2

Kesilen kurbanın sevabı başkasına bağışlanabilir mi?


  • Oluşturulma Tarihi : 08.09.2016 08:10
  • Güncelleme Tarihi :

Yapılan ibadetlerin ve hayırların sevaplarını başkasına bağışlamak dinen caizdir. Kişi okuduğu Kur’an’ın, yaptığı hatmin, kıldığı namazın ve istediği bir hayrın sevabını başkasına bağışlayabilir.

İster sağ, ister ölmüş olsun, kendisine sevap bağışlanan kimsenin, bundan yararlanacağı umulur. Başkası tarafından bağışlanan sevapla, bir kimsenin bizzat yapması gereken ibadet borçları ödenmiş olmaz ise de bunlar iyilik ve sevaplarının çoğalmasına ve derecesinin yükselmesine vesile olabilir. Annesi babası öldükten sonra onlara bir iyilik yapıp yapamayacağını soran kimseye peygamber:

“Evet onlara rahmet dilemek, onlar için istiğfar etmek, vasiyetlerini yerine getirmek, dostlarına hürmet edip ikramda bulunmak, akrabaları ile ilgilenip onlara karşı üzerine düşeni yapmaktır” buyurmuştur.

Annesinin aniden öldüğünü, şayet konuşabilseydi sadaka verilmesini vasiyet edeceğini zannettiğini, onun adına sadaka verirse sevabının kendisine ulaşıp ulaşmayacağını soran Sahabeye de: “Evet ulaşır. Onun namına sadaka ver” buyurmuşlardır.

Buna göre, sevabı ölen veya hayatta olan bir kimseye bağışlamak üzere ibadet yapılabileceği gibi kurban da kesmek ve sevabını bağışlamak caizdir.

Ayrıca kişi sevabı bağışlarken kendi sevabından bir şey kaybetmez. Her iki kişiye de aynı şekilde yazılır.

Kurban eti nasıl değerlendirilmelidir?

Hz. Peygamber, kurban etinin üçe taksim edilip, bir bölümünün kurban kesemeyen yoksullara dağıtılmasını, bir bölümünün akraba, tanıdık ve komşularla paylaşılmasını, bir kısmının da evde yenmesini tavsiye etmiştir.

Kurban etinin tamamı evde bırakılabilir. Ancak, durumu iyi olan Müslümanların, toplumda muhtaçların arttığı bir dönemde kurban etlerinin çoğunluğunu hatta tamamını dağıtmaları uygun olur.

Kurban kesim vakti ne zaman başlar ve biter?

Kurban kesim vakti, bayram namazı kılınan yerlerde bayram namazı kılındıktan sonra; bayram namazı kılınmayan yerlerde ise, fecirden (sabah namazı vakti girdikten ) sonra başlar. Hanefilere göre bayramın 3. günü akşamına kadar devam eder. Şafiilere göre ise 4. günü de kurban kesilebilir.

Kurban bu süre içinde gece ve gündüz kurban kesilebilir. Ancak kurbanların gündüzleri kesilmesi uygundur. Bayramın birinci günü kesmek daha faziletlidir.

Kurban kestikten sonra namaz kılmak gerekir mi?

Esas olarak kurban namazı diye bir namaz yoktur. Bu namazın dinî bir gereklilik olduğu inancı veya kanaati yanlıştır. Ancak kişi nafile namaz kılınması mekruh olmayan bir vakitte, sebepli veya sebepsiz dilediği kadar nafile namaz kılabilir.

Kurban kesen kişi de böyle bir ibadeti yapma imkânına kavuştuğu için Allah’ın verdiği nimete şükür olarak iki rekât nafile namaz kılabilir.

Şükür kurbanı ne demektir?

Bir kimse arzu ettiği bir amaca ulaşması veya bir nimete nail olması sebebiyle şükür kurbanı kesebilir. Ancak böyle bir nimeti elde eden kişinin, adakta bulunmadığı sürece, kurban kesmesi zorunlu değildir.

Ayrıca Hanefî mezhebine göre temettü veya kıran haccı yapan kişilerin, aynı mevsimde hac ve umreyi beraberce yaptıkları için Harem bölgesinde kestikleri kurban da bir tür şükür kurbanıdır.

Günün Ayeti

Allah’ın nimetini sayalım derseniz sayamazsınız. Böyle iken yine insan çok zalim, çok nankördür.

Günün Hadisi

Hoş gör ki hoş görülesin.

Ahmet bin Hanbel, 1, 249.

Günün Sözü

Bir insanın bu dünyadaki zenginliği bu dünyada yaptığı iyilikleridir.

Günün Duası

Allah’ım baki ömrümüzü geçmiş ömrümüzden daha hayırlı ve huzurlu eyle.

Bunları Biliyor muyuz?

Teşrik Tekbirleri nedir?

Kurban bayramı, kamerî aylardan Zilhicce'nin onuncu günü başlar ve dört gün devam eder. Bayramın dört gününe, Arife günü de ilâve edilince beş gün olur. Bu beş güne “Eyyam-ı Teşrik” denilir ki, farz namazların peşinden aldığımız “Tekbir Günleri” demektir. Bu tekbirlere de “Teşrik Tekbirleri” denir.

Günün Nüktesi

Zengin Olma Yolu…

Ashaptan birinin durumu çok bozulmuştu. Bu arada karısı ona; “Resulullah’ın yanına varıp bir şey istesen” dedi. Bunun üzerine o adam bir şey istemek için Hz. Peygamber’in yanına gitti. Hazretin yanına vardığında Resulullah onu görür görmez şöyle buyurdular:

“Kim bizden bir şey isterse veririz, kim de ihtiyaçsız olmaya çalışırsa, Allah onu ihtiyaçsız kılar.”

Adamcağız Hz. Resulullah’ın bu sözünü duyunca, kendisinden başkasının kastedilmediğini anlar ve bir şey istemeden huzurlarından ayrılır; evine gelip durumu karısına anlatır; ama ihtiyaç onu zorlar ve ikinci kez Hz. Resulullah’ın huzuruna varır; fakat Hazret’in yine aynı şeyi buyurduğunu görür ve bu olay üç defa tekrarlanır.

Bunun üzerine komşusundan bir balta emanet alıp çöle çıkar, bir miktar odun toplayıp pazara getirir ve odunlarını bir buçuk kilo arpaya satar; elde ettiği arpayı ekmek yaparak ailesiyle birlikte yerler. Ertesi sabah daha fazla odun getirir ve yılmadan bu işine devam eder; ilk önce bir balta satın alır; daha sonra elde ettiği kazançtan iki genç deve ve bir köle alır; böylece durumu düzelip zenginleşir. Daha sonra Resulullah’ın yanına giderek başından geçen macerayı Hazrete anlatır. Hz. Resulullah onun sözünü dinledikten sonra ona:

“Demedim mi kim, bizden bir şey isterse ona veririz, kim de ihtiyaçsız olmaya çalışırsa, Allah onu ihtiyaçsız kılar buyurur.”

Kesilen kurbanın sevabı başkasına bağışlanabilir mi?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık