )  arası avret mahallidir. Buraların, namazda ve namaz dışında yabancılara karşı örtülmesi ve giyilen elbisenin vücut hatlarını belli edecek şekilde dar, tenini gösterecek şekilde ince olmaması gerekir.

Bu şartları taşımayan elbise ile kılınan namaz Hanefi ve Şafii mezhebine göre geçersizdir. Yeniden kılınması gerekir.

 Buna göre bayanın saç rengini gösteren ince tülbent ile kıldığı namaz geçersizdir. Yeniden kılınması gerekir.

Bir topluluğa selam verildiğinde selamı duyan herkes cevap vermek zorunda mı?

Dinimizce selam vermek sünnet onu cevaplandırmak ise farzdır. Bir topluma selam verildiği zaman o toplumdan sadece bir kişi bu selama karşılık vermesi bu farzı yerine getirmek için yeterlidir. Şayet cevap verilmese o toplumda oturan her Müslüman günahkâr olmuş olur.

Selamı o toplumun içinde oturan bir kimsenin ismini zikrederek verme durumunda ise ismi geçen kimse bu selama karşılık verme zorunda diğerleri için bir şey söz konusu değildir.

Selam, benden sana bir zarar gelmez, anlamına geldiğine göre her Müslüman bu güzel uygulamayı günlük hayatında yaşaması ve yaşatması lazım. Selam verdiği gibi verilen selama da karşılık vermesi gerekir. Çünkü Kur'an-ı Kerim de Allah'u Teale mealen şöyle buyurmaktadır: 'Size bir selam verildiği zaman, ondan daha güzeliyle veya aynı selamla karşılık verin.' (Nisa 86)

Başı açık olan bayan namaz kılsa namazı geçerli, olur mu?

İslam dininde her ibadetin sorumluluğu ve ifası ayrıdır. Aynı şekilde ihmal ve cezası da ayrıdır.  Namaz ibadeti erginlik çağına gelmiş her erkek ve kadın Müslüman’a farzdır. Aynı şekilde erginlik yaşına gelmiş bir bayanın da başını örtmesi farzdır. Yani hem namaz hem de başı örtmek bayana farzdır.

   Farz olan bu iki ibadeti yapmak bayana farzdır. Bu iki farzdan hangisini yaparsa sevabını alır. Yapmadığı ibadetten dolayı da günaha düşer.

Buna göre başı açık olan bir bayan başını örtmediği için günahkar olur. Ancak başını örtmemekle birlikte namazda tesettüre riayet etmek kaydı ile namazını kılmasında bir sakınca yoktur. Sakınca olmadığı gibi kıldığı namaz da namaz kılan her müslümanın namazı gibi geçerlidir sevabı da vardır.  

Günün Ayeti

Size bir selam verildiği zaman, ondan daha iyisiyle selam verin veya ayniyle mukabele edin.

Günün Hadisi

 Şakada olsa yalan söylemeyin.

Günün Sözü

 Senin gönlün değişirse dünya değişir.

  Şems-i Tebrizi

 Günün Duası

 Ya rabbi bugün bana dünyam ve ahiretim ile ilgili yanlış bir karar verdirtme.

 Bunları biliyor muyuz?

 Sadaka-i Câriye Nedir?

Sürekli sevap kazandıran sadaka anlamına gelir ve herkesin faydalanacağı süreklilik arzeden hayır demektir. Buna “kurumlaşmış hayırlar” da demek mümkündür. Cami ve mescidler, mektep ve medreseler, yollar ve köprüler, çeşmeler ve sebiller, hanlar ve hamamlar, her çeşit hayır vakıfları bunun örneğidir. Bunları yapanların, yapımına vesile olanların, katkı sağlayanların amel defteri kapanmaz ve sevabı sürekli olur.

Günün Nüktesi

Amel defterini açık bıraktıran ameller…

Ebu Hureyre’den rivayet edildiğine göre Resûlullah Efendimiz şöyle buyurdu:

  “İnsan öldüğü zaman, bütün amellerinin sevabı ondan kesilir, amel defteri kapanır. Sadece üç kişi müstesna. Onun sevabı öldükten sonra da devam eder: bunlar da şu kimselerdir:

1- Sadaka-i cariye, yani hayrı devam eden iyilikler.

 2- Kendisinden istifade edilen ilim.

 3- Kendisine dua eden salih, hayırlı evlat.”

Allah katında önemli günlerin değeri daha mı yüksek?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık