2

Umreye gitmek mi yoksa ihtiyaç sahiplerine yardım etmek mi daha sevap?


  • Oluşturulma Tarihi : 28.10.2016 09:10
  • Güncelleme Tarihi :

İster ibadet ister iyilik olsun bütün hayırlı fiiller ameli salihtir ve Allah indinde bir mükafatı ve sevabı vardır. Bu güzel ameller arasında bir ayırım ya da kıyas yapmak da doğru değildir. Kişi hangi hayırlı ameli yapabiliyorsa onu yapıp amel defterine yazdırmalıdır.

Umreye gitmek sünnettir. Sevgili Peygamberimiz Umre ile ilgili olarak şöyle buyurur: “Umre, ikinci bir umreye kadar olan günahlara keffârettir.” (Nesai, Hac, 3)

Sadaka ve yardım ile ilgili olarak da: “Bir hurma tanesinin yarısı ile de olsa kendinizi cehennem ateşinden koruyunuz” buyurmaktadır.

Dolayısıyla umreye gitmek de ihtiyaç sahibine yardım etmek de sevaptır. Umreye gitmek veya umre parasıyla hayır yapmak arasında tercih yapmakta insan serbesttir. Dilerse bu parayı tasadduk eder dilerse umreye gider. Bundan dolayı hiç kimse kınanamaz.

Ancak hangisinin daha faziletli olduğu konusuna gelince, bu durum şartlara göre değişir. Bazı zaman olur ki, küçük bir miktar para tasadduk etmek bir hayat kurtarır veya buna benzer bir fayda sağlar. Bu durumda tasadduk etmekten dolayı daha fazla sevap kazanabilir.

Bazı insanlar da umreye gittiklerinden dolayı girdikleri manevi atmosferle daha fazla hayır yapabilir. Umreye gitmese belki o manevi atmosferi hissedemeyecek fazla hayır hasenat yapamayabilir. Bundan dolayı hangisi daha faziletlidir sorusuna kesin bir cevap verilemez çünkü bu durum şartlara göre değişiklik arz eder.

Buna göre umreye gitmek mi insana yardım etmek mi konusu kişinin tercihine bırakılmalıdır. Ancak imkanı olan kimse umreye gittiğinde umre parası kadar bir hayır yapmasını tavsiye ederiz.

Tabi bu durum umre ile sadaka arasındaki tercihtir. Fakat konu hac ve sadaka arasında bir tercih olursa kesinkes ve kişinin tercihine bırakılmadan hac tercih edilir. Çünkü hac ibadeti şartları taşıyanlara farzdır. Farz olduğundan sünnete tercih edilir.

Duada ellerimizi yüzümüze sürmemizin hikmeti nedir?

Dua ederken Allah’ın rahmeti bizlerin üzerimize yağıyor. Bizlerde bu rahmetten nasiplenmek için dua ederken ellerimizi rahmetin geldiği göklere doğru kaldırıyor daha sonra da bu rahmeti yüzümüze ve bedenimize sürüyoruz.

Nitekim Hz. Peygamber efendimiz Fatiha’yı okuduktan sonra ellerini mübarek yüzüne sürerdi. Hatta yatıp uzanırken okuduğunda vücuduna sürerdi. Dolayısıyla duada ellerimizi yüzümüze sürmek hem rahmetten nasiplenmeye vesiledir hem de sünnettir.

Ama illaki yüzümüze sürmek zorunda mıyız hayır sürmek zorunda değiliz. Ama o zamanda güzel olan bir sünnetin sevabından ve uygulamasından uzak kalmış oluyoruz

Bir malı peşin fiyatından fazla bir fiyata vade farkı koyarak satmak caiz midir?

Bir malı peşin fiyatına nispetle farklı bir fiyat ile vadeli olarak satmak caizdir. Bu konuda mezhepler arasında bir ihtilaf yoktur.

Çünkü burada paranın malla değişimi söz konusudur. İslam hukukuna göre böyle bir muamelede faiz meydana gelmez. Mesela bir malı peşin bin liradan ve veresiye 2 bin liradan almak veya satmak caizdir. Peşin ile veresiye arasındaki fark faiz değildir.

Veresiye alış verişlerde akit yapılırken satışa konu olan mal, ödenecek fiyat ve ödeme zamanı belli olmalıdır. Bu üç şart yerine geldikten sonra peşin ve veresiye fiyatların farklı olması önemli değildir.

Günün Ayeti

Birbirinizle çekişmeyin. Aksi halde başarısızlığa uğrarsınız ve kuvvetiniz yok olup gider.

Günün Hadisi

Siz, mallarınızla herkesi memnun edemezsiniz, onları güler yüz ve güzel ahlak ile memnun etmeye çalışın.

Günün Sözü

Dostuna da düşmanına da yardım et; çünkü o zaman dostunla daha yakın dost, düşmanınla daha dost olursun.

Cledbul

Günün Duası

Allah’ım bugün kalplerimizi temizle, ayıplarımızı ört, hastalarımızı da iyileştir.

Bunları biliyor muyuz?

Ahdü Misak Nedir?

Allah’ın, Hz. Adem’i yaratınca, kıyamete kadar bütün zürriyetini zerreler halinde onun belinden çıkarıp; “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” diye buyurup, onların da; “Evet, sen Rabbimizsin” diye verdikleri cevabı ifade eden söz demektir.

Günün Nüktesi

Deniz Köpüğü Kadar Günah…

Bir gün başta Ebu Zer olmak üzere Muhacirlerin fakirleri Peygamberimize gelerek şöyle dediler:

“Ya Resulallah! Varlık sahipleri yüksek dereceleri ve daimi nimetleri alıp gittiler. Çünkü onlar da bizim gibi namaz kılıyorlar, oruç tutuyorlar. Ancak onlar sadaka veriyor biz veremiyoruz, onlar köle azad ediyor, biz edemiyoruz.”

Peygamberimiz onlara şu müjdeyi verdi:

“Ben size bir şey öğreteyim mi? Onunla sizi geçenlere yetişir, sizden sonrakileri de geçersiniz. Hem hiçbir kimse sizden daha faziletli olamaz; meğerki sizin yaptığınız gibi yapmış olsunlar. Her namazdan sonra otuz üç kere ‘Sübhanallah’, otuz üç kere ‘Elhamdülillah’, otuz üç kere ‘Allahu ekber’ derseniz tamamı doksan dokuz eder; yüzün tamamında da ‘Lailahe illallah vahdehüla şerike leh, lehü’l- mülkü velehü’l- hamdü ve hüve ala külli şey’in kadir’ derseniz, günahlarınız denizin köpüğü kadar da olsa bağışlanır.”

Müslim, Mesacid, 146

Umreye gitmek mi yoksa ihtiyaç sahiplerine yardım etmek mi daha sevap?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık