1
Hulusi Yeğmen
İlkses Gazetesi Yazarımız

Hulusi Yeğmen

Yazarın Köşe Yazıları

Kuyucu Murad Paşa

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Kuyucu Murad Paşa’yı anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. Kuyucu Murad Paşa, I. Ahmed döneminde 11 Aralık 1606 - 5 Ağustos 1611 arasında sadrazam olmuş bir Osmanlı devlet adamıdır. 1607-1608 yılları arasında 100 yıllık celali isyanlarını sona erdirmiştir. Bu süre içinde öldürdüğü toplam celali eşkıyası sayısı 60.000 civarı olduğu tahmin edilmektedir. Bosnalı Katolik bir âileden gelir. Devşirme olarak Enderun mektebine girmiş, oradan çıkmasından sonra çeşitli saray hizmetinde bulunmuştur.


Kanuni Sultan Süleyman Han

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta size Osmanlı’nın en önemli padişahlarından I. Süleyman yani Kanuni Sultan Süleyman’ı anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. I. Süleyman Osmanlı İmparatorluğu’nun onuncu padişahı ve 89. İslam halifesidir. Batı’da Muhteşem Süleyman, Doğu’da ise adaletli yönetimine atfen Kanûnî Sultan Süleyman olarak da bilinmektedir. 1520’den 1566’daki ölümüne kadar, yaklaşık 46 yıl boyunca padişahlık yapan ve 13 kez sefere çıkan I. Süleyman, saltanatının toplam 10 yıl 1 ayını seferlerde geçirmiştir. Süleyman böylece imparatorluğun hem en uzun süre görev yapan hem en çok sefere çıkan hem de en uzun süre sefer yapan Osmanlı Sultanı olmuştur.


Orhan Gazi

Orhan Gazi veya Orhan Bey Osmanlı İmparatorluğu’nun ikinci padişahı. 1324 ile 1361 yılları Babası Osman Gazi’den 16.000 km² olarak aldığı devleti, oğlu I. Murad’a 95.000 km² olarak bırakmıştır. Osmanlı Beyliği’nin kurucusu Osman Gazi ve Malhun Hatun’un oğludur. Sarışın, uzun boylu ve mavi gözlü, halk tarafından çok sevilen, ulemaya saygılı, merhametli bir hükümdar olarak tanımlanır. Sık sık halkın arasına karıştığı, ve dertlerini dinlediği söylenir. Babası Osman Gazi’nin vefatı üzerine 1326’da bey olmuştur. Orhan Bey’e Şücaeddin, “İhtiyareddin” ve “Seyfeddin” unvanları verilmiştir. Ölüm tarihini 1359, 1360, 1361 ve 1362 gösteren kaynaklar da vardır.


Bir Oğuz Devleti: Akkoyunlular

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Akkoyunluları anlatacağım. Bilgileri, Wikipedia’dan derledi. Akkoyunlular veya Bayındırlılar ,14. yüzyılda Oğuz Türklerinin kurmuş olduğu bir devlet. Horasan’dan Fırat Irmağı’na ve Kafkas Dağları’ndan Umman Denizi’ne kadar uzanan topraklarda egemen olmuşlardır. Akkoyunlular, Azerbaycan halkının oluşumunda önemli bir rol oynamasının yanı sıra Azerbaycan devletçilik tarihinde de önemli yere sahiptir.


Batı Roma İmparatorluğu

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Batı Roma İmparatorluğu’nu anlatacağım. Bilgileri Wikipedia kaynağından derledim. Batı Roma İmparatorluğu, Roma İmparatorluğu'nun 395 yılında İmparator I. Theodosius tarafından ikiye bölünmesiyle ortaya çıkan bir devlettir. Diğer yarısı ise Doğu Roma İmparatorluğu olan devlet, MS 3. ile 5. yüzyıllar arasında var olmuştur. Batı Roma İmparatorluğu, ayrı bir bağımsız İmparatorluk mahkemesi tarafından yönetildikleri herhangi bir zamanda Roma İmparatorluğu'nun batı eyaletlerinden oluşuyordu. Batı Roma İmparatorluğu ve Doğu Roma İmparatorluğu terimleri modern zamanlarda fiilen bağımsız olan siyasi varlıkları tanımlamak için icat edildi; Çağdaş Romalılar İmparatorluğun iki ayrı imparatorluğa bölündüğünü düşünmediler, ancak onu iki ayrı imparatorluk mahkemesi tarafından yönetilen tek bir yönetim olarak idari bir çare olarak gördüler.


Asurlular

Merhaba değerli okuyucularım. Bu hafta sizlere Asurluları anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. Asur İmparatorluğu, Asur Devleti veya Asurya, MÖ 2025 ile MÖ 612 yılları arasında var olmuş ve Sami halkalardan oluşmuş bir Antik Çağ Mezopotamya imparatorluğuydu. Devlet ilk başta Kuzey Irak’ta, Dicle kıyısında bulunan Asur (Aššur) şehrinden oluşmuşken, Güney Mezopotamya ve Doğu ile olan ticari ilişkilerden yararlanarak gelişmiş ve toprakları genişleyerek bir imparatorluğa dönüşmüştür. Anadolu’daki en büyük ticaret kolonileri Kültepe’de (Kayseri) bulunmaktaydı. Başkentleri Ninova’ydı.


Birinci Ahmed

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlerle çarşamba günü buluşuyoruz. Size bu hafta tarihimizin önemli kahramanlarından Birinci Ahmed’i anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. 14. Osmanlı padişahı ve 93. İslâm halifesidir. Sultan III. Mehmed ve Handan Valide Sultan’ın oğludur. Sancağa gitmeyip tahta çıkan ilk Osmanlı padişahıdır. Saltanatı boyunca sefere gitmemiştir. Saltanatında Celali isyanları bastırılmıştır.


Osmanlı-Rus Savaşları

Merhaba değerli okuyucular bugün size tarihimiz açısından çok önemli bir savaşı anlatacağım: 1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı. Bilgileri daimi kaynağımız Wikipedia’dan derledim. Savaş ilk önce Lehistan'da kralla soylular arasında çıkan bir anlaşmazlık yüzünden başladı. Rus Çariçesi II. Katerina Lehistan'ı parçalamak amacıyla Lehistan'ın içişlerine karışıyordu. Kralı soylulara karşı desteklemek amacıyla bölgeye Kazak askerlerini gönderdi. Askerler Osmanlı Devleti sınırları içindeki Balta kentine girerek katliam yaptılar. Osmanlı padişahı III. Mustafa bu durumu protesto ederek 25 Eylül 1768 tarihinde Rusya'ya savaş açtı. Lehistan'da krala karşı çıkan soylular Osmanlı Devleti'nin yanında yer aldılar. Birleşik Krallık da Rus donanmasına danışmanlar göndererek Rusya'nın yanında yer aldı.


Bedir Muharebesi

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Bedir Savaşı’nı anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. Bedir Muharebesi veya Bedir Savaşı, Miladi 14 Mart 624 (Hicri 17 Ramazan 2) tarihinde Müslümanların, Mekke’nin Kureyşli paganlarla yaptığı ilk savaştır. İslam peygamberi Muhammed’in liderliğindeki sahabelerden oluşan Müslüman ordusu, Ebu Cehil’in önderlik ettiği Kureyş ordusunu savaş meydanında mağlup etmiş, Ebu Cehil de dahil olmak üzere 70 Kureyşli ölmüştür. Bu muharebe, Müslümanların yaptığı ve kazandığı ilk savaştır. Savaş sonrası Kureyşlilerin başına geçen Muhammed’in kayınbabası Ebu Süfyan, Müslümanlardan intikam almak için yemin etmiş ve Kureyşli paganlar ile Müslümanlar arasındaki çatışmalar hız kazanmıştır.


Artuklu Beyliği

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Artuklu Beyliğini anlatacağım. Bilgileri daimi kaynağımız Wikipedia’dan topladım. Artuklu Beyliği ya da diğer adıyla Artuklular, Harput, Mardin ve Hasankeyf bölgelerinde 1102-1409 yılları arasında hüküm sürmüş bir Oğuz Türkmen Beyliğidir. Artuklular, 1102 yılında, Güney ve Doğu Anadolu’da Artuk Bey tarafından kurulmuş bir beyliktir. İsmini Türkmen beyi olan Artuk Bey’den almıştır. 1086 yılında Kudüs’ü alan Artuk Bey aynı yıl burada öldü. Daha sonrasında Artuklular Hasankeyf, Mardin ve Harput olmak üzere üç ana koldan idare edildiler. Hasankeyf kolu, Artuk Bey’in oğlu Sökmen Bey tarafından kurulmuştur. Başkenti Hasankeyf, daha sonra da Diyarbakır olarak belirlenmiştir. 1231 yılında Eyyubiler tarafından yıkılmışlardır. Mardin kolunun kurucusu İlgazi Bey’dir. Sırasıyla Anadolu Selçuklu, Eyyubi ve Moğol hakimiyetine girmişler, 1409 yılında Karakoyunlular tarafından yıkılmışlardır.


Macarlar

Bugün size Macarları anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. Macarlar, ağırlıklı olarak Macaristan’da, ayrıca azınlık topluluklar halinde Orta Avrupa’da yaşayan ve Fin-Ugor dil ailesine bağlı Macarcayı konuşan halk. Dilbiliminden yola çıkarak Ana (Ön) Macarlar olarak adlandırılan kabile, Ural Dağları dolaylarında yaşayan Fin-Ugor kavimlerinden gelmektedirler. Fin-Ugor ana kavminin ikiye ayrılmasıyla batı kolunu Fin-Perm kavmi, doğu kolunu da Ugorlar oluşturmuştur. Ana Macarlarında Ugorlar denilen bu kavmin bir bölümünü oluşturduğu bilinmektedir.


Safevî İmparatorluğu

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Safevileri anlatacağım. Bilgileri daimi kaynağımız Wikipedia’dan derledim. Safevî Devleti1501 ve 1736 yılları arasında varlığını sürdürmüş, sıkça modern İran tarihinin başlangıcı olarak kabul edilen, İran tarihindeki en önemli hanedanlıklardan biri tarafından yönetilmiş devlet. Bugünkü İran, Azerbaycan, Ermenistan, Irak, Afganistan, Türkmenistan ve Türkiye’nin doğu kesiminde varlığını sürdürmüş, tarihte ilk kez Şiî Onikiciliğini resmî mezhep olarak kabul etmiş ve Azerbaycan ve İran’ın varis olduğu Safevî Hanedanı’nın devletidir. Safevî Devleti’nin kuruluşuna destek veren Türkmen boyları şunlardır: Şadıllı, Şamlı, Afşar, Kaçar, Çağırganlı, Karamustafaoğlu, Tekeli, Beğdili, Humuslu, Ustaclu, Dulkadirlu, Varsaklar. İsmail Safevî, Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan’ın torunu olan Akkoyunlu Emiri Elvend Mirza’yı Şarur (Nahçıvan) yakınlarında yendikten sonra 1501 yılının Temmuz ayında Tebriz’de kendisini Şah ilan etti. Bundan sonra İran’ın tamamını ele geçirerek, Mayıs 1502’de resmen Safevî Şahı olan I. İsmail sonraki 235 yılda Orta Doğu’ya büyük etki yapacak bir Şiî devletinin temelini atmıştır.


Nedir Bu Maymun Çiçeği Virüsü

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere güncel bir konuda bahsetmek istiyorum. Biliyorsunuz ki son günlerde gündemi oldukça meşgul eden bir virüs var: Maymun Çiçeği Virüsü. Pandemi nedeniyle virüslere karşı artık daha fazla hassas bir dünya haline geldik. Haliyle bu virüs ortaya ilk çıktığında ilk aklımıza gelen yeni bir pandemi daha mı geliyor sorusuydu. Fakat Dünya Sağlık Örgütü içimizi rahatlatan açıklamayı yaptı ve öyle bir riskin olmadığını bildirdi. Gelelim virüsü anlatmaya.


Bereketli Hilal’in Çocukları: Sümerler

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Sümerler Devletini anlatacağım. Bilgileri Wikipedia kaynağından derledim. Sümerler, yaklaşık olarak MÖ 4000-2000 yılları arasında Irak’ın güneyinde (Güney Mezopotamya) yerleşik olan, medeniyetin beşiği olarak bilinen coğrafi bölgede yaşamış bir uygarlıktır. Dünyanın bilinen en eski uygarlıklarından birisi olarak kabul edilir. Sümerler, “Bereketli Hilal” olarak adlandırılan Mezopotamya bölgesinde ortaya çıkan sayısız medeniyetin temelini atmıştır. Ayrıca yazı ve astronomi de tarihte ilk kez Mezopotamya’da, Sümerlerde ortaya çıkmıştır. Genel düşünce, Sümerlerin, çağdaşı olan halklarla yakın bir etkileşim ve benzerliklerinin olduğu yönündedir.


Birinci Justinianus

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta size Birinci Justinianus’u anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. Birinci Justinianus, Büyük Jüstinyen olarak da bilinir, 527 ile 565 yılları arasında Bizans imparatorudur. Hükümdarlığı, hırslı ancak yalnızca kısmen gerçekleştirilen renovatio imperii veya “İmparatorluğun restorasyonu” ile bilinir. Bu hırs, feshedilmiş Batı Roma İmparatorluğu topraklarının kısmen geri alınmasıyla ifade edilir. Generali Belisarius, Kuzey Afrika’daki Vandal Krallığı’nı hızla fethetti. Daha sonra, Belisarius, Narses ve diğer generaller Ostrogot Krallığı’nı fethederek Dalmaçya, Sicilya, İtalya ve Roma’yı yarım yüzyıldan fazla süren Ostrogot yönetiminin ardından imparatorluğa geri kazandırdılar. Praetorian prefect Liberius, İber Yarımadasının güneyini geri alarak Spania eyaletini kurdu. Bu seferler, Batı Akdeniz’de Roma kontrolünü yeniden kurarak İmparatorluğun yıllık gelirini bir milyon solidi kadar artırdı. Justinianus hükümdarlığı sırasında, Karadeniz’in doğu kıyısında daha önce hiç Roma egemenliğine girmemiş bir halk olan Tzani’ye de boyun eğdirdi. Doğuda ise Birinci Kubâd döneminde ve daha sonra Birinci Hüsrev döneminde Sasani İmparatorluğu ile mücadele etti; bu ikinci çatışma kısmen onun batıdaki hırsları nedeniyle başladı.


Nerde O Eski Bayramlar

Pazartesi günü mübarek Ramazan Bayramı’nı idrak edeceğiz. Bir aylık Ramazan ayı sürecini gayet güzel bir şekilde geçirdiğimizi düşünüyorum. Sıcak geçen yaz aylarından tuttuğumuz oruçlardan sonra havaların serin olduğu bu dönemlerde oruç tutmak gerçekten oldukça kolay geldi diyebiliriz.


Karahıtaylılar

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Karahıtaylıları anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. Karahıtaylar bir Moğol devletidir. Başkenti Balasagun idi. Tarih sahnesine ilk defa 4. yüzyılda çıkan ve Orhun kitabelerinde “doğudaki Türk düşmanı kavim” şeklinde tanıtılan Moğol asıllı Hıtayların (Kıtaylar-K’itan) anavatanları Mançurya’nın güneyidir. 10. yüzyılın başında Yehlü Apaochi (Apaoki) adlı Hıtay reisi, kavminin bütün boylarını itaat altına alarak Moğolistan’ın büyük bir kısmına hakim oldu ve 916 yılında kendini hükümdar ilan etti. Onun oğlu Te Kuang (926-947) Kuzey Çin’in bir kısmını ele geçirerek orada Çinliler’in Liao hanedanı dedikleri devleti kurdu. Kuzey Çin’de iki yüzyıldan fazla hüküm süren Liao İmparatorluğu’nun güney sınırları Chili eyaletinin kuzeyinden şimdiki Pekin dahil Shanhsi’ye kadar uzanıyordu; ayrıca bütün Moğolistan ve Mançurya halkları, hatta Kırgızlar da bu devlete bağlanmıştı. Hıtaylar 1009’da batıya yöneldiler ve Uygurlar’la Karahanlılar’ı tehdit etmeye başladılar. Fakat Karahanlılar tarafından Balasagun yakınlarında bozguna uğratılarak (1016) batıya ilerleyişleri bir yüzyıl geciktirildi. Liao hanedanının yıkılışından sonra Hıtayların büyük bir kısmı Tunguz kavmine mensup olan Curcenler’in hakimiyetini kabul ederken Liao İmparatorluğu’nun kurucusu Apaochi’nin sekizinci göbekten torunu olan Prens Yehlü Taşi yönetimi altındaki küçük bir grup ve Batı Moğolistan’daki birçok kavmin desteğini sağladıktan sonra Türkistan’a doğru ileri harekata geçti.


Kırgızlar

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Kırgızları anlatacağım. Bilgileri daimi kaynağımızı Wikipedia’dan derledim. Kırgızlar veya Kırgız Türkleri, çoğunluğu Kırgızistan’da yaşayan Türk halkı. Türklerin bilinen en eski yazılı belgeleri olan Yenisey ve Orhon Yazıtları’nda Kırgızlar, tarihleri çok eskiye dayanan Türk kavimleri arasında zikredilmektedir. Çin tarihi kaynaklarında ise Kırgızlar ilk kez M.Ö. 201 yılında Hunlar zamanındaki olaylar anlatılırken ortaya çıkmakta ve Kırgızların bilinen ilk devletlerini M.Ö. 2. yüzyılda bugünkü Kırgızistan topraklarından doğuya ve kuzey doğuya uzanan bölgede, (Tanrı Dağlarının doğu ve kuzey doğusunda) kurdukları anlaşılmaktadır.


Anadolu Selçuklu Devleti

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Anadolu Selçuklu Devleti’ni anlatacağım. Bilgileri daimi kaynağımız Wikipedia’dan derledim. Anadolu Selçuklu Devleti, Selçuklu Türklerinden olan Kutalmış oğlu Süleyman Şah tarafından Anadolu’da, İznik başkent olmak üzere 1077 yılında kurulmuş olan, Türk-İran geleneğine mensup bir Sünni İslam devletidir.


II. Mahmud

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Osmanlı padişahlarından II. Mahmud’u anlatacağım. Bilgileri daimi kaynağımız Wikipedia’dan derledim. II. Mahmud, 30. Osmanlı padişahı ve 109. İslam halifesidir. Osman Gazi ve Sultan İbrahim’den sonra Osmanlı Hanedanı’nın üçüncü ve son soy atasıdır. Son altı Osmanlı padişahından ikisi onun oğlu dördü ise torunudur. Tahtta kaldığı 31 yıl, Osmanlı tarihinin siyasi açıdan en bunalımlı dönemlerinden biridir. Balkanlarda imparatorluğun dağılma sürecini başlatan Sırp ve Yunan isyanları, Rus, İngiliz ve Fransız donanmalarının Navarin’de Osmanlı donanmasını imha etmesi ve asi ilan ettiği Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın ordularının Suriye ve Anadolu’yu geçerek Kütahya’ya kadar gelmeleri gibi olaylar ile karşı karşıya kalan Sultan II. Mahmud, bir diğer taraftan gerçekleştirdiği reformlarla imparatorluğun çehresini değiştirerek Osmanlı modernleşmesinin temellerini atmış, ölümünden dört ay sonra ilan edilen Tanzimat Fermanı’na giden yolun hazırlayıcısı olmuştur. Hükümdarlığı dönemindeki icraatları nedeniyle, bazıları kendisini devleti tekrar ihya etmek üzere her yüzyılda bir gelmesi beklenen müceddid olarak kabul edip büyük sıfatıyla yâd etmiş, muhalifleri ise yaptığı reformlardan dolayı “gavûr padişah” olarak nitelendirmişlerdir. Siyaseten (yargılamasız) idam yetkisini kullanan son padişahtır.


Peçenekler

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Peçenekleri anlatacağım. Bilgileri Wikipedia kaynağından derledim. Peçenekler Göktürk Devleti'nin yıkılmasıyla birlikte ana yurtları olan Batı Sibirya'dan ayrılarak geldikleri Volga ve Ural Nehri arasındaki bölgeyi merkez edip oradan da Kuzey Kafkasya, Karadeniz, Doğu Avrupa ve Balkanlar'a akınlar düzenleyen göçebe Türk halkı.


Karakoyunlular

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Karakoyunluları anlatacağım. Bilgilerimin kaynağı Wikipedia’dır. Karakoyunlular ya da Karakoyunlu Devleti başkenti Tebriz olan ve 1380-1469 yılları arasında bugünkü Doğu Anadolu Bölgesi, Güney Kafkasya, Azerbaycan ve Kuzey Irak topraklarında egemenlik sürmüş Oğuz Türklerinin kurmuş olduğu bir devlet. Bayraklarında açıklanan damga Eski Sakalardan bu yana Hunların, Memlüklülerin, Selçukluların, Moğol-Tatarların, kullandığı “Ejderha yüreği” veya “Yaşam Çiçeği” damgası vardı. Karakoyunlu aşireti 1284-1292 yılları arasında Türkistan’dan Fırat ve Dicle nehirlerinin yukarı vadilerine yerleşmiştir. Konar göçer bir Türkmen aşireti olan Karakoyunlular yazı Aladağ yaylalarında, kış aylarını ise Diyarbakır ve Fırat civarında geçirirlerdi.


Macarlar

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Macarlar’ı anlatacağım. Bilgileri daimi kaynağımız Wikipedia’dan derledim. Dilbiliminden yola çıkarak Ana (Ön) Macarlar olarak adlandırılan kabile, Ural Dağları dolaylarında yaşayan Fin-Ugor kavimlerinden gelmektedirler. Fin-Ugor ana kavminin ikiye ayrılmasıyla batı kolunu Fin-Perm kavmi, doğu kolunu da Ugorlar oluşturmuştur. Ana Macarlarında Ugorlar denilen bu kavmin bir bölümünü oluşturduğu bilinmektedir. Saray rahibi Simon Kezai’nin kroniklerinde yazdığı Macarlar’ın ortaya çıkışı hakkındaki efsaneye göre; Hunor (Hun eri) ve Magor (Macar) Azak Denizinin kuzeyindeki bataklıklarda gezerken burada eğlenen kadınlara rastlamışlar ve bu kadınlarla olan evliliklerinden Hunlar ve Macarlar meydana gelmiştir. Ancak Macarlar’ın bilinen en eski ana vatanlarının Azak Denizine oldukça uzak olması bu efsanenin, Arpad soyundan Macar krallarının Hunlar daha ziyade de Attila ile akrabalık bağı kurmak için yazıldığını düşündürmektedir. Macar Türkolog Rásonyi, Macarların kökeni ile ilgili Türklerle akrabalık bağı kurduğu gibi Türkler’i Macarların babası, Fin-Ugorlar’ı ise Macarlar’ın anası şeklinde tanımlamıştır.


Harezmşahlar Devleti

Merhaba değerli okuyucular. Bu hafta sizlere Harzemşahları anlatacağım. Bilgileri Wikipedia’dan derledim. Harezmşahlar veya Harzemşahlar Devleti Orta Asya’da Harezm bölgesinde Kutbeddin Muhammed Harezmşah tarafından kurulan Türk-İran geleneğine dayalı bir devlettir. Bu devlet, Anadolu Selçuklu Devleti ile 1230 yılında yapılan Yassı Çemen savaşı sonucunda iyice zayıflamış, 1231 yılında Celaleddin Harezmşah’ın ölümü ile yıkılmıştır. Amuderya bölgesi Orta Çağ’da “Harezm” (Harizm) ve hükümdarlar “Harezmşah” olarak anılırdı. XI. yüzyılın sonlarına doğru bu bölgede kurulan yerli etnik bir topluluk olan ve Türkçe konuşan yerel halkın kurduğu bu devletin adı da Harezmşahlar’dır.