2

İslam inancında cenazenin tabutla defnedilmesi caiz mi?


  • Oluşturulma Tarihi : 20.09.2014 07:29
  • Güncelleme Tarihi :
İslam inancında cenazenin tabutla defnedilmesi caiz mi?

     İslam inanç, örf ve geleneğinde cenazenin tabutsuz olarak defnedilmesi esastır. Ancak kabrin zemini rutubetli veya yumuşak olduğu takdirde cenaze tabut ile defnedilebilir.

     Fakat böyle bir mazeret yoksa normal bir kabir ise cenazeyi tabutla defnetmek mekruhtur.

Esnaf malını istediği fiyata sata bilir mi? 

     İslam’ın ekonomik anlayışında serbest piyasa anlayışı vardır. Bu anlayışta isteyen istediği oranda mal alır ve satar. Bu malı da istediği fiyata alır ve satar. Tabi olağan durumlar için geçerlidir. Ancak olağan üstü dönemlerde deprem, afet, kıtlık… Dönemlerinde devlet gerektiğinde malın hem stokunu, karaborsasını, önlemek hem de kıtlıktan dolayı insanların mağdur duruma düşmemeleri için fiyatlara fıkhi bir tanımla narh koyabilir. Yani fiyatlara sınırlama getirebilir.

     Lakin bugünkü piyasa koşulları gibi zamanlarda fiyatlara sınırlama getirilmez. Fiyatlara sınırlandırma getirilmediği gibi aynı zamanda kar oranlarına da bir sınırlandırma getirilmez. Çünkü istenilen bütün temel ihtiyaçlar her yer de var. Günümüzde de serbest rekabet piyasası var. Bir markette ya da iş yerinde satılan malının fiyatını beğenmeyen vatandaş hemen diğer marketten ya da iş yerinden ihtiyacını alabiliyor.

     Kıtlık ve karaborsa olmadığından fiyatlara ve kar oranlarına bir oran koyulmaz. Tabi her ne kadar dinen fiyatlara bir oran koyulmasa da Müslüman yakışan başta ticaretinde olmak üzere hayatın her alanında ehli vicdan olmasıdır.

    Buna göre fetva anlamında kişinin yüzde yüz karla bir malı satmasında dinen bir sakınca yoktur.

İmama uyan kimse kendi hatası için sehiv secdesi yapar mı?

     Cemaatten birinin imama uyarak kıldığı namazda kendi yaptığı sehivden yani hatadan dolayı ne kendisi ne de İmam için sehiv secdesi gerekmez. Çünkü cemaat burada imama tabidir. İmama tabi olunca hata da yapsa sehiv secdesi gerekmez.

Pijama veya gecelikle kılınan namaz geçerli olur mu?

       Namazın şartlarından birisi de necasetten temizlenmektir. Yani namaz kılacak kişinin elbisesinde, bedeninde ve namaz kılacağı yerde, kan, idrar, şarap, dışkı... gibi namaza engel necasetlerin bulunmaması gerekir.

        Bu anlamda tesettüre uymak ve temiz olmak şartı ile kişi istediği kıyafetle namazını kılabilir. Bunda da dinen hiçbir sakınca yoktur. Bu kıyafet ister pijama, ister eşofman, ister ceket, isterse gömlek olsun fark etmeksizin ki namaz geçerlidir.

       Ancak örf ve adet gereği camiye veya cemaate giden kimsenin en güzel elbiselerini giymesi cemaate saygının bir gereğidir.

      Aynı şekilde gerek evde, gerekse diğer mekanlarda kişi tek başına da olsa namazları temiz ve güzel bir kıyafetle kılması, şüphesiz daha iyidir.

Dul bir bayanın hacca gitmesi caiz mi?

     Hac, uzun bir yolculuğu gerektiren meşakkatli bir ibadettir. Kadının tek başına bu yolculuğa çıkması bazı olumsuz sonuçlar doğurabilir. Hanefi mezhebine göre Kadın yanında mahremi yani kocası, abisi, babası, dayısı… gibi bir mahremi olmadan hacca gitmesi caiz değildir.

     Şafiiye göre ise kadın yanında mahremi olmasa da bir gurup kadınla da hacca gidebilir. Bunda da hiçbir sakınca yoktur. Buna göre dul bir kadın yanında babası, abisi, kardeşi, dayısı, amcası… gibi evlenmesi kendisine ebediyen haram olmayan birisi yoksa tek başına hacca gitmesi caiz değildir.

     Buna göre yanında mahremi olmayan dul kadın Şafii mezhebini taklit ederek birkaç kadınla beraber hacca gidebilir.

Günün Ayeti

Şüphesiz ki kötülükten sakınanlar güvenli bir makamdadırlar.

Günün Hadisi

Sadaka vermeye bakmakla sorumlu olduklarından başla.

(Nesei, Zekat 60)

Günün Sözü

"Ne kadar okursan oku, bilgine yakışır şekilde davranmıyorsan, cahilsin demektir..."

Sad-i Şirazi

Günün Duası

Allah’ım bugün hep hayırlı ve güzel haberler almayı bana nasip et.

Bunları biliyor muyuz?

İsmet nedir?

Peygamberlerin hatadan ve günahtan korunmuş olması demektir.

Günün Nüktesi

Sanki yedim camii…

       Dünya ve ahirette huzur bulmanın bir örneği de “Sanki Yedim Camii”nin hikayesinde gizlidir.

       İstanbul’un Fâtih ilçesinde, Sinanağa Mahallesi’nde “Sanki Yedim” ismini taşıyan bir câmiin var. Bu câmiin hikâyesi şöyledir:

18. yüzyılda yaşayan Keçeci Hayrettin Efendi isimli zât, iktisatlı yaşamaya düşkün birisiymiş.           

       Nefsinin istediği her şeyi yapmaz, vara-yoğa para harcamazmış.

       Bir lokantanın önünden geçerken canı yemek istediğinde lokantanın kapısından içeri girer, ama oturmadan dışarı çıkar ve:

“-Sanki yedim...” diyerek orada harcaması gereken parayı kesesinden çıkarıp bir kenarda biriktirirmiş.

     İşte bu Keçeci Hayrettin Efendi

“-Sanki yedim...” diyerek kenarda biriktirdiği bu paralarla Fâtih’te adı geçen camiyi yaptırmış.

İslam inancında cenazenin tabutla defnedilmesi caiz mi?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık