Sayfa Yükleniyor...
Filistin Orta Doğunun kanayan yarası. Masum ve çaresiz insanların bir bir katledildiği coğrafya. İnsan oturduğu yerde soruyor, Kim bu zulme dur diyecek? Bu kadar çocuk, kadın, genç ve masum insanın ölmesine daha ne kadar seyirci kalınacak?... ama cevabı da bir türlü verilemeyen bir zulüm.
Dünyanın şımarık çocuğu gibi davranan İsrail böyle rahat oldukça, başta ABD gibi süper güçler sınırsız destek verdikçe bu zulüm sürecek. Bu hafta ABDnin yaptığı provokasyon sonucu yine 60ın üzerinde masum şehit edildi. Provokasyon diyorum çünkü ABD dışında hiçbir ülke sembolik de olsa elçiliğini Kudüse açmadı. Çünkü orası kutsal bir mekan. Tüm dinler için manevi değeri çok yüksek. Tüm bu hassasiyetlere rağmen ABD Başkanı Trump, dünyaya meydan okuyarak tartışmalı kararı uygulamaya soktu. Yani masum insanların İsrail devleti tarafından katledilmesine onay verdi.
Olayı hatırlamak isteyenler için kısaca söz etmekte fayda var. ABD Başkanı Donald Trumpın 6 Aralık 2017de Kudüsü İsrailin başkenti olarak tanıdığını ve ülkesinin Tel Avivdeki büyükelçiliğini Kudüse taşıyacağını açıklamasından sonra yeni büyükelçilik binası bu hafta yapılan resmi törenle açılmıştı.
Zaten olanlar bu açılıştan sonra oldu. İsrail askerlerinin, Gazze sınırında ABDnin Kudüste büyükelçilik açmasını protesto etmek ve Büyük Felaketin 70. yılını anmak isteyen göstericilere ateş açması sonucu 62 Filistinli şehit edildi. Filistin Sağlık Bakanlığı, 2 bin 770 kişinin yaralandığını duyurdu. Bakanlık ayrıca şehitlerden 8inin 18 yaş altı çocuk, yaralılardan 225inin çocuk ve 86sının kadın olduğunu aktardı. İsrail İHAlarla göstericilerin üzerine göz yaşartıcı gaz attı. Direnişin en küçük şehidi ise 8 aylık Leyla bebek oldu. İsrailin Gazzede katlettiği 8 aylık bebek Leyla Enver Gandurun cenazesi gözyaşları arasında toprağa verildi. Cenaze törenine yüzlerce kişi katıldı.
Gösterilerin daha da devam edeceği görünüyor. Yitip giden canlar yine masum halk