Yapılan bir ibadetin ya da işlenen bir günahın imana olumlu ya da olumsuz bir etkisi var mı?


  • Oluşturulma Tarihi : 22.01.2022 08:23
  • Güncelleme Tarihi :
Yapılan bir ibadetin ya da işlenen bir günahın imana olumlu ya da olumsuz bir etkisi var mı? yazının resmi

İman inanılması gereken hususlar açısından artmaz ve eksilmez. Bir kimse, iman esaslarının tümünü kabul edip de, bir ya da birkaçına inanmazsa, iman etmiş sayılmaz. Bu durumda, iman gerçekleşmediğinden, artması ve eksilmesi söz konusu değildir. Ancak güçlü ve zayıf olmak açısından farklılık gösterir; kiminin imanı kuvvetli, kiminin zayıftır. İmanda bu çeşit farklılığın bulunduğuna Kur’an-ı Kerim’de işaret edilmiştir: “Herhangi bir sure indirildiğinde, içlerinden (alaylı bir şekilde) ‘bu hanginizin imanını artırdı?’ diyenler olur. İman etmiş olanlara gelince, inen sure onların imanını artırmıştır.” (Tevbe 9/124); “O, inananların imanlarını kat kat artırmaları için kalplerine huzur ve güven indirendir.” (Fetih 48/4); “Allah’ın ayetleri kendilerine okunduğu zaman (bu) onların (mü’minlerin) imanlarını artırır.” (Enfal 8/2) Buna göre kişi günah işleye işleye imanını zayıflatmaktadır. Aynı şekilde kişi hayır işleye işleye ibadet ede ede de imanı artar.

Ahiret gününde amel defterini sağ taraftan alan kimse cennete mi girecek?

Ahiret gününde insanlar hesaplarının görülmesi için toplandıktan sonra, kendilerine dünyada iken yaptıkları işlerin yazılı bulunduğu amel defterleri dağıtılır. Kirâmen Kâtibîn adı verilen melekler tarafından yazılan bu defterler hakkında Kur’an’da şöyle buyurulur: “Kitap ortaya konmuştur. Suçluların onda yazılı olanlardan korkmuş olduklarını görürsün. Vay halimize derler, bu nasıl kitapmış. Küçük büyük hiçbir şey bırakmaksızın hepsini sayıp dökmüş. Böylece yaptıklarını karşılarında bulmuşlardır. Senin Rabbin hiç kimseye zulmetmez” (el-Kehf 18/49). Amel defterleri cennetliklere sağdan, cehennemliklere soldan veya arkadan verilir. Defteri sağdan verilenlere “ashâb-ı yemîn”, soldan veya arkadan verilenlere “ashâb-ı şimâl” adı verilir. Defterin sağdan verilmesi bir müjde, soldan verilmesi ise azabın habercisidir. Yani kitabını sağdan alanlar cennete soldan alanlar ise cehenneme gideceklerdir.

Herhangi bir yerde kesmek üzere adak adayan kimse bu adağını başka bir yerde kesebilir mi?

Adak, kişinin bir ibadeti yapacağına dair Allah’a söz vererek üzerine borç kılması anlamına geldiğinden, bu borçtan kurtulması için adağını yerine getirmesi gerekir. Bundan dolayı kurban keseceğine dair adakta bulunan kişi, ancak kurban kesmek suretiyle adağını yerine getirmiş olur. Ancak adağı adadığı yerde kesmek zorunda değildir. Yani adakta yer bağlayıcı değildir. İster bu adağını söylediği yerde keser, isterse evinde, dilerse başka bir yerde keser hepsi de caiz ve geçerlidir. Ancak illaki mutmain olmak istiyorsa adadığı yerde keser.

Abdest alırken veya guslederken konuşmak caiz mi?

Abdest alırken ve guslederken konuşmamak İslam ahlakındandır ve de dinen müstehaptır. Ama konuşmak abdeste de gülse de zarar vermez. Ancak zorunlu olmadıkça konuşmamak daha iyidir.

Günün Ayeti

Kıyametin kopacağı günde, suçlular hayal kırıklığı içinde ümitsizliğe düşeceklerdir.

Rûm, 30/12.

Günün Hadisi

“Ameller pazartesi ve perşembe günleri Allah´a sunulur. Ben, amelim Allah´a sunulurken oruçlu olmayı istiyorum.”
(Tirmizi, “Savm”, 44.)

Günün Sözü

En büyük mezar insanın kalbine gömdükleridir.

Günün Duası

Allah’ım imanımızı ibadet yaparak güçlendirmeyi güzel ahlak ile de süslemeyi nasip eyle.

Bunları biliyor muyuz?

Umur-i Zevkiyye Nedir?
Tasavvufta kalp ile tadarak, yaşayarak kavuşulan haller demektir.

Günün Nüktesi

Gıybet…

Hz. Peygamber sahabeye sordu:

“Gıybetin ne olduğunu biliyor musunuz?”

” Allah ve Resulü daha iyi bilirler” dediler.

Hz. Peygamber, dedi ki:

“Birinizin, kardeşini hoşlanmayacağı şeyle anmasıdır!”

Bir adam dedi ki:

”Ya benim söylediğim onda varsa, bu da mı gıybettir?”

“Eğer söylediğin onda varsa gıybetini yapmış oldun.

Eğer söylediğin onda yoksa bir de bühtanda (iftirada) bulundun demektir.”

Yapılan bir ibadetin ya da işlenen bir günahın imana olumlu ya da olumsuz bir etkisi var mı?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık