Sayfa Yükleniyor...
Dinimize göre cenazeyi öldüğü yere defnetmek menduptur. Cenazeyi defnetmeden önce başka yere nakletmek mekruh olmakla beraber caizdir. Definden sonra kabrinden çıkararak nakil ise kesin zaruret olmadıkça mutlak suretle caiz değildir.
Buna göre yurtdışında ölenlerin, bulundukları yerde bir Müslüman kabristanı varsa, orada defnedilmeleri uygun olur. Şayet Müslüman kabristanı yoksa Hıristiyan mezarlığında Müslümanlar için ayrılmış olan bölüme defnedilmeleri mümkün olduğu gibi, Türkiye'ye nakledilmeleri de caizdir.
Ama orada gömülmelerinin dini bir sakıncası yoktur. Tabi gömerken Müslümanların kabristanına gömmek gerekir. Ya da gayrı Müslimlerin mezarlarının olmadığı köşede bir yerde gömmelidir.
Dalgınlıkla kaçırdığımız namazdan dolayı günaha düşer miyiz?
Unutularak kılınmayan namazların kılınmadığından dolayı bir günahı yoktur. Ancak bu nazmın en yakın zamanda kaza edilmesi gerekir. Zira herhangi bir sebeple vaktinde kılınmayan ve böylece yükümlünün zimmetine borç olarak geçmiş bulunan namazların bir tek ödeme yolu vardır, o da kılamadığımız namazları kılmaktır. Yani kaza etmektir. Bundan başka namazın zimmetten düşürülmesi için bir yol yoktur.
Dolayısıyla hangi sebeple kazaya kalmış olursa olsun vaktinde kılınmamış bir namazın borcundan kurtulmak için illaki onu kaza etmek gerekir. Fidye veya para vermek ya da başkasına kıldırmak şekli ile bu namaz borcu ödenmez.
Boşanma halinde çocukların nafakalarından sadece baba mı sorumludur?
Kız olsun erkek olsun, çocukların nafakalarını temin babanın görevidir. Annenin bu konuda bir sorumluluğu yoktur. Babanın yokluğunda çocukları geçindirme görevi babanın babasına, o da yoksa diğer akrabaya düşer.
Baba küçük çocuklarına, çalışıp kazanacakları çağa gelinceye kadar bakmağa mecburdur. Çocuklar için belirlenecek nafakalar, onların yaşlarına ve babalarının servetine uygun ve yeterli miktarda olmalıdır. Babalarının geliri yeterli ise çocuklar için birer hizmetçi, yetmezse ikişer hizmetçi de tutulabilir.
Kız evladın, kendine yetecek malı yok ve evli de değilse nafakası babasına aittir. İster bakire olsun isterse iddetini tamamlamış dul olsun, fark etmez. Evladın öğrenim masrafları babaya aittir.
Çocuk için takdir edilen nafaka anneye verilir. Annenin nafakayı çocuğa harcamadığı tespit edilirse ya nafaka güvenilir bir kişiye verilerek annenin ondan sabah akşam azar azar alması temin edilir veya nafakayı harcama vazifesi annenin dışında birine verilir.
Elfaz-ı küfür nedir?
İnsanı küfre götüren dine muhalif sözler demektir. Helalı haram, haramı helal saymak, kutsal değerlerimiz olan Allaha, Peygambere, Kitaba, namaza, oruca, ya da bir başka kutsala sövmek veya hakaret etmek gibi.
Bu sözler imana zarar verdiği için bu sözleri söyleyen kimse imana dönmek için kelime-i Şehadeti söylemesi gerekir.
Günün Ayeti
Her kim şahit olduğu gerçeği gizlerse, şüphesiz ki onun kalbi günahkârdır.
Bakara, 283.
Günün Hadisi
Müslüman geçimi güzel olan kişidir.
Günün Sözü
Bu dünyaya gelen gider. Yürü fani dünya, sana gelende gülmüş var mıdır?
Yunus Emre
Günün Duası
Allahım bugün bir iyilik yapmayı bana nasip et.
Bunları biliyor muyuz?
Maazallah Nedir?
Tehlikeli, zararlı ve istenmeyen durumlardan korunmak için söylenen veAllaha sığınırım" mânâsına gelen bir sözdür.
Günün Nüktesi
Onlar için dua et
Sahabeden Hz. Ebû Übeyd es-Saîdî bir gün, Ey Allâhın Resûlü, anne ve babamın vefâtlarından sonra da onlara iyilik yapma imkânı var mı? Ne ile onlara iyilik yapabilirim diye sordu
Bunun üzerine Sevgili Peygamberimiz, Evet vardır. Onlara dua, onlar için Allâhtan istiğfar (günahlarının affedilmesini) talep etmek, onlardan sonra vasiyetlerini yerine getirmek, anne ve babanın akrabalarına karşı da sılai rahmi îfa etmek, anne ve babanın dostlarına ikramda bulunmak onlara yapılan iyiliklerdir. diye cevap verdi.