Kul hakkı kâfirlik değildir. Her Müslüman günahkar da olsa cehenneme girse bile cezasını çektikten sonra cennete girer. Cennete yalnız İslam’a inanmayanlar giremez. Ne kadar çok günahkâr olursa olsun, Müslüman, günahlarının cezasını çektikten sonra muhakkak Cennete girer. Kul bu dünyada da ahiret gününde de hakkını helal etmese Allah ahiret gününde kul hakkı suçunu işleyenin sevaplarından alır hakkı olana verir. Sevap yoksa hakkı olanın günahlarını alır hak gasbedene yazar. Ancak Allah, kul hakkını kul affetmedikçe affetmez.
Nitekim bu hususta sevgili Peygamberimiz bir hadis-i şerifte şöyle buyurmaktadır: Müflis, şu kimsedir ki, kıyamette, amel defterinde pek çok namaz, oruç ve zekat sevabı bulunur. Fakat, bazılarına çeşitli yönden zararı dokunmuştur. Sevapları, bu hak sahiplerine verilir. Hakları ödenmeden önce sevapları biterse, hak sahiplerinin günahları, bunun üzerine yükletilip Cehenneme atılır.
Kişi bir kul hakkı yemişse kul hakkını hemen ödemeli, hak sahibi ile helalleşmeli. Kul borcu ile ölürse ahiret gününde hak sahibi onu affetmese cezasını çeker. Daha sonra tekrar cennete girer.
Dolayısıyla kul hakkı ağır bir haktır. Kişi hakkını affetmese cehenneme gitmeye sebep olabilir. Ama cehenneme gidilse bile günahın cezası çekildikten sonra müslümansa cennete girecektir. Tabi cehennemin o şiddetli azabını da göz önünde bulundurmak lazım ve ona göre kul hakkına riayet etmemiz gerekir.
Erkeklerle kadınların yan yana namaz kılması caiz mi?
İster cuma, ister bayram, ister cenaze namazı, isterse başka bir namaz olsun, kadınlar erkeklerle birlikte namaz kıldıkları takdirde, erkeklerin arkasında ayrı ve uygun bir yerde namaza durmaları gerekir. Nitekim Hazreti Peygamber, namaz saflarını önce erkekler, sonra erkek çocuklar en arkada da kadınlar olmak üzere düzenlemiş; 'Namazda erkek saflarının en faziletlisi en önde olanı, fazileti en az olanı ise en arkada bulunanıdır. Kadın saflarının en faziletlisi ise en arkada kalanı, en az faziletlisi ise en önde olanıdır.' buyurmuştur.Tabii bu şekildeki uygulama, kadınların ikinci sınıf konuma indirgenmesi anlamında olmayıp, herkesin anlayabileceği tabii, fıtri bir takım sebepler yüzünden, hem kadınların hem de erkek cemaatin daha fazla huşu ve sükûn içerisinde namaz kılabilmeleri içindir. Buna göre kadınların erkeklerle aynı safta namaz kılmaları uygun değildir.
Vadesi gelmiş ve ödeme imkanı bulunan borcu geciktirmek günah mıdır?
Borcunu vaktinde ödemeyen kimsenin, gelip mühlet istemesi lâzımdır. Ödeme imkânı olduğu hâlde, borcunu geciktirmek günahtır. Hâdis-i şerifte buyurulur ki: “Borcunu vaktinde ödememek zulümdür.” Yine bir başka Hâdis-i şerifte buyurulur ki: “Zenginin (ödeme imkânı olanın) borcunu ödemeyip, oyalaması zulümdür.” Borcu vaktinde ödememeye zulüm, ödemeyene de zalim denmiştir. Buna göre ödeme imkânı olduğu halde borcunu savsaklayan, ödemeyen ya da bilerek geciktiren kişi dinen haram işlemiş bir zalim olmaktadır.
Günün Ayeti
Kıyamet günü için dürüst teraziler koyarız; hiçbir kimseye zerre kadar zulmedilmez; bir hardal tanesi ağırlığınca da olsa, onu getirir koruz. Hesap gören olarak da Biz yeteriz.
Enbiya 47
Günün Sözü
İnsan her nefesini mezardan uzaklaşmak için alır ama her nefes alışında ömründen bir nefeslik zaman azalır.
Namık Kemal
Günün Duası
Allah’ım kimseyi sağlığından ve itibarından etme.
Bunları biliyor muyuz?
F’âl-i Mükellefin Nedir?
İslâm dinînde mükelleflerin (dînî vazîfeleri yerine getirmekle yükümlü, sorumlu kimselerin) yapmaları ve sakınmaları lâzım olan emirler ve yasaklar demektir.
Günün Nüktesi
Sana Ne Oldu?
Üsâme İbni Zeyd şöyle dedi:
Resûlullahı şöyle buyururken işittim:
“Kıyamet günü bir adam getirilir ve cehennem ateşine atılır. Bağırsakları karnından dışarı çıkar ve onlarla birlikte değirmen döndüren merkeb gibi döner durur. Cehennem halkı onun yanına toplanırlar ve derler ki:
– Ey filân! Sana ne oldu?
-Sen iyiliği emredip kötülükten nehyetmez miydin?
O kişi de:
–Evet, iyiliği emrederdim, fakat kendim yapmazdım, münkerden nehyederdim, fakat kendim yapardım, der.”
Buhârî, “Bed’ül-halk,” 10.
Kul hakkını affetmedikçe Allah kulun bu günahını affeder mi?