Sayfa Yükleniyor...
Dua bitiminde ellerimizi yüzümüze sürmezsek dini bir sakınca olur mu?
Dua ederken Allahın rahmeti bizlerin üzerimize yağıyor. Bizlerde bu rahmetten nasiplenmek için dua ederken ellerimizi rahmetin geldiği göklere doğru kaldırıyor daha sonra da bu rahmeti yüzümüze ve bedenimize sürüyoruz.
Nitekim Hz. Peygamber efendimiz Fatihayı okuduktan sonra ellerini mübarek yüzüne sürerdi. Hatta yatıp uzanırken okuduğunda vücuduna sürerdi. Dolayısıyla duada ellerimizi yüzümüze sürmek hem rahmetten nasiplenmeye vesiledir hem de sünnettir.
Ama illaki yüzümüze sürmek zorunda mıyız hayır sürmek zorunda değiliz. Ama o zamanda güzel olan bir sünnetin sevabından ve uygulamasından uzak kalmış oluyoruz.
Küs olan iki insanın arasını bulmak için yalan söylemek caiz mi?
Yalan, İslam dinin yasakladığı büyük günahlardan birisidir. Yalanın şakası da ciddisi de yasak ve haramdır. Nitekim sevgili Peygamberimiz bu hususta şöyle buyurmaktadır: Şaka da olsa cidden de olsa söylenen yalan yalandır
Başka hadislerinde ise şöyle buyurmaktadır:
Şaka bile olsa yalan terk edilmedikçe olgun mümin olunmaz
Kul şaka ile de olsa yalanı, doğru bile de olsa mücadele ve münakaşayı terk etmedikçe, tam inanmış bir mümin olamaz.
İnsanları güldürmek için yalan söyleyen kimselerin vay haline
Yine bir başka hadiste efendimiz şöyle buyururlar: insanları güldürmek için yalan söyleyen kişiye yazıklar olsun, yazıklar olsun, yazıklar olsun
Bu hadislerden hareketle şaka ile de olsa yalan söylemek caiz değildir. Yalan ancak şu üç yerde söylenebilir.
1-Karı kocanın arasını düzeltmek
2-Arası bozulan iki kişinin arasını düzeltmek için
3- Savaşta düşmanı mağlup edebilmek için.
Buna göre küs olan iki insanın arasını düzeltmek ve onları barıştırmak için yalan söylemekte bir sakınca yoktur. Ancak imkan varsa yalan söylemeden barıştırmak daha evladır.
İnternetten program indirmek ve bunları kullanmak caiz mi?
Başkasının emeğini gasp anlamına gelecek her iş, tutum ve davranış, kul hakkı sorumluğunu gerektirir. Bu sorumluluk ise, söz konusu hak sahibine iade edilmedikçe veya helallik alınmadıkça ortadan kalkmaz.
İslam emeğe büyük değer verir, haksız kazanca karşı çıkar. Kuran-ı Kerimde: İnsan için ancak çalıştığı vardır. (Necm, 53/39) buyurulur.
Hz. Peygamber de emeğin hakkının verilmesini değişik hadisleriyle ifade etmişlerdir. Bunlardan birinde Hiçbir kimse, elinin emeği ile kazandığını yemekten daha hayırlı bir kazanç yememiştir. Allahın Peygamberi Davud da kendi elinin emeğini yerdi. (Buhari, Büyu, 15) buyurmuşlardır.
Teknolojinin geliştiği, insan emeğinin çok değişik şekil ve ortamlarda tezahür ettiği günümüzde aynı ölçüde hak ve emek ihlalleri söz konusu olmaktadır. Bu hak ihlalleri elektronik ve bilgisayar dünyasında da yaşanmaktadır. Bu tür haksız davranışlar sadece bireylerin hakkını gasp etmiş olmamakta, aynı zamanda, o alanlarda emek harcayan insanların yeni ürünler üretme konusundaki şevkini kırmakta, bu da geniş anlamda kamu hakkı ihlaline dönüşmektedir.
Bu sebeple birer emek mahsulü olarak internet ortamına geçirilmiş olan her türlü program, yazılım, kitap müzik vb. ürünleri ilgililerin izni olmadan elde edip kullanmak caiz değildir.
Günün Ayeti
Allah'ın rızkından yiyin ve için de bozgunculuk ve saldırganlık yaparak yeryüzünü fesada vermeyin. Bakara 60
Günün Hadisi
Ölülerinizin iyiliklerini zikredin, kötülüklerini zikretmeyin. Ebu Davud, Edeb 50
Günün Sözü
Kalp kör olduktan sonra, gözlerin görmesinde, hiçbir fayda yoktur.
Günün Duası
Ya rabbi bugün dünya işlerimizle uğraşırken bizlere ahiretimizi unutturma.
Bunları biliyor muyuz?
Haset Nedir?
Kişinin, başkalarının sahip bulunduğu maddî ve manevî imkânlarının elinden çıkmasını veya o imkânların kendisine geçmesini istemesi demektir.
Günün Nüktesi
Takva Buradadır
Ebû Hüreyreden rivayet edildiğine göre, Resûlullah şöyle buyurdu: Birbirinizle hasetlenmeyiniz. Almayacağınız bir malın fiyatını müşteri kızıştırmak için artırmayınız. Birbirinize kin ve nefret beslemeyiniz. Birbirinize darılıp yüz çevirmeyiniz. Birinizin satışı üzerine başka biriniz satış yapmasın.
Ey Allahın kulları, böylelikle kardeş olunuz. Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Ona zulüm ve haksızlık yapmaz, yardımı kesmez ve onu hakir görmez.
Peygamberimiz üç defa göğsüne işaret ederek buyurdular ki,
Takvâ buradadır. Müslüman kardeşini hor ve hakir görmesi, bir kimseye şer olarak yeter. Her Müslümanın kanı, malı ve ırzı, başka Müslümana haramdır. Müslim, Birr 32.