Kabirdeki ölü kimse cenneti ya da cehennemi görür mü?


  • Oluşturulma Tarihi : 26.10.2021 07:16
  • Güncelleme Tarihi :
Kabirdeki ölü kimse cenneti ya da cehennemi görür mü? yazının resmi

Ölen kişi kabre konduktan sonra, oraya iyi amellerle ve sevaplarla gelebildiyse sevinçli ve mutlu olur. Kötü amellerle gelmişse şüphesiz bunun sıkıntısını yaşar. Kabirde kişiyi sorgulamak için Münker ve Nekir isminde iki sorgu meleği gelir. Şayet sorgulanan kişi mümün ise onların sorularına rahatlıkla cevap verir. Bu sorgu neticesinde takvalı mü’minin kabri genişler. Cennet bahçelerinden bir bahçe olur. Kabirden cennete bir pencere açılır, oradan kıyamete kadar cennet nimetlerini tadar da tadar. Ancak ölen kişi mümin değilse yani inanmayan bir kimse ise Münker ve Nekirden korkar ve sorulara doğru cevap veremez. Meleklere doğru cevap veremediği gibi aynı zaman da kabir onun üzerine daraltılır. Azap üzerine azap görür. Bunun da ötesinde cehennemdeki yeri günde iki defa ona gösterilir. Nitekim sevgili Peygamberimiz bir hadisi Şerifinde bu hususla ilgili olarak şöyle buyurmaktadır: “Kul kabrine konulup, yakınları da ondan ayrılınca ki, o geri dönenlerin ayak seslerini işitir. Kendisine iki melek (Münker ve Nekir) gelir. Onu oturtup: “Muhammed denen kimse hakkında ne diyordun?” diye sorarlar. Kişi, Mümin ise bu soruya : “ Şahadet ederim ki, o Allah’ın kulu ve elçisidir!” diye cevap verir. Ona: “Cehennemdeki yerine bak! Allah orayı cennette bir mekana tebdil etti.” denir. (adam bakar) her ikisini de görür. Allah da ona, kabrinden cennette bakan bir pencere açar. Eğer ölen kafir ve münafık ise sorduğunuz zatı bilmiyorum. Ben de herkesin söylediğini söylüyorum! diye cevap verir. Kendisine “Anlamadın ve uymadın denir. Sonra kulaklarının arasına demirden bir sopayla vurulur. (sopanın acısıyla) öyle bir çığlık atar ki onu insan ve cin dışındaki herkes duyar.” (Buhari, “Cenaiz”, 68, 87.) Buna göre kişi öldükten sonra kabirde kendisine gideceği yer olan cennet ya da cehennem gösterilir.

Yaptığımız iyiliklerin ya da kötülüklerin kader ile bir ilgisi var mı?

Kader ve kazaya inanmak iman altı esasından birisidir. Hayatta başımıza gelen her şey amma iyi amma kötü amma hayır amma şer her şey bir kader içerisinde tecelli etmektedir. Ancak kişi başına gelen herhangi bir olayda kaderi bahane ederek, kendisini sorumluluktan kurtarmaya çalışmamalıdır. Kişi, “Allah böyle yazmış, alın yazım buymuş, bu şekilde takdir edilmiş, ben ne yapayım?” diyerek, günah işledikten sonra ya da yanlış yapıp suç işledikten sonra da kendisini suçsuz gösteremez, kaderi mazeret olarak ileri süremez. Çünkü bu fiiller, insanlar böyle tercih ettikleri için, bu seçime uygun olarak Allah tarafından yaratılmışlardır. Burada dileyen, tercih eden, isteyen kuldur; yaratan da Allah’tır. Kul sorumluluk doğuran fiilleri irade edendir ama yaratan değildir; zira yaratmak Allah’a mahsustur. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de: “Allah her şeyin yaratıcısıdır.” (En’am, 6/102) buyrulmaktadır. Her şeyin yaratıcısının Allah olması bizim kötü ve yanlış işleri, sorumluluktan kaçarak Allah’a havale etmemize yol açmamalıdır. Bu kaderi istismar etmek olur. Ayrıca kader ve kazaya güvenip çalışmayı bırakmak, olumlu sonucun sağlanması ya da olumsuz sonuçların önlenmesi için gerekli sebeplere sarılmamak ve tedbirleri almamak, İslam’ın kader anlayışı ile bağdaşmaz. Allah her şeyi birtakım sebeplere bağlamıştır. İnsan bu sebepleri yerine getirirse Allah da o sebeplerin sonucunu yaratacaktır. Bu da bir ilahi kanundur ve bir kaderdir. Dolayısıyla kişinin “Ben ne yapayım, kaderim böyle.” Diyerek günah ya da suç işlemesi ya da işledikten sonra kaderi suçlaması doğru değildir

Günün Ayeti

İyi bilin ki Allah, hem cezası çok şiddetli olandır, hem de çok bağışlayıcı, çok merhametlidir. Maide, 5/98.

Günün Hadisi

Akrabalık bağı rahman’dan bir bağdır. Kim bunu korursa Allah onunla (rahmet bağı) kurar, kim de koparırsa, Allah da ondan (rahmet bağını) koparır.” Ebu Davud, “Edeb”, 58.

Günün Sözü

Şikayet ettiğiniz yaşam, belki de başkasının hayalidir. Tolstoy

Günün Duası

Allah’ım bugün ahirete yönelik hayırlı ameller işlememizi nasip eyle.

Bunları Biliyor Muyuz?

Darül-Ceza Nedir?

Dünyada iken yapılan işlerin karşılığının görüldüğü ahiret demektir.

Günün Nüktesi

İyi ve Kötü insanın Akıbeti…

Hz. Enes şöyle dedi: “Hz. Peygamber ile bazı sahabiler birlikte bulunurlarken onların yanından bir cenaze geçti. Ashaptan bazıları o cenazeyi hayırla andı. Bunun üzerine Hz. Peygamber: ‘Kesinleşti’ buyurdu. Sonra bir cenaze daha geçti. Orada bulunanlar onu da kötülükle andılar. Resul–i Ekrem yine, ‘Kesinleşti’ buyurdu. Bunun üzerine Ömer İbnu’l–Hattab, ‘Ne kesinleşti Ya Resulallah?’ diye sordu. Hz. Peygamber de şöyle buyurdu: ‘Şu önce geçen cenazeyi hayırla andınız; bu sebeple onun cennete girmesi kesinleşti. Bu berikini kötülükle andınız; onun da cehenneme girmesi kesinleşti. Çünkü siz (mü’minler), yeryüzünde Allah’ın şahitlerisiniz.’”

Kabirdeki ölü kimse cenneti ya da cehennemi görür mü?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık