Müslüman olmayan kimseye içki satmak caiz mi?


  • Oluşturulma Tarihi : 26.04.2014 06:55
  • Güncelleme Tarihi :
Müslüman olmayan kimseye içki satmak caiz mi? yazının resmi

Müslüman olmayan kimseye içki satmak caiz mi?

İslam fıkhına göre bir kimsenin herhangi bir malı satabilmesi için, önce o mala sahip olması gerekir. Sahip olunmayan bir şeyin satılabilmesi, şüphesiz söz konusu değildir.

         İslamî hükümlere göre, domuz eti, sarhoşluk veren içki ve benzerleri mallar Müslüman’ın sahip olabileceği mütekavvim bir mal değildir. Müslüman bunları satın alamaz, imal edemez ve edinemez. Bu itibarla, bir Müslüman’ın, müşteriler gayr-ı Müslim bile olsa, bu tür haram malların ticaretini yapması, dinen caiz değildir. Yani Müslüman bir kimse Müslüman olmayan kimseye içki satması caiz değildir.

Sol elle tespih çekmenin mahzuru var mı?

     Bütün hayırlı işlerimizi sağ elle yapmamız efendimizin tavsiyesi ve sünnetidir. Ancak sol elle de hayırlı işlerimizi yapmamızda bir sakınca yoktur.

     Buna göre sağ elle tespih çekmek sünnet ve doğru olan olmakla beraber sol elle de tespih çekmede bir sakınca yoktur.

Yenge ile tokalaşmak dinen caiz mi?

     Baldız, yenge, enişte gibi yakınlar her ne kadar birbirine akrabalık anlamında yakınsa da dinen birbirlerine ebediyen haram değildir. Bunların birbirlerine haramlıkları geçicidir. Yani bunlarla evlenmek hala, teyze, dayı ile evlenmek gibi kesin ve ebedi değildir.

     Durum böyle olunca bu kişilerle tokalaşmak dinen caiz değildir. Bu kişilerle tokalaşmak dinen hiç tanımadığımız bir bayanla tokalaşmak gibi yasak ve haramdır.

Ölü kimseye dokunmak caiz mi?

   Cenaze yıkanıp kefenlendikten sonra yüzünün açılarak yakınlarına veya dostlarına son kez göstermede, dokunmada ya da onu öpmelerinde bir sakınca yoktur. Nitekim Hz. Peygamber’in oğlu İbrahim vefat ettiğinde böyle yaptığı bilinmektedir.

      Aynı şekilde Hz. Peygamber Efendimiz vefat ettiğinde Hz. Ebû Bekir’in de onun yüzünden örtüyü kaldırdığı, sonra da üzerine kapanıp, iki kaşının arasını hürmetle öptüğü ve ağlamağa başladığı hadis kaynaklarında nakledilmektedir (Ebû Dâvud, Cenaiz, 3163).

      Ancak ölü kadın ise, kadın cenazenin yüzüne mahremi olan erkeklerle, kadınların bakmaları caizdir. Fakat mahremi olmayan erkeklerin herhangi bir zaruret bulunmadıkça kadın cenazenin yüzünü açıp bakmaları mekruh görülmüştür.

Otobüs durmadığında namazımız kazaya kalsa bizim bunda bir günahımız olur mu?

     Namaz günün belli vakitlerinde yerine getirilmesi gereken bir ibadettir. Bu farz ibadetin yerine getirilmesi için belli şartlar ve erkanlar söz konusudur. Bu şart ve erkanlar yerine getirilmeden kılınan namaz geçerli olmaz.

        Namaz vakti de bu şartlardan bir şarttır. Dolayısıyla bir namaz vakti girmeden (öğlen namazı gibi) onu eda etmek geçerli değildir. Kılınansa dahi kulun üzerindeki farzıyeti düşürmez. Onun için vakti girmeden bir namazı yolculukta olma veya arabanın durmaması gibi bir sebep de olsa kılmak doğru ve geçerli değildir. Şayet vakit girmeden kılınmışsa vakit girdikten sonra yeniden kaza etmek gerekir.

     Buna göre kişi seyahate çıkacağı zaman namaz vakitlerini göz önünde bulundurarak yola çıkmalıdır. Buna rağmen yolda otobüs durmasa durması için ricacı olur. Netice alamasa son çare olarak namazı kazaya kalmaması için oturduğu yerde kılar.

 Günün Ayeti

 Namaz kılındıktan sonra yeryüzüne dağılın ve Allah'ın lütfundan (nasibinizi) arayın.

Günün Hadisi

Dua, inen ve henüz inmeyen her çeşit (musibet) için faydalıdır. Kazayı sadece dua geri çevirir. Öyle ise sizlere dua etmek gerekir.

(Tirmizi, Da'avat 112)

Günün Sözü

Eğer yürüdüğümüz yolda hiçbir engel yoksa o yol sizi hiçbir yere götürmez.

Bernard Shaw

 Günün Duası

Ya rabbi bugün sana açılan ellerimizi boş çevirme.

Bunlar biliyor muyuz?

Ensar nedir?

    Dinleri uğruna Mekke'den Medine'ye hicret eden Hz. Peygamberi ve ashabını Medine'ye kabul eden ve onlara her türlü yardımı yapan Medineli Müslümanlara denir

Günün Nüktesi

Everest'i Yenmek…

       Sir Edmund Hillary 29 Mayıs 1953 tarihine değin zirvesini kimsenin göremediği Everest'e tırmanan ilk kişiydi. Bunu o başardı ve bu başarısı nedeniyle Kraliçe Elizabeth tarafından kendisine şövalye unvanı verildi.

       Hillary'nin bu başarısının altındaki öyküsünü ve gizini, onun "High Adventure" (Yüksek Serüven) adlı kitabını okuyunca öğrendik. Sir Hillary, 1952 yılında da Everest'e çıkma girişiminde bulunmuş, fakat bu girişimi başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Bu girişiminden birkaç hafta sonra İngiltere'de bir okulun öğrencilerine konuşma yapmak için çağrılmıştı. Konuşmanın konusu, onun zirveye tırmanış girişimiydi.

     Edmunt Hillary, bu girişiminde başarısız olduğunu kabul ettikten sonra bir süre durdu ve mikrofonu bırakıp, konuşma kürsüsünün yanında duran Everest'in büyük boy fotoğrafı önüne doğru yürüdü. Sonra da fotoğrafa dönüp, yumruğunu havaya kaldırarak, yüksek sesle koca zirveye meydan okudu:

"Beni bu ilk denememde yendin ama, senle davam bitmedi, ey Everest" diye haykırdı.

"Bekle beni, sana yine geleceğim ve seni bu kez, ayaklarımın altına alacağım."Everest'e bu meydan okumasından sonra Hillary salondaki öğrencilere döndü ve onlara, bir yıl sonra ulaşacağı başarısının gizini o gün açıkladı:

"Beni bu kez yendiği için Everest gözümde şimdi daha da büyüdü ama" dedi. "Benim bunu bildiğim gibi, o da şunu iyi bilmek zorundadır: Onu yenemediğim için, bendeki inanç ve azim de daha büyüdü, daha güçlendi.

    "Bu konuşmadan bir yıl sonra Everest, Hillary'nin ayakları altındaydı.

Müslüman olmayan kimseye içki satmak caiz mi?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık