2

Veresiye alış veriş yapmanın dinen bir sakıncası var mı?


  • Oluşturulma Tarihi : 09.07.2016 08:49
  • Güncelleme Tarihi :

Bir malı peşin fiyatına satmak nasıl caiz ve makul ise veresiye fiyatına zamlı satmak da öyle câiz ve makuldür. Zira veresiye satışta malın karşılığı olan bedel bir kaç ay geciktirilmektedir. Diğer bir ifade ile uzatılmaktadır. Dolayısıyla vade uzayınca malı satanın bir zararı söz konusu olmaktadır. Bu zararını telafi etmek için malın fiyatını bir miktar yükseltmesinde dinen bir sakınca yoktur.

Ama bunu yaparken iki tarafta peşin fiyata mı yoksa vadeli fiyata mı anlaştıklarını alış veriş esnasında söylemeleri ve bunun üzerinde anlaşmaları gerekir. Şayet böyle olmazsa o zaman bu alış- veriş geçersiz olur.

Abdest organlarını bir kez yıkamak abdest için yeterli olur mu?

Abdest alırken, abdest organlarını bir defa yıkamak farzdır. Üçer defa yıkamak ise sünnettir. Abdestin geçerli olması için abdest organlarını en az bir defa yıkamak gerekir. Birden fazla yıkamak ise farzın fazlası olur. Bu fazlalık şayet üç defa olursa Efendimizin sünneti olmuş olur. Çünkü efendimiz abdest alırken abdest organlarını üçer defa yıkarmış.

Dolayısıyla abdestin geçerli olabilmesi için abdest organlarını en az bir kez yıkamalıyız.

Dövme ile kılınan namaz geçerli olur mu?

Gerek ele, gerekse yüze olsun dövme yaptırmak, birtakım çizgilerle süslenmek caiz değildir. Rasulullah Efendimiz, bedenin herhangi bir yerine böyle süslemelerle dövme yapmayı menetmiştir.

Değil insan bedenine, hayvanların dahi yüzlerine, hatta sırtlarına ve arkalarına böyle dövme yapmayı uygun bulmadığını ashabına haber vermiş, yapanları da azarlamıştır.

Buharî’deki bir hadiste, dövme yapan ve yaptırana Allah lânet ettiği haber verilmektedir. Onun için her Müslüman’ın lanete sebep olan bu davranıştan uzak durması gerekir. Dövmeli bir vücutla kılınan namaz ise dinen sahih ve geçerlidir.

Hac insanın bütün günahlarını affettirir mi?

Müslüman’ın dünya ve ahiret hayatı bakımından çok önemli bir dönüm noktası olan hac, samimi ve ihlasla yerine getirildiğinde Müslüman’ı günahlarından arındırır. Kişinin Allah indindeki derecesini yükseltir. Ödül olarak cenneti kazanmasına vesile olur. Haccı hayatında yaşayan Müslüman ahlâken mükemmelleşir. İnsanlarla olan ilişkileri hoşgörülerle güzelleşerek olgunlaşır.Haccın faziletinin büyüklüğünü açıklayan birçok hadis-i şerif Hz. Peygamberimiz tarafından dile getirilmiştir. Sevgili Peygamberimiz bu hususta şöyle buyurmaktadır:

- Kim Allah için hacceder de kötü söz ve davranışlardan sakınır ve günahlara sapmazsa -kul hakları hariç- annesinin onu doğurduğu günkü gibi günahlardan arınmış olarak döner.

 - Haccedenler ve umre yapanlar Allah’a dua ederlerse, dualarını kabul eder, bağışlanma dilerlerse onları bağışlar.

- Hac ve umreyi art arda yapınız. Çünkü bu ikisi, körüğün demir, altın ve gümüşün pasını giderdiği gibi fakirliği ve günahları yok eder.

Hz. Peygamberin bu hadislerinden de anlaşıldığı gibi hacca giden kimse kul hakkı dışındaki bütün günahlarından kurtulmaktadır.

Haram kazanç ile yapılan hac geçerli midir?

İslâm dini kişilerin meşru işlerle uğraşmalarını ve geçimlerini helâl yollardan elde etmelerini ister. Buna rağmen gayr-i meşru yolla bir kazanç elde edilmiş ve bu kazancın sahibi belli ise, bunun sahibine iade edilmesi; belli değil ise, karşılığında sevap beklenmeksizin yoksullara veya hayır kurumlarına verilerek elden çıkarılması gerekir.

Bu itibarla, gayr-i meşru yolla elde edilen para ile hac etmek uygun değildir. Asıl olan, ibadetlerin helal parayla yapılmasıdır. Bununla birlikte haram parayla hacca giden kişinin haccı sahih olup, üzerinden hac yükümlülüğü kalkmış olur. Ancak, gayr-i meşru kazancın sorumluluğundan kurtulmak için, bu malı yoksullara veya hayır kurumlarına vererek elden çıkarması ve bir daha işlememek üzere tövbe etmesi gerekir.

Günün Ayeti

Allah’ın, kereminden kendilerine verdiklerini (infakta) cimrilik gösterenler, sanmasınlar ki o, kendileri için hayırlıdır; tersine bu onlar için pek fenadır. Cimrilik ettikleri şey de kıyamet gününde boyunlarına dolanacaktır.

 

Günün Hadisi

Kıyamet gününde benim şefaatime en çok layık olanlar, bana en çok salâvat getirenlerdir.

Günün Duası

Allah’ım zalimlerin, nefsimin, şeytanın şerrinden sana sığınırım.

Günün Sözü

Evinizin eşiğini temizlemeden komşunuzun damındaki karlardan şikayet etmeyiniz.

Konfüçyüs

Bunları biliyor muyuz?

Ashab-ı Suffe kimdir?

Suffe halkı demektir. Medine'de bulunan Mescid-i Nebî etrafındaki odalara “suffe” denmiştir. Hz. Peygamber, Mescidine bitişik bu odalarda ikamet ederek ilim ve ibadetle meşgul olan sahâbîlere, Ashab-ı Suffe veya Ehl-i Suffe denir.

Günün Nüktesi

Bunlar kurumadıkça umulur ki azapları hafifletilir

İbn Abbas şöyle demiştir:

Hz. Peygamber iki kabre uğrayarak şöyle buyurdu:

“Bu ikisine azap ediliyor. Birisi idrardan sakınmazdı. Diğeri ise insanlar arasında laf getirip götürürdü.”

Hz. Peygamber daha sonra yaş bir hurma dalı alarak ortasından kırdı ve her bir kabre bir parçasını dikti. Hz. Peygamber'e “Ey Allah'ın Resulü! Bunu niçin yaptın?” diye soruldu. O, “Bunlar kurumadıkça umulur ki azapları hafifletilir” buyurdu.

Veresiye alış veriş yapmanın dinen bir sakıncası var mı?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık