Sayfa Yükleniyor...
Yaşamı sürdürebilmek için gerekli suyu denetim altına almak, insanoğlunun temel sorunlarından biri olmuştur. Barajlar sellerden korunmak, ırmakların yönünü değiştirmek, su depolamak ve araziyi sulamak gibi, su denetleme yöntemlerine ilişkin olarak kullanıla gelmiştir. Bugün de barajlar, yüzyıllardan yüklendikleri bu işlevleri yerine getirirler: çağımızda, tarımsal sulama, evler için gerekli suyu sağlama ve depolamasının yanı sıra barajlar, hidroelektrik güç üretimi, kıraç toprakları tarıma elverişli hale getirme, sellerin yol açacağı erozyonu ve nehir ağızlarındaki kum ve kil birikintilerini önleme gibi daha karmaşık amaçlarla da kullanılmaktadırlar. Barajlar ve yağmur ikilisi ise hayatımızın aslında en önemli parçalarından biri. Son 1 aydır Ege Bölgesi, en yağışlı günlerini yaşıyor. Yağmur bolluk bereket anlamına gelir. Evet sağanak İzmir’deki üreticiyi fazlasıyla etkiledi. Vatandaşlar zor zamanlar yaşadı. Ancak uzun yıllardır tehlike sinyalleri veren barajlarımızda doluluk oranı arttı. İzmir’deki eski metropol alanda 11 ilçeye su verilen Tahtalı, Gördes ve Balçova barajlarında sadece son 45 günde 65 gün yetecek su birikti. İzmir’de aralık ve ocak aylarındaki yağışlar, barajlardaki su oranlarını arttırdı, yeraltı su kaynaklarını da besledi. İZSU verilerine göre su miktarlarında Tahtalı Barajı’nın toplam su hacmi yüzde 65,29’a yükseldi. Balçova Barajı’nda ise doluluk yüzde 82,93’e çıktı Ürkmez Barajı’nda da doluluk yüzde 99,76 olarak kayıtlara geçti. Güzelhisar Barajı’nda doluluk oranı yüzde 83,01 olarak kayıtlara geçti. Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı’nda ise doluluk yüzde 94,35’e çıktı. İzmir’in en düşük orana sahip barajı ise yüzde 12,40 ile Gördes Barajı oldu. Yaşamamızın en önemli parçası olan suyun korunması ve çoğalması büyük öneme sahip. Bizim yapabileceğimiz en önemli şey ise suyu tasarruflu kullanmamız. Boşuna akan çeşmeleri, milli servetimizi korumalıyız.