Allah'ın bize verdiği güzelliklerimizi daha cazip hale getirmek için, taranmak, süslenmek, takı takmak, güzel giyinmek dinen caizdir hatta teşvik edilmiştir.
Ancak Allah'ın yarattığı şekli beğenmemek, ameliyatla değiştirmek, bir nevi modaya uyarak bıçak altına yatmak doğru değildir ve yaradılışı değiştirme anlamı taşır ki bu da dinen uygun değildir.
Hz. Peygamber sadece insanların peygamberi miydi?
Hz. Peygamber, hâtemü'l - enbiya yani peygamberlerin sonuncusu ve en büyüğü olduğu için hem insanlara hem de cinlere peygamber olarak gönderilmiştir. Nasıl ki insanlardan bir kısım Hz. Peygambere iman etmişse aynı şekilde cinlerden de peygamberimize iman edenler olmuştur. Aynı şekilde nasıl ki insanlardan inkar eden ve iman etmeyenler olmuşsa aynı şekilde efendimizin peygamberliğini kabul etmeyen cinler olmuştur.
Nitekim cinlerden bir gurubun efendimizi Kuran okurken dinlediğini ve bu dinlemenin neticesinde Müslüman olduğunu dahası diğer cinleri de imana davet ettiğini Kuran-ı Kerimden öğrenmekteyiz. Allahu Teala bu hususta mealen şöyle buyurmaktadır:
Ey Muhammed de ki: Cinlerden bir zümrenin Kur'an okurken dinlediği bana vahyolundu. Onlar Kur'an-ı dinlemişler de şöyle demişler: Biz gerçekten hayranlık veren bir Kur'an dinledik ki O, hakka ve doğruya götürüyor, biz de O'na iman ettik. Rabbimize artık hiçbir şeyi ortak koşmayacağız (Cin, 38)
Buna göre efendimiz sadece insanların peygamberi değil bilakis bilinen ve bilinmeyen bütün alemlerin ve varlıkların peygamberiydi.
Dini nikah kıyılırken abdestli olmak şart mıdır?
Nikah akdinin geçerlilik ve sıhhat şartları arasında abdestli olmak gibi bir durum yoktur. Dolayısıyla abdestsiz olma hali nikaha zarar vermez. Ancak müslümanın her zaman abdestli olması güzel ve sevaptır.
Kabirdeki kimse kabirde cennete ya da cehenneme gideceğini bilir mi?
Ölen kişi kabre konduktan sonra, oraya iyi amellerle ve sevaplarla gelebildiyse sevinçli ve mutlu olur. Kötü amellerle gelmişse şüphesiz bunun sıkıntısını yaşar.
Kabirde kişiyi sorgulamak için Münker ve Nekir isminde iki sorgu meleği gelir. Şayet sorgulanan kişi mümün ise onların sorularına rahatlıkla cevap verir. Bu sorgu neticesinde takvalı müminin kabri genişler. Cennet bahçelerinden bir bahçe olur. Kabirden cennete bir pencere açılır, oradan kıyamete kadar cennet nimetlerini tadarda tadar.
Ancak ölen kişi mümin değilse yani inanmayan bir kimse ise Münker ve Nekirden korkar ve sorulara doğru cevap veremez. Meleklere doğru cevap veremediği gibi aynı zaman da kabir onun üzerine daraltılır. Azap üzerine azap görür. Bunun da ötesinde cehennemdeki yeri günde iki defa ona gösterilir. Nitekim sevgili Peygamberimiz bir hadisi Şerifinde bu hususla ilgili olarak şöyle buyurmaktadır:
Kul kabrine konulup, yakınları da ondan ayrılınca ki, o geri dönenlerin ayak seslerini işitir. Kendisine iki melek (Münker ve Nekir) gelir. Onu oturtup: Muhammed denen kimse hakkında ne diyordun? diye sorarlar.
Kişi, Mümin ise bu soruya : Şahadet ederim ki, o Allahın kulu ve elçisidir! diye cevap verir. Ona: Cehennemdeki yerine bak! Allah orayı cennette bir mekana tebdil etti. denir. (adam bakar) her ikisini de görür. Allah da ona, kabrinden cennette bakan bir pencere açar.
Eğer ölen kafir ve münafık ise sorduğunuz zatı bilmiyorum. Ben de herkesin söylediğini söylüyorum! diye cevap verir. Kendisine Anlamadın ve uymadın denir. Sonra kulaklarının arasına demirden bir sopayla vurulur. (sopanın acısıyla) öyle bir çığlık atar ki onu insan ve cin dışındaki herkes duyar.
Buna göre kişi öldükten sonra kabirde kendisine gideceği yer olan cennet ya da cehennem gösterilir.
Günün Ayeti
Sizi yerden (topraktan) yarattık, yine (ölümünüzden sonra) ona döndüreceğiz. Hem de ondan sizi bir kere daha çıkaracağız.
Taha 55
Günün Hadisi
Büyük günahlar şunlardır: Allaha ortak koşmak, ana babaya itaatsizlik etmek, haksız yere adam öldürmek ve yalan yere yemin etmek.
(Buhârî, "Eymân vennüzûr", 16, "Diyât", 2)
Günün Sözü
Güven ruh gibidir, terkettiği bedene asla geri dönmez.
Shakespeare
Günün Duası
Allahım bizi bugün bütün kötü iş ve kişilerden koru
Bunları Biliyor muyuz?
Cebr Nedir?
hukukun tanıdığı bir yetki kullanılarak kişinin yapması gereken işe zorlanması demektir. Mükelleflerin hukuk kurallarına uymalarını temin etmek amacıyla hukukun aslî kaideleri yanı sıra, insanları hukukun emir ve yasaklarına uymaya zorlayan birtakım tedbirler de tesis edilmiştir ki, bunlara müeyyide denilmektedir. Hukukta müeyyide, cebir ve zorlamadır.
Günün Nüktesi
Başka bir Malın mı var?
Hz. Peygamber buyurur ki,
Âdemoğlu Malım, malım! deyip duruyor.
Ey Âdemoğlu, senin yiyip tükettiğin, giyip eskittiğin ve sadaka verip önceden (âhirete) gönderdiğin dışında bir malın mı var?