Sayfa Yükleniyor...
Müslüman kimse boynuna hac işareti takamaz. Çünkü haç Hıristiyanlığın, sembolüdür. Müslüman bir insan başka bir inancı temsil eden sembolleri boynuna takamaz. Peygamberimiz döneminde sahabeden Adiyy b. Hatim boynuna takılı altın bir haçla Peygamberimizin yanına girince, Peygamberimiz de ona: “Adiyy! At onu demiştir.” (Tirmizi, Tefsir’ul-Kur’an, 10) Ayrıca peygamberimizin şu hadislerini de unutmamak gerekmektedir: “Kim bir kavme benzerse artık o onlardandır.” (Ebu Davud, Libas, 4) “Bizden başkasına benzeyen bizden değildir.” (Tirmizi, İsti’zan, 7) Bu sembolü tazim niyeti ile takmak Allah korusun Müslüman’ın inancına da zarar verir. Onun için böyle fiillerden sakınmak gerekir. Camiye giren oradakilere selam vermeli midir? Meşguliyet nedeniyle verilen selamı alma imkanı olmayanlara selam vermemek evladır. Mesela, abdest bozan, ezan ve ikametle meşgul bulunanlara, namaz kılanlara, vaaz ve nasihatte bulunanlara selam vermek mekruhtur. Bunlardan biriyle meşgul olmayıp, verilen selamı alma imkanı bulunan kimselere, cami içinde de olsa, selam vermekte bir sakınca yoktur. İmama uyan kimse kendi hatası için sehiv secdesi yapar mı? Cemaatten birinin imama uyarak kıldığı namazda kendi yaptığı sehivden yani hatadan dolayı ne kendisi ne de İmam için sehiv secdesi gerekmez. Çünkü cemaat burada imama tabidir. İmama tabi olunca hata da yapsa sehiv secdesi gerekmez. Cemaatle kılınan namazda ön saf dolmadan arka safta namaza durmak caiz midir? Cami içinde ön taraflarda boşluk varken, zaruret bulunmadıkça gerilerden imama uymak caiz ise de mekruhtur. Kabir namazı diye bir namaz var mıdır? Hz. Peygamber, efendimizin kıldığı ve kılınmasını tavsiye ettiği namazlar arasında “kabir namazı” adıyla bir namaz yoktur. Fazla sevap kazanmak maksadıyla bir kimse istediği kadar Allah rızası için nafile namazı kılabilir. Ancak dinin aslında olmayan bir isim ile namaz ihdas etmek doğru olmaz. Buna göre kabir namazı diye bir namaz yoktur. Mazeretsiz olarak namazı kazaya bırakmak caiz mi? İslam’da namaz, oruç ve hac gibi ibadetler için belirli ifa vakitleri konulmuştur. Bu vakitlerin kaçırılması halinde artık eda değil, kaza söz konusudur. Farz namazların kendi vakitleri içinde kılınması farzdır. Özürsüz olarak bir namazın kazası ile bu kimsenin üzerinden namaz borcu düşse de geciktirmekten meydana gelen günah devam eder. Bunun için, namazı kaza eden kimsenin, ayrıca Allah’a tövbe etmesi gerekir. Şer’i özür ve mazeretler namazı tehir etmek için meşru bir yoldur. (Yolculuk gibi) Fakat günlük işler, sanat ve meslekler, aile fertlerinin geçimini sağlamak için yapılan çalışma ve işler namazın kazaya bırakılması için özür sayılmaz. Günün Ayeti Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder, kötülükten menedersiniz. Al-i İmran, 3/110. Günün Hadisi Büyük günahlar dışında, beş vakit namaz ve iki Cuma Namazı, aralarında işlenen günahlara kefaret olurlar. Müslim, “Tahare”t, 16. Günün Duası Allah’ım kimin ne sıkıntısı varsa huzur ve felaha tebdil eyle. Bunları biliyor muyuz? Beraet-i Zimmet Nedir? Aksine bir delil bulunmadığı müddetçe kişinin suçsuz ve borçsuz olması demektir. Günün Nüktesi Ne İçin Güldüğümü Niye Sormuyorsunuz? Bir gün Hz. Osman abdest alıyor. Abdest bitiyor, kurulanıyor, gülmeye başlıyor. Yanındakiler, hayırdır inşallah diyorlar. Hz. Osman onlara soruyor: “Ne için güldüğümü niye sormuyorsunuz?” Yanındakiler de soruyorlar: “Efendim affedersiniz, niye gülüyorsunuz?” Hazreti Osman anlatıyor: “Bir gün, benim şu abdest aldığım yerde Rasulullah efendimiz abdest alıyordu. Biz de oradaydık. Rasulullah abdestini aldı, gülmeye başladı. Sonra, ‘Neden güldüğümü, niye sormuyorsunuz?’ buyurduğu hatırıma geldi.” “Peki efendim, ne oldu?” “Biz de, Ya Resulallah niye güldünüz?” diye sorduk. Cevaben buyurdu ki: “Bir müminin abdestte, yüzünü yıkarken, bütün (küçük) günahlarının, suyla beraber aktığını görüyorum. Elini yıkarken, başına mesh ederken, ayaklarını yıkarken, bütün günahlarının döküldüğünü görüyorum. Ümmetim kurtuluyor diye sevinip, ben gülmeyeyim de, kim gülsün?”