Seccade üzerinde kılınmayan namaz sahih olur mu?


  • Oluşturulma Tarihi : 01.08.2022 05:14
  • Güncelleme Tarihi :
Seccade üzerinde kılınmayan namaz sahih olur mu? yazının resmi

Temiz olan her yerde namaz kılınır. Hz. Peygamber bu hususta şöyle buyurmaktadır. “Yeryüzü bana mescit kılındı.” (Müslim, "Mesâcid," 3,) Dolayısıyla namaz kılarken illaki seccadenin üzerinde namaz kılmak zorunda değiliz. Dağda, bayırda, çimende, temiz toprakta ya da evde temiz bir halının üzerinde… Namaz kılmada hiçbir sakınca yoktur. Yeter ki namaz kılınan mekan temiz olsun, üzerinde bir pislik, necaset olmasın.

Durum bu olmakla beraber seccadenin üzerinde namaz kılmak daha iyi ve güzeldir. Hele evdeysek seccadenin üzerinde kılmamız daha doğru olur.

Hz. Peygamberin ismi her anıldığında ona salât ve selam getirmek gerekir mi?

Sevgili Peygamberimin adı her anıldığında ona salat ve selam getirmek gerekir. Efendimiz ismi anıldığı halde kendisine salat ve selam getirmeyen kimseyi en cimri insan olarak haber vermektedir. Nitekim bu hususta şöyle buyurmaktadır: “En cimri insan benim adım anıldığında bana Salât-ü Selam getirmeyendir” (Tirmizi, “Daavât,” 110.)

Sevgili peygamberimiz, kendisine salât ve selam getiren kimsenin ahiret gününde kendine en yakın olacak kişi olduğunu müjdeler. Nitekim bu hususta da şöyle buyurmaktadır: "Kıyamet günü bana insanların en yakını, bana en çok salâvat okuyandır." (Tirmizi, “Salât,” 357.)

Buna göre, resul-i ekrem efendimizin ismi zikredilince, işitilince, ya da okunur, yazılırken efendimize salâvat getirmek gerekir. Bazı âlimlere göre bunu ömürde bir defa yapmak her Müslüman üzerine farzdır.

Bedene dövme yaptırmak niçin haramdır?

Allah, insanı çevreleyen varlıkları hayranlıkla seyredilmeye değer bir ahenk ve güzellik içinde yaratmış, insanı da estetik duygusuyla donatarak onu güzel görünmeye, güzele ve güzelliğe meftun kılmıştır.

Allah, insanları en güzel şekilde yaratmış, yaratmakla kalmamış, insanlara makul ve mutedil ölçüler içerisinde süslenmelerine, güzelliklerini korumalarına güzel görünmelerine de izin vermiş, hatta bunu teşvik etmiştir.

Buna karşılık insanın yaratılışından gelen özellik ve şeklini değiştirmeyi, fıtrat bozmayı hedef alan tasarruf ve müdahaleleri yasaklamış, yaratılışı değiştirmenin şeytanın emrine uyma olacağı bildirilmiştir.

Dövme de bu yanlış müdahalelerden bir tanesidir. Dövme yaptırma Hz. Peygamberin hadislerinde şiddetle lanetlenerek yasaklanmıştır.

İslam fıkıhçıları dövme yaptırmayı Allah'ın yarattığı şekil ve surette kalıcı değişiklik meydana getirdiği için caiz görmemişlerdir. Aynı zamanda dövme yaptırma insanın vücuduna da eziyet verdiğinden İslam fıkıhçıları dövmeyi caiz görmemişlerdir.

Adak etinden kimler yiyemez?

Adak yapan kimse, adadığı hayvanın etinden yiyemez. Etin tamamını dağıtması gerekir. Şayet bir miktar yemiş olursa, yediği etin kıymetini fakirlere para olarak vermesi gerekir

Adak yapan, adadığı hayvanın etini, fakir olsalar bile, usul ve füruna ve geçimi üzerine bağlanmış bulunanlara yediremez. Usul, ana ve baba tarafından yükselen soya denir. Füru, evlatlardan aşağı inen soylara denir.

Günün Ayeti

Kim âhiret kazancını isterse onun bu kazancını arttırırız; kim dünya kazancını tercih ederse ona da bundan veririz; ama onun ahirette hiçbir nasibi olmaz.

Şûrâ, 42/19.

Günün Hadisi

Sizden hiç kimse, maruz kaldığı bir zarar sebebiyle, ölümü temenni etmesin. Mutlaka onu yapmak mecburiyeti hissederse, bari şöyle söylesin: ‘Rabbim! Hakkımda hayat hayırlı ise yaşat. Ölüm hayırlı ise canımı al.’

(Buhari, “Merda”, 19.)

Günün Sözü

“Söz, ilâç gibidir. Gereği kadar sarf edilirse fayda verir. Gerektiğinden fazlası ise, zarara sebep olur.

Amr Bin As

Günün Duası

Allah’ım, bugün insanların yüzünü güldürmeyi, gönüllerini almayı, senin rızanı kazanmayı nasip eyle

Bunları biliyor muyuz?

Rukbi Nedir?

İki kişinin karşılıklı olarak, öldükten sonra sahip olmaları şartıyla birinin malını diğerine bağışlaması yani sen ölürsen evin benim olsun, ben ölürsem evim senin olsun şeklindeki hibeleridir.

Günün Duası

Kardeşinize Dua Ediniz…

Yezid b. Esamm şöyle anlatır:

Şam ehlinden güçlü kuvvetli, nüfuz sahibi bir kimse vardı. Zaman zaman Hz. Ömer’in yanına gelirdi. Bir ara Hz. Ömer onu göremez oldu.

Çevresindekilere:

“–Falan zât ne yapıyor, artık görünmez oldu?” dedi.

“–Ey mü’minlerin emiri! O kendisini içkiye verdi” dediler.

Hz. Ömer, kâtibini çağırarak:

“–Yaz! Ömer b. Hattâb’dan falan kimseye. Selâm sana! «Kendisinden başka ilâh olmayan, günahları bağışlayan, tevbeleri kabul eden, azâbı çetin ve ihsânı bol olan Allah’a hamd ederim. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur, dönüş ancak O’nadır.»” (Mü’min 40/3)

Ömer mektubu yazdırdıktan sonra arkadaşlarına dönerek:

“–Allah’a yönelmesi ve Allah’ın tevbesini kabul buyurması için kardeşinize dua ediniz” dedi. O zât, Hz. Ömer’in mektubunu alınca; “Allah günahları bağışlayan, tevbeleri kabul eden, azâbı çetin olandır” (Mü’min 40/3)cümlesini tekrar tekrar okudu ve:

“–Allah beni hem azabıyla korkutmuş, hem de günahlarımı affedeceğini va‘detmiş” diyerek ağladı. Daha sonra da güzelce tevbe etti. Hz. Ömer o zâtın tevbe ettiğini haber alınca:

“–Bir kardeşinizin yoldan çıktığını, günaha saplandığını gördüğünüzde, onu doğru yola getirmeye ve Allah’ın affına güvenmesini sağlamaya çalışın. Tevbe nasip etmesi için Allah’a yalvarın. Kendisine beddua ederek aleyhinde şeytana yardımcı olmayın” dedi. (Kurtubî, el-Câmi‘, XV, 291)

Seccade üzerinde kılınmayan namaz sahih olur mu?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık