Sayfa Yükleniyor...
İslam dininde, ölen kimse için haftası, kırkı veya elli ikisi diye bir şey yoktur. Aynı şekilde belli bir gün ya da gece de yoktur. Ancak belli bir gün veya gece olmamakla beraber her zaman vefat eden kimse için Kuran-ı Kerim okunabilir, dua edilebilir, mevlid okutulabilir.
Ancak bütün bu güzel amellerin mutlaka şu veya bu günde olma zorunluluğu yoktur. Yılın her gün veya gecesinde olabilir. Ancak bu farz ya da zorunluluk anlamında değildir. Müstahaplık ve ölülerimize sevap kazandırma anlamındadır.
Kişi kalbine doğan kötü düşüncelerden dolayı günaha girer mi?
Vesvese: şeytanın, kötü bir işin yapılmasını veya iyi bir işin terk edilmesini ya da eksik yapılması için kişiyi kışkırtıp aklını çelmesi ve nefsin kötü arzularına uymasını teşvik etmesidir.
Vesvese kelimesi Kuran-ı Kerim'de dört yerde geçmektedir. Kuran-ı Kerimde Vesvese verenin şerrinden Allah'a sığınılması emredilmiştir.
Kuran, aynı zamanda Şeytanın Hz. Adem ile eşini vesvese yoluyla cennetten indirilmelerine neden olduğunu bildirerek müminlerin bu konuda duyarlı olmalarını istemiştir.
Hz. Peygamber de müminlere vesvese ile hareket etmemelerini tavsiye etmiş, vesvesenin dini ve hukuki bir hüküm doğurmayacağını bildirmiştir.
Dolayısıyla kişi kalbine doğan düşüncelerinden, eyleme dönüştürmedikçe sorumlu değildir. Buna göre kalbe doğan vesvese sebebiyle kişinin dinine zarar gelmez. Kişi vesveseden etkilenmemeli, kendisine iyi şeyler telkin etmeli bundan korunmak için de Felak, Nas İhlas, Ayetel Kürsi gibi ayet ve sureleri okumalıdır.
Kredi kartlarıyla yapılan alışveriş sonucunda elde edilen bonus dinen caiz mi?
Bu bir ticaret neticesinde elde edilen bir haktır ki iş yeri sahibi iş yerini ya da kurumunu ticaret anlamında cazip hale getirmek için verdiği bir promosyondur.
Bu haksız kazanç olan faiz gibi algılanmamalıdır. Faiz paradan para kazanmaktır. Bonus ise yapılan bir alış veriş neticesinde kazanılan ya da verilen artı bir ikramdır.
Bir malı para peşin mal veresiye şeklinde satmak caiz mi?
Ticarette yani alım satım akitlerinde malın peşin olması asıldır. Bedeli ise tarafların anlaşmasına göre peşin de vadeli de olabilir. Ancak örfe ve ihtiyaca binaen, Hz. Peygamber bazı durumlarda paranın peşin malın vadeli olarak satılmasına izin vermiştir. Bu şekilde yapılan alım satım akdine selem veya selef denilir.
Nitekim Hz. Peygamber bir hadisinde; Hurmada selem yapan kişi, belirli ölçekle, belirli tartı ile ve belirli süreye kadar selem yapsın buyurmuştur (Buhari, Selem, 2).
Selem akdi yani para peşin mal veresiye şeklinde yapılan alış veriş ancak misli mallarda yapılabilir. Bu şekilde yapılan satış akdinin caiz olması için de paranın peşin, malın cinsinin, miktarının, niteliklerinin belli olması, malın teslim tarihinin ve teslimi masraf gerektiriyorsa teslim yerinin belirtilmesi gerekir.
Ancak hayvan, standart olmayan fabrikasyon eşya gibi kıyemi malların sonradan teslimi şartıyla (selem yoluyla) satılması caiz değildir.
Günün Ayeti
Sabredenlere, felâketlere karşı dişlerini sıkıp göğüs gerenlere, mükâfatları hesapsız ödenecektir."
Zümer sûresi (39), 10
Günün Hadisi
Evlenen kimse dininin yarısını korumuş olur. Geri kalan yarısı hususunda da Allah'tan korkmalıdır.
Günün Sözü
Hiçbir şey insan kadar yükselemez ve onun kadar alçalamaz.
Hölderlin
Günün Duası
Allahım bugün bizi bela, musibet ve acı haberler ile imtihan etme.
Bunları biliyor muyuz?
Ashabul- FİL kimdir?
Komutanlığını Ebrehe'nin yaptığı ve Kâbe'yi yıkmak niyetiyle harekete geçip de, Allahın gönderdiği bir kuş sürüsünün attığı taşlarla helâk olan ordu demektir.
Günün Nüktesi
Yanımda bir şeyler olsaydı
Ebû Saîd elHudrîden nakledildiğine göre, Medineli Müslümanlardan bir kısmı Resûlullahtan bir şeyler istediler. O da verdi. Sonra yine istediler. Resûlullah, elindekiler bitinceye kadar verdi. Verebileceği şeyler tükenince onlara şöyle hitap etti:
Yanımda bir şeyler olsaydı, onları sizden esirgemez, verirdim. Kim dilenmekten çekinir, iffetli davranırsa, Allah onun iffetini arttırır.
Kim tok gözlü olmak isterse, Allah onu başkalarına muhtaç olmaktan kurtarır. Kim de sabretmeye gayret ederse, Allah ona sabır verir. Hiç bir kimseye, sabırdan daha hayırlı ve büyük bir lütufta bulunulmamıştır. (Buhârî, Zekât 50)