Kazada ölen kişi eceliyle mi ölmüştür?


  • Oluşturulma Tarihi : 06.05.2018 07:34
  • Güncelleme Tarihi :
Kazada ölen kişi eceliyle mi ölmüştür? yazının resmi

İslam inancına göre herkesin bir eceli vardır. Bu ecel ne geri alınır, ne de ileri alınabilir. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de bu konuda şöyle buyrulmaktadır: “Her ümmet için takdir edilen bir ecel vardır. Ecelleri geldiği zaman ne bir an ileri ne de geri alınamaz.” (Araf 34)Buna göre trafik kazasında ölen kimse eceliyle ölmüştür. O kimse için bundan başka bir ecel yoktur.

Trafik kazası, ölen kimsenin hayatını kısa kesmiyor, onu eceli gelmeden öldürmüş olmuyor. Bilakis ölen kişinin ölüm sebebi böyleydi ve vadesi dolduğundan bu kaza olmuş oluyor. Buna göre Trafik kazası, cinayet ya da bir başka ölüm şekli kişinin ecelini değiştirmez. Çünkü insanın eceli veya ömrü değişmez. O kişinin o şekilde o zaman öleceği takdir edilmiş demektir.

İntihar eden kimseye dua etmek caiz mi?

İnsan küfre götürmeyen günahları işlemedikçe dinden çıkıp kafir olmaz. Yani kişi tasvip etmediğimiz halde namaz kılmamakla, oruç tutmamakla veya içki içmekle… kafir olmaz. Çünkü İslam’a göre Müslüman günah işlemekle imandan çıkmaz. Günahkar ama imanla ölen bir kimseyi Allah dilerse affeder dilerse cehennemde cezasını doldurduktan sonra cenneti lütfeder.

İntihar eden mümin kimse de kafir olmadığından ama büyük günah işlediğinden Allah isterse onu affeder direk cennetine alır dilerse cehennemde cezasını çektirir daha sonra cennetine koyar. Durum bu olunca cana kıymak büyük günahlardan bir günah ve küfürden de sonraki en büyük günah olduğundan canına kıyan kimsenin affedilmesi için bolca dua edilmeli, ruhuna hayırlar yapılmalı, sadakalar vermeli ki yapılan bu hayırlar hem amel defterine işlensin hem de Allah’ın affına vesile olsun. Buna göre intihar eden kimseye dua etmekte bir sakınca yoktur. Sakınca olmadığı gibi canına kıydığı için çok duaya ve hayra ihtiyacı olduğundan ona bolca dua edilmelidir.

Yemeğe başlarken besmele unutulursa ne yapmak gerekir?

Besmele ekmeğimizin bereketi ve her hayırlı işin başı olduğundan her başladığımız hayırlı işe besmele ile başlamalıyız. Yemek yemek, su içmek, ya da buna benzer bir takım nimetlerden istifade ederken de Müslüman besmele ile başlamalıdır. Zira besmele ile başlamadığımızda şeytan da o yemeğe ya da nimete ortak olmaktadır.

Besmele ile başlanan yemeğe ise şeytan yaklaşamamaktadır. Nitekim sevgili Peygamberimizin hazır bulunduğu bir ortamda sahabenin birisi yemek yerken besmeleyi çekmeyi unuttu. Besmeleyi çekmeyi unuttuğunu hatırlayınca besmeleyi çekti. Rasulüllah Efendimiz de tebessüm ettiler. Sebebi sorulunca Efendimiz: “Besmelesiz yemeğe başlayınca, Şeytan da onunla yemek yiyordu. Besmeleyi okuyunca; şeytan yediklerini istifra etti” buyurdular. Buna göre yemek yerken besmele ile başlamalıyız. Şayet yemeğe başlarken besmeleyi unutmuşsak hatırladığımız anda baştan sona kadar Allah’ın adı ile başlıyorum demeliyiz.

Günün Ayeti

“Hoşlanmadığınız bir şeyi Allah çok hayırlı kılmış olabilir.”

Nisa, 4/19.

Günün Hadisi

“Kişinin kendinden sonra bıraktığı şeylerin en hayırlısı üç tanedir: Kendisine dua edecek salih evlat, kendisine sevabı ulaşacak olan sadaka-i cariye ve kendisinden sonra onunla amel edilecek ilim.”

İbn Mace, “Mukaddime”, 20.

Günün Sözü

Şikayet ettiğiniz yaşam, belki de başkasının hayalidir.

Tolstoy

Günün Duası

Allah’ım bugün ahirete yönelik hayırlı ameller işlememizi nasip eyle.

Bunları biliyor muyuz?

Zül-Celali ve’l- İkram Nedir?

Esma-i hüsnadan Kemal mertebesinde noksansız, kusursuz şeref ve kerem sahibi olan ve de kereminden yarattıklarına ihsan eden.

Günün Nüktesi

En hayırlı ve en şerli insan...

Ebu Hüreyre anlatıyor: “Resûlullah buyurdular ki: “Size en hayırlınız ve en şerliniz kim olduğunu haber vermeyeyim mi?” diye sordu ve bunu üç kere tekrar ettiler.

Cemaat: “Evet, haber veriniz!” dedi.

“En hayırlınız, kendisinden hayır umulan ve şerri dokunmayacağı hususunda emin olunandır; en şerliniz de kendisinden hayır ümit edilmeyen ve şerrinden de emin olunmaya kimsedir.”

Tirmizî, “Fiten”, 76.

Kazada ölen kişi eceliyle mi ölmüştür?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık