Sayfa Yükleniyor...
Namazı bitirmek için verdiğimiz selam namazın bittiğine bir işaret olduğu gibi aynı zamanda, namazı bitirirken sağımızda bulunan meleklere, cemaate, herkese ve solumuzda bulunan tüm varlıklara selam verilerek onlara esenlik dilemektir. Yani namaza Allah’a hamd ile başlar, herkese esenlik dileyerek çıkarız.
Doğum kontrol hapı kullanmak caiz mi?
Hamileliği engelleyecek tedbirleri almak dinen sakıncalı değildir. Bu nedenle de hamile kalmamak için doğum kontrol hapı kullanma da bir sakınca yoktur.
Akika kesen kimse bunun etinden yiyebilir mi?
Yeni doğan bebeğin başındaki ilk saçlarına akîka; bu çocuğun doğumundan yedi gün sonra başındaki tüyleri kısmen veya tamamen traş edip adını koyduktan sonra Allah’u Teâlâ’ya şükür için kesilen kurbana akîka kurbanı denir. Doğumun yedinci gününde çocuğa güzel isim vermek, aynı günde akikasını kesmek, sonra saçını tıraş edip, ağırlığı kadar, altın, altına güç yetirilmezse gümüş sadaka olarak vermek, sağ kulağına ezan, sol kulağına da kamet getirmek sünnettir. Akîka kurbanı, Hanefi mezhebine göre mübah. Şafii mezhebine göre ise sünneti müekkededir. Bu kurban çocuğun doğduğu günden baliğ olacağı güne kadar kesilebilir. Ancak doğumun yedinci gününde kesilmesi daha çok sevap kazanmaya sebeptir. Kesilen kurbanın kemikleri çocuğun sıhhatli olmasına sebep olsun niyetiyle kırılmayıp eklem yerlerinden sıyrılır. Akîka kurbanının etinden bunu kesen kimsenin yiyebileceği gibi ev halkı da bu etten yiye bilir. Akika, canlı doğana kesilir. Yani canlı doğan kimseler için kesilir. Ölü doğan bir kimse için akika kesilmez. Ancak ölü doğan kimse için kesilmek istense de bunun dinen bir sakıncası yoktur.
Belli bir amaç için vasiyet edilen paranın başka bir amaçla kullanılması caiz midir?
Yapılan vasiyet, hac, zekat ve keffaretler gibi Allah’a karşı olan bir borç için yapılmış vacip bir vasiyet ise bu vasiyetin aynıyla yerine getirilmesi gerekir. Bu amaçla bırakılmış mal başka bir yere harcanamaz. Vasiyet, dinen meşru olmayan şeyler için yapılmışsa bu vasiyet geçerli olmaz. Bunlar için bırakılmış mallar diğer mallar gibi mirasçılara dağıtılır veya mirasçılar isterlerse bu malı hayır yollarına sarf ederler. Vasiyet edenin koyduğu şartlar şairin koyduğu şartlar gibi kabul edildiğinden, muayyen bir hayır için vasiyet edilen mal, vasiyet edilen yere harcanmalıdır. Ancak belirlenen yere malı harcamak mümkün olmazsa vasiyet edilen amaca en uygun yere sarf edilir.
Pazartesi perşembe günlerinde nafile oruç tutarken unutarak yemek içmek orucu bozar mı?
Bilerek yemek içmek ve oruca aykırı olan işleri yapmak orucu bozar. Ancak unutarak bir şey yemek, içmek orucu bozmaz. Bu hususta farz, vacip, nafile oruçlar arasında bir fark yoktur. Çünkü unutma ve yanılma ile yapılan işler bağışlanmıştır. Ama kişi unutması geçtiği anda veya “Sen oruçlusun” denildiği halde, hiç aldırış etmeden yemesine devam etse orucu bozulur. Buna göre nafile oruç tutarken unutarak yemek yemek ya da bir şey içmek oruca zarar vermez.
Günün Ayeti
Ey iman edenler! Sadakalarınızı, başa kakmak, gönül kırmakla boşa gidermeyin. Bakara, 2/264.
Günün Hadisi
Kim bana çeneleri ile bacakları arasındaki şeyler hususunda garanti verirse ben de ona Cennet hususunda garanti veririm. Buhari, “Rikâk”, 23.
Günün Sözü
Cimri insan dünyada fakirler gibi yaşar, ahirette zenginler gibi sorguya çekilir. Hz. Ali
Günün Duası
“Allah’ım, ayakların sıratın üstünde kaydığı günde, ayaklarımızı sabit eyle.”
Bunları biliyor muyuz?
Zelletü’l-kari nedir?
Namaz kılan bir müslümanın, namazda okuduğu ayette yanlışlık yapmasıdır. Yapılan bu yanlışlığın namaz bozup bozmaması yanlışlığın ölçüsü veya kasde dayanıp dayanmaması ile ilgilidir.
Günün Nüktesi
Meleklerin hayâ ettiği kişi… Hz. Aişe validemiz anlatyor: Resûlullah efendimiz evinde yatıyordu. Hz. Ebû Bekir kapıya gelip izin istedi. Habib-i ekrem izin verdiler. Hallerini değiştirmediler. Sonra Hz. Ömer gelip izin istedi. Ona da izin verdiler ve mübarek baldırlarının bir kısmı açık olarak yattıkları vaziyette sohbet ediyorlardı. Hz. Osman gelip izin isteyince, Resûl-i Ekrem oturdu ve örtündü. Böyle yapmasının sebebini sorduğumda buyurdu ki: “Meleklerin hayâ ettiği bir kimseden ben hayâ etmez miyim?” buyurdular.