Sayfa Yükleniyor...
İslam inancında cesedin yakılması neden caiz değildir?
Müslüman olan kişinin öldükten sonra yıkanıp, kefenlenerek ve namazı kılınarak gömülmesi esas olandır. Dinimizin ölçüsü budur. Hz. Peygamberimizin uygulaması da böyledir.
Kişinin öldükten sonra yakılıp küllerinin denize dökülmesi İslam inancında olan bir uygulama değildir. Çünkü Müslüman kimse mükerrem bir varlıktır. Yaşarken de öldükten sonra da mükerremdir. Ona her zaman saygılı olmak dini bir gerekliliktir.
Güzele bakmak sevaptır sözü dinen doğru bir söz mü?
Allah'ın yarattığı her varlığa ibret almak, bir sanat şaheseri anlayışıyla bakmak, onun kudretini daha iyi anlama bakımından tefekkür etmek her zaman iyidir. Sevabı da vardır. Bu bakılan ister insan olsun, ister bir bitki, ister gökyüzü, ister hayvan olsun fark etmez.
Ama bu bakılana farklı bir amaç ve düşünce ile bakılırsa yanlış olur. Halk arasında kadına bakarken Güzele bakmak sevaptır anlayışı gibi.Burada kadına bakarken cinsel bir tahrik anlamında bakılıp söyleniyorsa bu yanlıştır. Çünkü bu dinen haram olan bir bakmadır. Ama art niyet olmadan hakikaten Allah'ın yarattığını seyredip Allah'ın sanatını, yaratmasını övüyorsa bunda bir sakınca yoktur. Yani kısaca güzele bakarken kişinin kalbindeki niyet bakışı helal ya da haram yapmaktadır.
İnsanların hayırlısı insanlara faydalı olandır hadisi şerifi iman etmeyen insanlar için de geçerli mi?
Hayırlı amellerin hem bu dünya da hem de ahirette bir karşılığı vardır. Bir hayırlı amel yapıldığı vakit, Allahu Teala bu fiili yapanı dilerse bu dünyada dilerse ahirette mükâfatlandırır. Dilerse de her iki alemde de mükafatlandırır. Ancak ibadetlerin ve hayırlı amellerin ahirette mükafatını görebilmek için illaki iman etmiş olmak gerekir. İmansız yapılan hiçbir ibadetin ya da hayrın ahiret gününde bir karşılığı ve sevabı yoktur.
Buna göre inanmayan, Müslüman olmayan kimse bir hizmet, hayır ya da bağış yaptığında bu dünyada bunun mükafatını sağlık zenginlik, makam, mevki ya da başka şekillerde Allahtan alır. Ancak ahirette bu kimsenin bir sevabı ve mükafatı olmaz. Çünkü kalbinde iman yoktur. İman olmayınca yapılan hayırların da ahirette mükafatı olmaz.
İnsanın yüzüne vurmak neden dinen caiz değil?
Küçük, büyük, erkek, kız, suçlu, suçsuz insan, fark etmeksizin kişinin yüzüne vurmak dinen caiz değildir. Çünkü insan şerefli bir mahluk olarak yaratılmıştır. İnsan onurunun ve hasiyetinin simgesi yüzüdür. Şerefli olan bu yüze vurulduğunda insanın onuru kırılmakta, gururuna dokunmaktadır.Dolayısıyla buna sebebiyet verdiği için yüze vurmak dinen caiz değildir. Nitekim Hz. Peygamber efendimiz bir hadisi Şeriflerinde Yüze vurmayı yasaklamıştır.
Buna göre ister baba, ister anne, ister öğretmen olalım çocuğun yüzüne vurmamız caiz değildir. Aynı şekilde büyük bir insanın da yüzüne vurmak caiz değildir.
Günün Ayeti
Denizlerde yüce dağlar gibi gemilerin yürümesi de O'nun kudretinin delillerindendir.
Şura 32
Günün Hadisi
Kıyamette Arşın gölgesinde bulunacak yedi sınıf kimseden birisi de Allah için birbirini seven, Allah için toplanıp Allah için dağılan kimselerdir.
Günün Sözü
Bir kimse yaptığı yanlışlıktan dolayı utanmadı mı, bir daha utanacak sebep bulamaz.
Mencıus
Günün Duası
Allahım ülkemizi ve milletimizi her türlü kaza, bela ve musibetlerden muhafaza buyur.
Bunları biliyor muyuz?
Mahkeme-i Kübra Nedir?
Ahirette bütün insanların amel defterlerinin tartıldığı ve dünyada yaptıklarının hesabını verecekleri yer demektir.
Günün Nüktesi
Kesinleşti
Hz. Enes şöyle dedi:
Hz. Peygamber ile bazı sahabeler birlikte bulunurlarken onların yanından bir cenaze geçti. Ashâptan bazıları o cenazeyi hayırla andı. Bununüzerine Hz. Peygamber:
Kesinleşti buyurdu.
Sonra bir cenaze daha geçti. Orada bulunanlar onu da kötülükle andılar. Resûli Ekrem yine:
Kesinleşti buyurdu.
Bunun üzerine Ömer İbnulHattâb:
Ne kesinleşti Ya Resûlallah? diye sordu.
Hz. Peygamber da şöyle buyurdu: Şu önce geçen cenazeyi hayırla andınız; bu sebeple onun cennete girmesi kesinleşti. Bu berikini kötülükle andınız; onun da cehenneme girmesi kesinleşti. Çünkü siz (müminler), yeryüzünde Allahın şahitlerisiniz.
Buhârî, Cenâiz 86,