Kan, süt gibi akrabalık meydana getirmez. Çünkü Kur’an-ı Kerim de nesep akrabalığından başka sadece iki akrabalık kabul edilmektedir.
Birincisi, süt akrabalığı, ikincisi evlilikten meydana gelen akrabalıktır. Buna göre hangi yaşta olunursa olsun kan alıp vermek süt akrabalığında olduğu gibi akrabalık meydana gelmez. Bunların evlenmesinde de dinen sakınca yoktur.
İslam dininde ölü naaşının yakılması caiz mi?
Müslüman olan kişinin öldükten sonra yıkanıp, kefenlenerek ve namazı kılınarak gömülmesi esas olandır. Dinimizin ölçüsü budur. Hz. Peygamberimizin uygulaması da böyledir. Kişinin öldükten sonra yakılıp küllerinin denize dökülmesi İslam inancında olan bir uygulama değildir. Çünkü Müslüman kimse mükerrem bir varlıktır. Yaşarken de öldükten sonra da mekerremdir. Ona her zaman saygılı olmak dini bir gerekliliktir.
Dolayısıyla bir Müslüman’ın yakılması caiz değildir. Böyle bir vasiyeti olsa dahi geride kalan akrabalarının böyle bir vasiyeti yerine getirmesi caiz olmaz.
Boşanma halinde kocanın hanımına nafaka verme zorunluluğu var mı?
İslam, evlilik hayatında kocaya vermiş olduğu hak ve yetkilerin yanında, bir takım görev ve sorumluluklar da yüklemiştir. Bunlardan birisi de, kocanın eşinin temel ihtiyaçlarını makul ve normal ölçülerde karşılama ve giderme görevidir. Bu, evlilik akdinden doğan bir sorumluluktur. Kadının zengin veya fakir, müslim veya gayrimüslim olması bu görev ve sorumluluğu değiştirmez.
Kur’an-ı Kerim’de boşanmış ama iddet bekleyen kadına kocasının evinde ikamet etme hak veya yükümlülüğü getiren ve iddet süresince kadına zarar verilmemesini emreden ayetler vardır. Bu ayetler aynı zaman da kocaya eski eşine nafaka vermesini emretmektedir.
Söz konusu bu ayette yüce Mevla mealen şöyle buyurmaktadır: ”Onları (iddetleri süresince) gücünüz nispetinde, oturduğunuz yerin bir bölümünde oturtun. Onları sıkıntıya sokmak için kendilerine zarar vermeye kalkışmayın. Eğer hamile iseler, doğum yapıncaya kadar nafakalarını verin. Sizin için (çocuğu) emzirirlerse (emzirme) ücretlerini de verin ve aranızda uygun bir şekilde anlaşın.” (Talak, 65/6).
Bu ayetten anlamından hareketle, İslam hukukçularına göre kadının kocası üzerindeki nafaka hakkı evlilik süresi ile evlilik sona erdiğinde ise iddet süresi ile kayıtlıdır. İddet dediğimiz üç ay hali bittiğinde ise nafaka sorumluluğu da bitmiş olur.
Günün Ayeti
“Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve doğru söz söyleyin.”
Ahzab 33/70.
Günün Hadisi
Allah’ın rızası, anne ve babanın rızasındadır.
Tirmizî, “Birr”, 3.
Günün Sözü
Zamana verdiğimiz değer başarı veya başarısızlığımızı belirler.
(Malcolm x)
Günün Duası
Allah’ım bugün mazlumlara, mağdurlara yardım edebilmeyi nasip eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Ulemâ-i Râsihîn:
Kur’ân-ı Kerîm’in ve Hadisi-i Şeriflerin derin ve ince manalarını, işaretlerini anlayan alimlere denir.
Günün Nüktesi
Allah’a ve Ahirete İman eden…
Ebû Hüreyre’den rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurdu:
“Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse misafirine ikram etsin.
Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse akrabasına iyilik etsin.
Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse ya faydalı söz söylesin veya sussun!”
Buhârî, “Nikâh”, 80.