Mezarın üzerine su dökmenin İslam’da yeri var mıdır?


  • Oluşturulma Tarihi : 06.06.2022 04:52
  • Güncelleme Tarihi :
Mezarın üzerine su dökmenin İslam’da yeri var mıdır? yazının resmi

Mezarın üzerine su dökmenin dinen bir sakıncası yoktur. Bilakis mezarın üzerinde bulunan ve ölüye bir faydası olacağı umut edilen bir ağacın ya da çiçeğin sulanması dinen hem caizdir hem de sevaptır. Sulanan bu ağacın ya da yeşilliğin de ölüye bir faydası olacağı da umulur.

Nitekim sevgili Peygamberimiz bir mezarlığın yanından geçerken bir inilti sesi duymuş bunun üzerine bir dal istemiş. Getirilen bu dalı o mezarda yatan kimsenin kabrine dikmiş. Ve umulur ki ona bir faydası olur demiştir.

Dolayısıyla mezarı sulamak ya da üzerine ağaç veya çiçek dikmek, diktiğimiz bu yeşilliği de sulamak dinen caiz ve sevaptır.

Kabe’den sonra yer yüzünde inşa edilen ibadet mekanı neresidir?

Mescid-i Haram’dan sonra yeryüzünde ilk inşa edilen ibadet mekanı mescid-i Aksadır. Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi, Hz. Peygamber’in İsra olayında geldiği, miracın başladığı, Hz. İsa’ya kadar birçok peygamberin namaz kıldığı ve Allah’tan vahiy aldığı bir mesciddir.

Namazda tadil-i erkan ne anlama geliyor?

erkan; namazların kıyam, rüku ve secde gibi rükünlerini tam bir sükunet ile ifa etmektir. Kıyamda kıraati tamamladıktan sonra, rükua vardığında her uzuv bir sükunet hali alıp bir en az bir kere suphanallah diyecek kadar beklemektir. Aynı şekilde rükudan kalkarken vücut dimdik bir vaziyet almalı ve en az bir tesbih miktarı (Sübhane Rabbiye’l-azim diyecek kadar) ayakta durmak, daha sonra secdeye varıp aynı sükunet hali üzerinde secdeyi tamamlamaktır.

İki secde arasında bir tesbih miktarı oturmak da tadil-i erkandandır. Bu kurallara uyulmadan kılınan namaz eksik kabul edildiğinden bir çok mezhebe göre geçersizdir.

İmanın altı şartını kapsayan Amentü’nün anlamı nedir?

Amentü, iman ettim anlamında, iman esasları hakkında kullanılan bir tabirdir. Zira Arapçada inanç esaslarını topluca bildiren cümleler “amentü” kelimesiyle başlamaktadır ki şu cümlelerdir:

Âmentü billâhi ve melēiketihî ve kütübihî ve rusülihî ve’l yevmi’l-âhıri ve bi’l-kaderi hayrihî ve şerrihi mine’llâhi teâlâ ve’l-ba’sü ba’de’l mevti hakkun Eşhedü en lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh.

Anlamı: “Ben, Allah-u Teâlâ’ya, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kadere; hayır ve şerrin Allah-u Teâlâ’nın yaratmasıyla olduğuna inandım. Öldükten sonra dirilmek de haktır. Ben, şehadet ederim ki, Allâh-u Teâlâ’dan başka ilâh yoktur. Ve yine şehadet ederim ki, Muhammed Onun kulu ve peygamberidir.

Günün Ayeti

Kim Allah’a ve peygamberine itaat ederse, Allah onu, altından ırmaklar akan cennetlere sokar. Kim de geri kalırsa, onu acı bir azaba uğratır.

Fetih, 48/17.

Günün Hadisi

“İnsanoğlunun etrafını doksan dokuz çeşit belâ çevirmiştir. Bunların hepsinden kurtulsa bile, yakasını ihtiyarlığa kaptırır”

(Tirmizî, Kıyamet 22).

Günün Sözü

Ahlak güzelliği, beden güzelliğinden daha hayırlı ve daha devamlıdır.

Hz. Ömer

Günün Duası

Allah’ım bizi Müslüman olarak yarattın, Müslüman olarak yaşat, Müslüman olarak vefat ettir.

Bunları Biliyor muyuz?

Ülfet Nedir?

Tasavvufta, samimi olmak, insanlarla ünsiyet etmek, iyi geçinmek, herkesle anlaşmak demektir.

Günün Nüktesi

İki soru…

Birincisi ; “İnsanoğlunun sizi en çok şaşırtan davranışları nedir? “Eflatun tek tek sıralamış:

Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler. Ne var ki çocukluklarını özlerler...

Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. Ama sağlıklarını geri almak için de para öderler...

Yarından endişe ederken bugünü unuturlar. Dolayısıyla ne bugünü ne de yarını yasarlar...

Hiç ölmeyecek gibi yasarlar. Ancak hiç yasamamış gibi ölürler...

Sıra gelmiş ikinci soruya; “Peki sen ne öneriyorsun?”

Bilge yine sıralamış;

Kimseye kendinizi “sevdirmeye” kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi “sevilmeye” bırakmaktır...

Önemli olan; hayatta “en çok şeye sahip olmak” değil, “en az şeye ihtiyaç duymaktır”.

Mezarın üzerine su dökmenin İslam’da yeri var mıdır?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık