2

Esnaf malını istediği fiyata sata bilir mi?


  • Oluşturulma Tarihi : 10.01.2015 07:35
  • Güncelleme Tarihi :

İslam’ın ekonomik anlayışında serbest piyasa anlayışı vardır. Bu anlayışta isteyen istediği oranda mal alır ve satar. Bu malı da istediği fiyata alır ve satar. Tabi olağan durumlar için geçerlidir. Ancak olağan üstü dönemlerde deprem, afet, kıtlık… Dönemlerinde devlet gerektiğinde malın hem stokunu, karaborsasını, önlemek hem de kıtlıktan dolayı insanların mağdur duruma düşmemeleri için fiyatlara fıkhi bir tanımla narh koyabilir. Yani fiyatlara sınırlama getirebilir.

     Lakin bugünkü piyasa koşulları gibi zamanlarda fiyatlara sınırlama getirilmez. Fiyatlara sınırlandırma getirilmediği gibi aynı zamanda kar oranlarına da bir sınırlandırma getirilmez. Çünkü istenilen bütün temel ihtiyaçlar her yer de var. Günümüzde de serbest rekabet piyasası var. Bir markette ya da iş yerinde satılan malının fiyatını beğenmeyen vatandaş hemen diğer marketten ya da iş yerinden ihtiyacını alabiliyor.

     Kıtlık ve karaborsa olmadığından fiyatlara ve kar oranlarına bir oran koyulmaz. Tabi her ne kadar dinen fiyatlara bir oran koyulmasa da Müslüman yakışan başta ticaretinde olmak üzere hayatın her alanında ehli vicdan olmasıdır.

    Buna göre fetva anlamında kişinin yüzde yüz karla bir malı satmasında dinen bir sakınca yoktur.

Sadaka-i Câriye Nedir?

      Sürekli sevap kazandıran sadaka anlamına gelir ve herkesin faydalanacağı süreklilik arz eden hayır demektir. Buna “kurumlaşmış hayırlar” da demek mümkündür. Cami ve mescidler, mektep ve medreseler, yollar ve köprüler, çeşmeler ve sebiller, hanlar ve hamamlar, her çeşit hayır vakıfları bunun örneğidir.

       Bunları yapanların, yapımına vesile olanların, katkı sağlayanların amel defteri kapanmaz ve sevabı sürekli olur.

 İrtidat edenin cenaze namazı kılınır mı?

        İrtidat eden kişi İslam dininden çıktığı için cenaze namazı kılınmaz. Çünkü namaz ölüye bir dua ve Allah’tan ölü için rahmet istemedir.

İslam inancında,  Müslüman olmayan kişiye öldükten sonra affedilmesi için rahmet temennisi ve duası edilemez. Onun için böyle kimsenin cenaze namazı kılınmaz. Affedilmesi için de dua edilmez.

 Dua ederken nelere dikkat etmeliyiz?

      Dua din literatüründe, insanın bütün benliğiyle Allah'a yönelerek maddi ve manevi isteklerini O'na arz etmesi demektir. Duanın ana gayesi, insanın halini Allah'a arz etmesi ve O'na niyazda bulunması olduğuna göre dua, manevi bir bağ anlamı taşır. Bir başka deyişle dua sınırlı, sonlu ve gücü sınırlı olan varlığın sınırsız ve sonsuz kudret sahibi ile kurduğu manevi bir köprüdür.

     Özet olarak duanın yöntemi şöyledir: Dua gönülden, gizlice ve alçak sesle yapılmalı, mübarek vakit ve yerler tercih edilmeli, kıbleye yönelerek ve Allah'ın adıyla başlanarak, günahlara pişmanlık duyularak yapılmalı, kabulü için acele edilmemeli, kabul edileceğine inanarak duaya ısrarla devam edilmeli zira peygamber efendimiz dua da ısrar etmeyi tavsiye ediyor.

    Onun için kişi sebepler dünyasında yaşadığının bilincine ererek talep ettiği şey birtakım sebeplere bağlıysa önce bu sebepleri yerine getirmeli, yani fiili duasını yapmalıdır. Ayrıca kişi isteğini Allah'a arz etmeden önce Allah'a hamdü sena Peygamber'e salat ve selam getirmelidir.

Günün Ayeti                                                                            

Kötülük ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayınız

 

Günün Hadisi

 Muhacir Allah'ın yasakladığı şeyleri bırakan kimsedir.'

 

Günün Sözü

Yeterince sevginiz varsa dünyada ki en mutlu ve en güçlü insan olursunuz.

 Emmet Fox

Günün Duası

Allah’ım rızkımızı bereketlendir ve rızkımızı azaltacak işlerden bizi uzak tut

Bunları biliyor muyuz?

Selbi sıfatlar nedir?

    Allah'ın sıfatları demektir. Yani Allah'ın ne olmadığını ve neler yapmadığını, hangi niteliklere sahip olmadığını ifade eder.

Günün Nüktesi

Hz. Âdem’in Mirası…

    Fatih Sultan Mehmet, adamları ile gezerken, yanına sokulan dilenciye bir altın vermiş. Dilenci parayı alınca:

-Aman Sultanım, demiş. Koskoca bir padişah, kardeşine bu kadar para verir mi?

Fatih Sultan Mehmet, nereden kardeş olduğunu sorunca, dilenci:

-İkimiz de Hazreti Adem’in çocukları değil miyiz? Elbette kardeşiz.

Sultan Fatih:

-Bu keşfini sakın başkasına söyleme, diye gülümsemiş. Diğer kardeşlerimiz de pay isterse, sana zırnık bile düşmez.

Esnaf malını istediği fiyata sata bilir mi?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık