Sayfa Yükleniyor...
İnsanlık tarihinin, son yıllarda gördüğü tüm dünyayı tehdit eden, en büyük salgın hastalıklardan biri olan koronavirüs (Covid 19) ile mücadele içerisindeyiz. Zor ve sıkıntılı bir süreçten geçtiğimiz şu dönemlerde; Hayatın her alanında olduğu gibi sporda belirsizlik halindeyiz. Eğlence sektörünün bir parçası olan spor da NBA, Şampiyonlar ligi, Premier ligi belirli bir süre takip edemeyeceğiz. Ulusal ve uluslararası kurum, kuruluşlar Önemli bütün spor organizasyonlarını iptal etti. Tokyo 2020 için daha henüz net bir karar alınmadı.
Bütün coğrafyalarda görülen, her ülkede yaşanan virüs salgını spor dünyasında önemli sporcularda yaşanmaktadır. Yıldız oyuncu Kevin Durant le beraber NBA de corona testi pozitif çıkan oyuncu sayısı 14 oldu. Küresel bir Pazar olan NBA, hem sponsorluk hem de yayın gelirlerinde ciddi bir şekilde ekonomik kayba uğrayacağı kesin gözüyle bakılıyor. Günümüz Endüstriyel Spor, bir fabrika gibi işlemektedir. Sporcular, medya çalışanları, stadyumda malzeme taşıyan görevli, stadyum çevresinde atkı ve bere satan çocuktan, köfte ekmek yapan amcaya kadar birçok insanın ekmeğini çıkardığı bir alandır. Olağanüstü zamanlardan geçtiğimiz bu günlerde çoğu insan işini ve gelirini kaybetti. Koranavirüs, Küresel olarak tüm Spor piyasasını derinden etkiyecektir.
Dünyanın en çok izlenen, kitlesel olarak takip edilen futbolun piyasasını incelediğimizde; uçuk futbolcu maaşları, şişirilmiş bonservis paralarını düşünürsek eğer futbolun bu şartlarda devam etmesi
Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve dünyayı etkisi altına alan yeni tip coronavirüs (Covid – 19) , spor dünyasını da etkisi altına almaya devam ediyor. Avrupa’da birçok lig de maçlar askıya alınırken, ülkemizde nisan ayın sonuna kadar maçların seyircisiz oynanmasına karar verildi. Bu gelişmelerin ardından coronavirüs vakaları profesyonel sporcularda yaşanmaktadır. Coronavirüs testi pozitif çıkan birçok ünlü sporcu bulunmaktadır. İlk önce Utah Jazz da oynayan NBA oyuncusu Rudy Gobert de pozitif çıktı. Daha sonra Juventus, İtalyan stoperi Daniele Rugani’nin coronavirüs testi pozitif çıktı. Dünya yıldızı Cristiano Ronaldo karantina altına alındı. Ronaldo’nun iddiaya göre ülkesinde sahip olduğu oteller zincirini coronavirüsle mücadele edilmesi için hastane olarak kullanılması talimatı verildiği söylenildi. Arsenal takımı teknik direktörü Mikel Arteta ve İtalya Seri A da Fiorentina takımından Patrick Cutrone coronavirüse yakalandı. Coronavirüs, Avrupa’da ve dünya da birçok futbolcu ve basketbolcuda etkisi altında altındadır.
Avrupa ve diğer ülkelerde ticaret, endüstri, sanat ve spor organizasyonları durmuş ve iptal edilmiştir. Coronavirüs nedeniyle bisiklet, golf, atletizim, judo gibi hemen hemen her branşta etkinlikler iptal oldu. Teniste Indian Wells organizasyonu iptal edildi. Euroleague yönetimi, virüs salgını nedeniyle maçları belirli bir süre erteledi. Yeni küresel kapitalizmin simgesi olan NBA’de maçlar
Sporun ve futbolun ‘öteki’ yüzü haline gelen, kenara itilen, farklı görülen kadın futbolu ülkemizde ilk defa Vodafone Park’ta 33 bin kişilik izleyici ile seyirci rekoru kırdı. Beşiktaş ile Türk spor tarihinin en büyük sponsorluk anlaşmasına imza atan Vodafone, futbolda “BEN VARIM” sloganıyla spora destek veriyor. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününe özel düzenlenen Vodafone Kupası’nda Beşiktaş ve Atletico Madrid karşı karşıya geldi. Cumartesi günü oynanan maçta passolig olmadan ücretsiz giriş vardı. Türkiye’de ilk kez kadın futbol maçında tribünler doluydu. En fazla seyircinin takip ettiği kadın futbol maçı olarak Türkiye spor tarihine geçti. Etkinliğe hem cumartesi günü olması, hem sosyal medya hem de diğer tüm iletişim kanallarından reklam ve tanıtımın yapılmasından dolayı maça yoğun bir ilgi vardı.
Avrupa’nın en iyi kadın futbol takımlarından biri olan Atletico Madrid, Beşiktaş’ı 2-0 mağlup ederek Vodafone Kupası’nı aldı. Atletico Madrid, 37’inci dakikada Charlyn’in attığı golle 1-0 öne geçti. İlk yarının bitimine 3 dk. Kala konuk ekip, 42’inci dakikada Olga Garcia’nın attığı golle soyunma odasına 2-0 önde girdi. Maçta başka gol olmadı. Atletico Madrid maçı kazandı. Maç sonunda her iki takımın sporcuları orta yuvarlağa gelerek üçlü çektirdi ve renkli görüntülere sahne oldu. Müsabakaya
Süper Ligin 23. Haftasındaki dev derbide Galatasaray deplasmanda Fenerbahçe’yi 3-1 yendi. Kadıköy’de 20 yıl aradan sonra büyü bozuldu. Galibiyeti getiren golleri; 40. dakikada Donk, 80. dakikada penaltıdan Falcao ve 90+6. Dakikada OnyeKuru attı. Fenerbahçe’nin golü 21. Dakikada Kruse’dan geldi . Galatasaray, 45 puana yükselerek şampiyonluk yarışını devam ettiriyor. Fenerbahçe cephesinde işler daha da zorlaştı. Karşılaşma sonrası Fenerbahçeli taraftarlar, kulüp başkanı Ali Koç ve teknik direktör Ersun Yanal’ı istifaya davet etti. Maç sonrası Fenerbahçeli taraftalar, sahaya yabancı maddeler attı.
Maçın başlamasıyla beraber 4. dakikada Hızlı Hücumda Ömer Bayramın ara pasıyla buluşan Henry Onyekuru ceza sahası içinde topla ilerleyip penaltı noktasının gerisinden şutunu atıyor yalnız top dışarı çıkıyor. Maça hızlı ve tempolu başlayan taraf Galatasaray oldu. Feghouli’nin ortasıyla kafa vuruşu yapan Falcao’nun topu direk dibinden auta gitti. Maçın ilk penaltısı 18. Dakikada Fenerbahçe’nin oyuncusu Murice yapıldı. Max Kruse golüyle sarı lacivertli takım 1-0 öne geçti. Galatasaray yan toplarla pozisyon bulmaya çalışırken 34. Dakikada Onyekuru çok önemli bir pozisyonu kaçırdı. Oyun içerisinde ilk gerilim Serdar Aziz ve Saracchi arasında yaşandı. Donk, kornerden gelen topu kafa topuyla ağlara gönderdi ve beraberliği sağladı.
İkinci yarı maç
Ankaraspor Salonu’nda oynanan Solgar Vitamin Türkiye Kupasındaki final mücadelesinde Fenerbahçe Beko, Darüşşafaka Tekfen’ i 74-71 mağlup ederek şampiyonluğa ulaştı. Fenerbahçe 7. kez kupanın sahibi oldu. Sarı lacivertli ekibin başında çıkan Zelljko Obradovic, 7. sezonu geçirdiği takımla 11. Kupasını kazandı.
1.PERİYOT
Darüşşafaka, GaryBrowne ve Johnny Hamilton sayıları ile 4-0 önde maça başladı. Fenerbahçe ilk dakikalarda tutuk bir oyun sergiledi, top kayıpları yaşadı. Her iki takımın çok iyi savunmasından dolayı kolay sayı atılmadı. Sert ve agresif savunmalar ön planda oldu. İlk çeyreğin bitimine 5 dk. kala skor 7-9 FB’nin üstünlüğü vardı. İki takımda dış bölgeden üçlük bulamadı. Çember altından sayı bulmaya çalıştılar. Oyunun temposu çok düşük ve kontrollü bir oyun oynanıyordu. Kalinic 0/3 üçlük ile başladı. Darüşşafaka da Kenardan gelen Erkan Veyseloğlu’nun hızlı hücumdan bulduğu sayı ile skor 11-11 oldu. Sloukas istediği pozisyonları bulamadı. İlk periyot 11-13 bitti.
2.PERİYOT
Fenerbahçe bu çeyrekte Boby Dixonun top kaybı ile başladı. Fenerbahçe’nin 2/9 üçlük isabeti vardı. Oyunun temposu biraz daha hızlandı. Hızlı hücumlar ile sayı bulmaya
Turkish Airlines Euroleague’deki temsilcimiz Anadolu Efes, 24. haftanın ardından 21 galibiyet ve 3 mağlubiyetle 34 haftalık normal sezon döneminde play-off biletini almayı garantiledi. Euroleague tarihinde sezon bitimine en uzun süre kala play-off’u ilk kesinleştiren takım oldu. Shane Larkin, yine bul yıl Eurolague’deki üstün performansı ve liderliğiyle rekorlara imza atıyor. Geçen yılın Euroleague ikincisi ve Türkiye lig şampiyonu olan Anadolu Efes’in oyuncusu Shane Larkin uzun bir süre spor kamuoyunun gündemindeydi.
Gündemde yer alan Shane Larkin’in devşirme olarak milli takıma katılması söz konusuydu. NBA patentli oyuncu, her maçta üstün performansı ve mücadelesiyle herkesin dikkatini çekmekteydi. Bu yaz NBA takımlarıyla anlaşamayınca tekrar Türkiye’de kalma kararı almıştı. Larkin, 2019-2020 Euroleague Sezonu’nda sayı liderliğinde maç başına ortalama 22 sayı ile birinci sırada yer almaktadır. Aynı zamanda Shane Larkin performans verimlilik puanında birinci sırada. Larkin, Avrupa’nın en iyi oyuncularından biri olarak görülmektedir.
Geçtiğimiz günlerde Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF) yaptığı açıklama ile Shane Larkin’in Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı alması konusunda yapmış olduğu başvuruyu onayladı. 1992 doğumlu oyuncu 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı kanunun 12. Maddesi A bendi uyarınca Cumhurbaşkanı’nın 06/ 02 / 2020 tarihli ve 2020/ 2088 sayılı kararı
“Hayat çıkmazlara girip orada kalmak için çok kısa. Güzel zaman geçirmeye çalışın. Devam etmelisin, ilerlemeyi sürdürmelisin. Gülümseyin, adımları atmaya devam edin ve ilerlemeye devam edin. Hayatın büyüsü sevdiğin olguyu bulmakla saklı. Kobe Bryant…
Her çocuğun sevdiği ve içselleştirdiği bir kahramanı vardır. Bu kahramanı bir film yıldızı olur, bazen bir şarkıcı, sporcu ya da hayali bir karakterde olabilir. Çocukluk dönemlerinde spora ilgisi olanların inandığı ve benimsediği kahramanlar genellikle medyatik reklamlarda oynayan globalleşen yüzlerdir. Michael Jordan, Maradona, Pele, Messi, Ronaldo ve Kobe Bryant gibi süper yıldızlardır. Spor yapan çocuğun benimsediği kendini örnek aldığı sporcuyu okulda, sokakta, evde oyun oynarken sürekli ismini telaffuz eder. Sporcu, örnek aldığı kahramanı O kadar yakından özümser ki onunla ilgili her türlü detayı bilir. Magazinsel olaylarını bile belki bir spiker kadar yakından bilir. Evinin odasında kahramanıyla ilgili her türlü afiş, resim ve fotoğraf vardır. Kobe Bryant’da çocukluğumuzun kahramanlarından biriydi. İsmini her an söyleyebilirdik. Uykusuz NBA gecelerinde maçları izleyip ertesi gün okula iki saat uykuyla giderdik. Gece izlediğimiz maçlar özellikle Kobe Bryant’ın hareketleri hiç aklımızdan çıkmazdı. Mesela sınıfta kağıtları top yaparak çöp tenekesine basket atarken Kobe Bryant ismi geçerdi. Altyapıda oynarken Kobe Bryant’ın geriye çıkarak olan
Spor camiası, merkez üssü Elazığ’ın Sivrice İlçesi’nde olan ve çevre illerde şiddetli şekilde hissedilen 6.8 büyüklüğünde depremin ardından seferberlik ilan etti. Toplumun birleştirici gücü olan sporda Elazığ için spor kulüpleri ve sporcular yardım kampanyası başlattı. Bütün spor kulüpleri tek yürek oldu. Birçok spor kulübü bu hafta ev sahibi ya da deplasmanda oynayacağı maçlar için müsabaka gelirlerini bağışlama kararı aldı.
Türkiye’nin her bölgesinden taraftar grupları, organize bir şekilde sosyal medyadan maç öncesi başlattığı kampanyalar ile Elazığ için her türlü yardıma hazır olduklarını açıkladı. Süper ligin 19. haftasında sahasında Medipol Başakşehir’i ağırlayan Fenerbahçe’den anlamlı bir hareket geldi. Sarı lacivertli futbolcular maç öncesi ısınmada “Geçmiş olsun Türkiyem” yazılı tişörtle sahaya çıktı.
SİZ ÜŞÜRSENİZ BİZ DONARIZ
Beşiktaş resmi twitter sayfasından taraftarlara önemli çağrıda bulundu. Beşiktaş, taraftarlarını 28 Ocak Salı günü 20.00 da oynanan Beşiktaş Sompo Sigorta – Neptunas maçına Elazığ da ki depremzedeler adına davet etti. Atkı ve berelerinle gel, devre arası sahaya at, Elazığ’a ulaştıralım. Beşiktaş, ‘Yanındayız Elazığ’ diye açıklama yaptı. Sakaryaspor twitter sayfasında, “Bu acıyı daha önce yaşamış bir şehrin evlatları
Türkiye basketbolunun, yıldız oyuncularının yer aldığı ING ALL-STAR 2020 organizasyonunda birbirinden güzel ve keyifli anlara tanıklık ettik. Sinan Erdem Spor Salonu’nu dolduran seyirciler hem renkli bir hafta sonu geçirdiler hem de basketbolun eğlence ve keyifli yönünü gördüler. Türkiye Basketbol Federasyonu, organizasyonun içeriğini ve planlamasını geçen yıla göre daha başarılı ve sistemli bir şekilde düzenledi. Hedef kitleye yönelik başarılı bir organizasyon gerçekleşti. Etkinliğe Ozan Güven, Ben Fero ve Başakşehir’in oyuncusu Robinho gibi isimler katıldı.
SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ
Sosyal sorumluluk projeleriyle basketbolun ve sporun kitlelere mesajını ileten bir araç olduğunu gördük. Sinan Erdem Spor salonunda özel Türk Kızılay standı kuruldu. Bu alanda satılan atkı, bere ve kazaklar ihtiyaç sahiplerine gönderilecek. Basketbolseverler, kendi atkı ve berelerini ihtiyaç sahipleri için ‘iyilik kolilerine ‘ bıraktı. Diğer sosyal sorumluluk projesi kapsamında Anadolu Efes antrenörü Ergin Ataman, Türkiye Eğitim Gönülleri Vakfı (TEGV) bağış yapma şartıyla kendi fotoğrafının olduğu imzalı tişörtleri hediye etti. Kurumlar ve kulüpler artık sosyal sorumluluk projelerine daha çok önem veriyor.
ING ALL STAR 2020’ de Anadolu Efes’ten Shane Larkin’in kaptanlığını
2020 CEV Tokyo Olimpiyatları Avrupa kıta elemeleri final karşılaşmasında Almanya’yı 25-17, 25-19 ve 25-22’lik setlerin sonucunda 3-0 mağlup eden A Milli Kadın Voleybol takımımız olimpiyatlara katılmaya hak kazandı.
Yarı final karşılaşmasında önemli bir geri dönüşe imza atarak Polonya’yı 3-2 yenen ‘Filenin Sultanları’, Hollanda’yı eleyen Almanya ile karşı karşıya geldi. A Milli Kadın Voleybol takımımız Almanya karşısında 73 dakikalık Maçta 3-0 yenerek Tokyo biletini aldı. Takımın en skorer oyuncusu 18 sayı ile Hande Balamir oldu. Kaptan Eda Erdem 14 sayı ile oynadı.
İlk sete çok iyi başlayan Filenin Sultanları, birinci teknik molaya girerken 16-10 üstünlüğü sağladı. Hande Baladın 7 sayı ile ilk sette önemli katkı verdi. Zehra Güneş de maça çok iyi başladı. Almanlar ikinci sette mücadeleden kopmadı, oyunu dengelemeye çalıştı. Rakip takım servislerini karşılamakta zorluk yaşadık. Eda Erdem ikinci sette de skorer oldu. Bütün setlerde aynı istikrar ve performansı gösteren ‘Filen Sultanları’ son sette Naz Aydemir’in servis atışlarıyla 25-22 kazandık. Hande Balamir son sette 5 sayı attı.
A Milli Kadın Voleybol Takımı, tarihinde ikinci kez olimpiyat vizesi aldı. İki
İNG Basketbol Süper Ligi 2019-2020 sezonu ilk devrenin son haftasında normal süresi 73-73 eşitlikle tamamlanan müsabakada Anadolu Efes, deplasmanda Pınar Karşıyaka’yı 80-82 mağlup etti. İzmir Mustafa Kemal Atatürk Spor Salonu’nda oynanan liderlik maçında nefes kesen anlara tanıklık ettik. Sezondaki ilk devrenin en iyi maçlarından birini izledik. Salonda neredeyse boş koltuk hiç yoktu. Karşıyakalı basketbol severler salonu tamamen doldurdu. Anadolu Efes, zorlu Karşıyaka deplasmanında önemli bir galibiyet alarak hem Süper Lig hem de Euroleague liderliğine devam ediyor.
Anadolu Efes ilk 5: S. Larkin, C. SİNGLETON, T. PLEİSS, V. MİCİC, K. SİMON
Pınar KSK ilk 5 : Metecan Birsen, T.Crocker, J.Morgan, T. Taylor , MBAYE
1.çeyrek: Maça her iki takımda hızlı ve tempolu başladı. İlk hücumda üçlük kullanan Larkin isabet bulamadı. Maçın ilk sayısını Mete Can Birsen takip smacıyla attı. Anadolu Efes’te K.Simon üçlüğü ve asistleri ile maça iyi başladı. Sezonun en çok hücum ribauntlarını alan KSK’ye karşı pota altında oynamak kolay olmadı. Savunmada sert ve agresif başlayan maçta daha ilk çeyrekte oyuncuların faul hakları kısa sürede doldu. Periyot sonuna doğru Shane Larkin
2019 yılı sporda, dünyada ve Türkiye’de çok hareketli geçti. A Milli Futbol takımımızın altın jenerasyonu ve üstün performansıyla Euro 2020’ye kalması büyük beğeni topladı. Bireysel ve takım sporlarında gelen başarılar ülke olarak geleceğe umutla bakmamızı sağladı. Yılın muhasebesini yaptığımızda kazanılan birçok madalya gurur kaynağımız oldu. Madalyaları 2019’da bırakarak değil aynı azim ve mücadele ile 2020’de de başarılar kazanarak kürsülerde devamlılık göstermeliyiz. Ülkemizin spor geleceğini oluşturan 2000 doğumlu genç sporcuların başarı öyküleri bizleri daha çok heyecanlandırıyor.
2019 Yılının Türkiye Sporundaki Önemli Olayları:
1-) Olimpiyat Şampiyonu tek Türk tekvandocu Servet Tazegül, aktif sporculuğunu noktaladı. Yeni sporcular kazandırmak için antrenörlüğe başladı.
2-) Milli okçu, Mete Gazoz Dünya Şampiyonu oldu.
3-) Türk futbol tarihinin en iyi stoperlerinden olan 21 yaşındaki Merih Demiral, İtalya liginde Juventus’a transfer oldu. Birinci lig takımı Altınordu FK’dan yurt dışına transfer olan ilk futbolcu unvanını alan Çağlar Söyüncü ise Leicester City’de performansı ile başarılı bir şekilde devam ediyor.
Süper Lig’in 16. haftasında oynanan derbide Fenerbahçe konuk ettiği Beşiktaş’ı 3-1 yendi. Kadıköy’de gelenek bozulmadı. Fenerbahçe derbilerde kendi sahasında hep üstünlüğünü sağlıyor. Derbilerde Beşiktaş’ a karşı oynadığı 18 maçı da kaybetmedi. Sarı lacivertliler, en son yenilgisini Kadıköy’de 17 Nisan 2005’te 4-3’lük skorla aldı. Kendi sahasında ise hiç yenilgi almadı. Fenerbahçe, ev sahibi olduğu maçlarda hep daha başarılı oluyor ve derbi maçlarında ayrı bir motivasyon ile sahaya çıkıyor. Klasik derbi maçlarına göre bu maç durağan ve sıkıcı değildi, tam tersine bol pozisyonlu, gollü ve tempolu bir maç oldu. Seyircilere derbi keyfini atılan goller yaşattı. Neredeyse bir derbide ilk kez kırmızı kart olmadı. Maç öncesi ve sonrası herhangi bir gerginlik, sorun her iki taraf için gerçekleşmedi.
Süper Lig Cemil Usta Sezonu’nda 2019 yılının son derbisini kazanan Fenerbahçe oldu. Maç tempolu ve hızlı başladı, Fenerbahçe tam saha baskılı ve agresif oyunu ile atağa geçti. Fenerbahçe ilk on dakika içersinde hücum pozisyonlarını yakaladı, erken gol bulmak için pres ile fırsat yaratmaya çalıştı. Her iki takım yan toplar ile pozisyon bulma gayreti içerisindeydi, oyunun kontrolü maçın başında Fenerbahçe’nin elindeydi. Beşiktaş, oyunun tempo ve ritmini yakalamaya uğraşırken 20. dakikada ‘VAR’ kararıyla Cüneyt Çakır penaltıyı
10 Aralık ile başlayan tarih İnsan Hakları ve Demokrasi haftası olarak bilinir. İnsanlar arasında ırk, din, cinsiyet, renk, yaş ayrımı yapmadan sevgi ve dostluk duygularını geliştirmek, insanın insan olduğuna dair ‘insanlık onurunu’ güvence altına alan bütün haklara sahiptir. İnsan, haklarıyla insandır. İnsan hakları kurallarında eşitlik ilkesi vardır, evrenseldir ve ahlaki niteliklere sahiptir. İnsan hakları belgesel film günleri kapsamında ‘İşçilerin Kupası’ adlı film izleyicilere 2022 FİFA Dünya Kupası organizasyonuna yönelik futbolun büyüleyici gerçekçiliğini anlatan; aynı zamanda sorgulatan, düşündüren ve bazı soru işaretlerini peşinde bıraktı.
“Saatin kendisi mekan, yürüyüşü zaman, ayarı insandır, ayarda saniyelerin peşinden koşmaktır.” Türk Edebiyatının usta yazarlarından Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Saatleri Ayarlama Enstitüsünde yazdığı gibi insanın zaman ve mekan kavramı, ayarı saniyelerin peşinden koşmaktır. Bu da gösterir ki zaman ve mekan insanla mevcuttur. Henüz 14 yaşındayken tüm dünyanın hayranı olan, estetik algıda değişim yaratan ve mükemmelliğin sembolü, efsane cimnastikçi Nadia Comaneci bir röportajında şöyle açıklama yapar; “En iyi performansınızı gösterebilmek için 1 dakika 10 saniyeniz var, bunu bugün ve şu an yapmalısınız. Dün değil, dört yıl sonra değil tam o anda performansınızı göstermelisiniz.”
Sporun temeli olan jimnastik branşı başlı başına çok zor bir spordur. Özveri, yoğun çalışma ve disiplin gereklidir. Medyada, ‘50 saniye için 19 yıl’ çalıştım adlı haber başlığını gördüğümüzde toplumsal hafızamız ve algımızda Milli Sporcumuz İbrahim Çolak İsmi yer alır. Kolay değil! 50 saniye için 19 yıl büyük özveri, emek ve zorluklarla çalışmak. Cimnastiğe 5 yaşında amcası Erkan Çolak ile başlayan İzmirli Milli Sporcumuz Şuan Aliağa Helvacı Ortaokulunda beden eğitimi öğretmenliği yapıyor. Dünya artistik cimnastik halka aletinde şampiyon olan İbrahim Çolak ve paralel alette Dünya 2.’si olan Ahmet Önder, antrenörleri bu hafta Ege Üniversitesi Öğrencileri ile kariyer günlerinde Panele
Turkish Airlines Euroleague 11. haftada Anadolu Efes, kendi sahasında Bayern Münich’ i 104-75 mağlup ederek başarılı bir şekilde yoluna devam ediyor. Euroleague’de temsilcimiz Anadolu Efes, 9 galibiyet ve 2 mağlubiyet ile birinci sıradaki tahtını koruyor. Anadolu Efes’in skorer Amerikalı yıldızı Shane Larkin, üstün performansı ve kırdığı rekor ile adını tarihe yazdırdı. Bayern Münich maçında 49 sayı 2 ribaund ve 5 asistle maçın kahramanı oldu. Larkin, maçta denediği 12 üçlükten 10’unda isabet bulurken, 7 kez denediği iki sayılık atışlarda ise 5 isabet buldu. Larkin’i izlerken adeta tarihe tanıklık ettik, İsmail Şenol’un tabiriyle Shane Larkin maçta dans ediyor, yeni bir rekora imza attı. Euroleague tarihinde bir maçta 49 sayı ile en çok sayı kaydeden oyuncu oldu. Alphonso Ford, Carlton Myres, Bobby Brown ve Kaspars Kambala gibi oyuncuların 41 sayı rekorunu geçti.
Anadolu Efes geçen yıl Euroleague’de finale kalmış ve Türkiye liginde son şampiyon olarak sezonu bitirmişti. Sezon sonu kadrosunu dağıtmayan ve sahip çıkan Ergin Ataman takımın kimyasını, uyumunu korumak için özellikle hassas davrandı. NBA patentli olan Larkin, daha önceden Boston Celtics, Dallas Mavericks gibi takımlarda yer aldı. Avrupa macerası ilk önce 2016-2017 sezonunda İspanyanın Baskonia takımıyla başladı, sonra tekrardan NBA’de
2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılma hakkı elde eden A Milli Futbol Takımı, tarihinin en iyi grup performansıyla, 2020 vizesini almayı başardı. Milli takım, çok genç ve dinamik bir kadroya sahip. Oyuncular saha içinde ve saha dışında ki tutum, davranışları ile alkış topluyor. Parlak ve gelecek vadeden, uzun süreli forma giyecek olan ay yıldızlı genç oyuncular sporcu karakteri, kişilikleri ve yaşam kültürü ile örnek bir sporcu profili oluşturuyorlar. Aynı dönemde yaşayan, ortak özelliklere sahip olan bireyleri kuşak (jenerasyon) diye tanımlayabiliriz. İnsanların beklentileri, davranışları, algıları, hayat felsefesi zamana göre değişmektedir. Her bir kuşak kendine özgü farklı özelliklere, alışkanlıklara sahiptir. Kuşak (Jenerasyon) kavramı, sosyoloji, iletişim ve psikoloji alanlarında farklı çalışmaların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Yaşanan toplumsal gelişmeler; dönem itibariyle politik, kültürel, sosyal değişimleri meydana getirmiştir. Jenerasyon kelimesi, (genaration) Fransızcadan dilimize geçmiştir.
Literatürde, jenerasyonu ifade ederken hep aynı yaş doğumlular diye tanımlama yapılır; fakat yaşanılan dönemde bir grup insan hayata bakış açıları ve yaşam biçimiyle kendileri bir gruba ait olarak tanımlıyorsa mesela ‘hippiler ’gibi kavram karmaşıklığa yol açabilir. Jenerasyonu sadece doğdukları tarihe göre değil, yaşam deneyim ve tecrübeleri, düşünceleri, algılarına göre sınıflandırmak için kullanılmaktadır. Jenerasyon, kuşak, yeni
2020 Avrupa futbol Şampiyonası’na (EURO 2020) çıkmayı garantileyen Türkiye A Milli Futbol takımı, Andorra’yı deplasmanda 2-0 yenerek H Grubu’nu ikinci olarak tamamladı. Stresli geçen İzlanda maçından sonra son maçta ilk defa milli takım formasını giyen genç oyuncular vardı. Almanya’nın Schalke takımında forma giyen Ozan Kabak ile Ahmed Kutucu ve Roma forması giyen Mert Çetin ilk kez A milli takım forması giydi. Milli forma ile 22 yaşındaki Enes Ünal da ilk gollerini attı.
Avrupa Şampiyonası elemelerinde oynadığımız 10 maçta 7 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet ile Milli takım ilkleri yaşadı. İlkleri yaşadı; çünkü her eleme gruplarında, son maça kadar herkesin elinde kâğıt ve kalem matematik uzmanı gibi puan hesapladığı, şu takımı son maç yenersek şöyle olur, bu takımda kaybederse tamam biz çıkarız algısı ve yöntemi vardı. Türkiye, tarihinde ilk kez Avrupa futbol Şampiyonası’na grup maçlarının bitimine 1 hafta kala gruptan çıkmayı garantiledi. Toplum olarak oyun zevki ve mücadele ile özlediğimiz bir A Milli Futbol Takımı’nı izledik. Andorra maçında, neredeyse elemelerde ilk defa bu kadar rahat ve sıkıntı içerisinde olmadığımız bir durumdaydık. Bu sefer işi şansa bırakmadık. Her son müsabakada, derin hesaplar içerisinde herkesin gergin olduğu, televizyona ülke olarak
Endüstriyel futbolun tüketimi belirli bir futbol beğenisi ve değer ortaya çıkarırken, bu beğeni erkeklerin üzerinden belirleniyor ve şekilleniyor. Mevcut durumda kadın futbolu, hep ‘öteki’ haline gelmiş, hep farklı görünmüş ve kenara itilmiştir. Erkek egemen toplumunda, futbol sadece ‘erkeklerin oyunu ‘olarak atfedildiği için kadın sporcular hep geri planda kalmıştır. Dünya ve Türkiye’de kadın futbolunda gereken önem ve desteği görmemektedir. Toplumsal cinsiyet ayrımına bağlı olarak ‘erkek sporu’ ve ‘ kadın sporu’ gibi tanımlamalar olduğu için nitelikli bir spor değerini oluşturamıyoruz. Toplumsal cinsiyet ayrımı, hayatın her alanında olduğu gibi sporda; gündelik ve sosyal hayatımızda hatta bazı kitap mağazalarında bile spor dergileri için ‘erkek spor’ diye ayrı bir raf görmekteyiz. Bu durumları göz önünde bulundursak eğer; ülkemizde kadın sporların faaliyetlerinin ve milli takımlarda ki başarı seviyelerinin zayıf olmasına, gerilemesine neden olmuştur.
Kadın futbolu denildiğinde, sponsorlar tarafından destek görmeyen, federasyonların önemsemediği, lig de yer alan kulüplerin gelirleri ve imkânların çok kısıtlı olduğu bir alandır. Günümüzde 1. Lig’de oynayan kadın futbolcuların aldıkları ücretler, tesisler, sunulan imkânlar ve organizasyonların niteliğine baktığımızda; henüz bir erkek futbol 3.ligin ya da amatör kulübün sahip olduğu seçenekler yoktur. Ekonomik krizlerin olduğu bir dönemde, kadın futbolunda ilgi olmamasından dolayı kulüpler
Şiddet, olgusunu tanımlamak ve belirlemek kolay değildir. İnsanlık tarihi boyunca bireysel ve toplumsal öğeler ile karmaşık bir yapı ortaya koymaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından, “Fiziksel güç veya iktidarın kasıtlı bir tehdit veya gerçeklik biçiminde bir başkasına uygulanması sonucunda maruz kalan kişide yaralanma, ölüm ve psikolojik zarara yol açma olasılığı bulunması” durumu olarak tanımlanmaktadır. Şiddet planlı, organize ve sistematik bir eylemdir. Belirli bir zamanda belirli bir kişiye yönelmiş bir eylem.
Şiddet kavramı günümüzde birçok olayda ve alanda kullanılan bir kavramdır. Hayatın her alanında şiddet ile karşılaşabiliriz. Şiddet, insan ve insan toplumları için hem evrensel hem de toplumsal bir olgudur. Birçok bilim dalının inceleme konusudur. Hukuk, siyaset, psikoloji, antropoloji ve sosyolojinin ilgisini çeken toplumsal bir olgudur. Şiddet, etimolojik açıdan ‘Arapça’dan dilimize geçmiştir. Şiddet; sertlik, sert ve katı davranış, kaba kuvvet kullanma anlamındadır. “Şedit” ise sert ve şiddetli demektir. “Şeddat” da sertlik ve kızgınlığı ile tanınan ünlü eski Yemen hükümdarının adıdır. Şiddet sözcüğü günümüzde yeni anlamlar da kazanmıştır. Şiddet olaylarında en çok karşılaşılan silah kullanımıdır. Silah, şiddet olgularının sonucunu ağırlaştıran şiddete yönelten bir etkendir. Bireysel silahlanmanın artışıyla dünyanın her yerinde silahlı şiddet görülmektedir. Şiddet içeren ölümlerin çoğunluğu silah kullanımı
Türkiye’de spor, Tanzimat Dönemi ile birlikte 1830’lu yılların sonuna doğru Osmanlı İmparatorluğu içerisinde başlangıç aşamasındadır. Tanzimat Dönemi’ndeki modernleşmeyle beraber eğitim, kültür, edebiyat alanında önemli değişimler olmuştur. Bundan dolayı sporda yeni adımlar atılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nda 1870 yılı, Abdülaziz döneminden ikinci Abdülhamit dönemine kadar Müslüman ve Türk vatandaşları spordan uzak kalmıştır. Müslüman Türklerin, futbolla tanışması İstanbul’da gerçekleşmiştir. Ege’de ise futbolu ‘Rum burjuvazisi’ oynamaktadır, 1920 sonrası nüfus mübadelesi, savaş sonucu ‘Rumlar’ azınlık olmuştur.
Spor, seçkin sınıflar olan gayrimüslim ve Levanten aileler ile ortaya çıkmıştır. İttihat ve terakki, 1900’lu yıllarda kulüplere sahip olmuşlardır. Egemen elitlerin, futbolun kitleselleşmesiyle daha çok söz sahibi olmaya başlamıştır. İttihat ve terakki kimin yanındaysa, kimi destekliyorsa etkindir; sonuç olarak iktidarın desteklediği kulüpler her zaman başarılıdır. Türkiye Milli Futbol Takımı, Cumhuriyet kurulduktan üç gün sonra oluşmuştur. Spor, cumhuriyet kurulduktan sonra direkt devletin çalışma alanına girmiştir. Türk devriminin öncüsü Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur’ sözü belirleyici olmuştur. Devletin politikasında gençlerin kültür, fiziğe kadar her alanda kendini geliştirebileceği batının yeniliklerine göre bireyler yetiştirilmesi öngörülmüştür.
Spor, cumhuriyetin kurulmasıyla toplumda her yere ulaşmıştır. Kasabalardan kente eğitimin önemli bir parçası
Amatör kavramı, bir işi para kazanmak için değil, zevk için yapan kimse için kullanılır. Antik olimpiyatlarda şampiyon olan sporcu defne dalı ile ödüllendirilmişti. Daha sonraları zeytinyağı, şarap gibi değerli hediyelerle de ödüllendirilen şampiyonlar temsil ettikleri kent ve devletlerin adlarıyla anılarak tarihe geçmişlerdir. Eski Yunanlılar, sporu erdemli yurttaşlar yetiştirmek için bir araç olarak görmelerine karşın Romalılar sporun eğlence yönüne önem vermişlerdir. Roma’nın MS 393 yılında Hristiyanlığı kabul etmesi ve Romalıların olimpiyatları ilkel dini bir tören olarak kabul etmeleri, imparator Theodosius’un olimpiyatları yasaklaması ile sessizliğe karışmıştır. İnsanlığın ve sporun karanlık çağı olan ortaçağda spor yasaklanmıştır. Modern olimpiyatlardan sonra Jim Torpi, 1912 yılında olimpiyat oyunlarında şampiyon olarak madalya kazanır. Daha sonra para karşılığı top oynadığı tespit edilince madalyası geri alınır. Modern olimpiyatlarda bu tutum ve davranış günümüz sporunda devam edebilseydi belki “amatörlük”kavramı sporculara korunabilirdi.
Profesyonellik kavramı ortaya çıktığında işten para kazanan, meslek edinen, kazanç sağlayan, işin uzmanı gibi bazı değerleri içinde barındırır. Günümüzde belki de “ spor erdemini” ve “ spor ahlakını” kaybetmemize neden olan profesyonellik kavramının değişmesidir. Endüstriyel sporda artık milyon dolarların havada uçuştuğu, yüksek meblağlar ile oyuncuların transfer edilip görsel bir izleyici şölenine dönüştüğü
Spor gündeminde bu hafta yoğun bir maç programını geride bıraktık. Temsilcilerimiz Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor ve Başakşehir; Avrupa maçlarında ikinci haftada henüz galibiyet ile tanışamadı. İstediğini elde edemeyen takımlarımız ülke puan sıralamasında Ukrayna (31.500), Hollanda (31.350) ve Avusturya (29.725) ile yarış içerisinde olan ülkemiz 30.600 puan ile 11. sırada yer alıyor. Avrupa liglerinde kötü başlayan temsilcilerimiz diğer haftalarda umarım daha iyi mücadele ederek galibiyetle tanışır ve istikrarlı bir şekilde hedeflerine ulaşır. Ayrıca bu hafta sporseverler basketbolda heyecanla beklenen Euroleague açılış maçlarını ve Dünya Atletizm Şampiyonası’yla Etnospor etkinliklerini takip etmektedir. Beşiktaş da belirsizlik süreci devam ediyor, tarihinin belki de en zor günlerini yaşıyor. Yeni sezon yeni hoca ve yeni transferler ile başlayan Beşiktaş’ta işler kötüye gidiyor. Başkan Fikret Orman’ın ayrılma kararı alması ardından olağanüstü genel kurulda yeniden aday olabilirim mesajı ve sonrasında gelen mağlubiyetler ile o ümidini de tekrardan kaybediyor. Ligde bu hafta Alanyaspor’a karşı aldıkları üç puan biraz moral olsa da yine işler tam yolunda ilerlemiyor.
Beşiktaş Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Wolverhampton maçı sonrası önemli açıklamalarda bulundu. Antrenörlüğüm sorgulanamaz ifadesinde bulunan Avcı, spor medyasında haber başlıklarında sık sık gördüğümüz, “antrenörlüğüm sorgulanamaz performansım ve takımın
2019 Dünya atletizm şampiyonası, Katar’ın başkenti Doha’da başladı. Uluslararası atletizm federasyonu (IAFF) tarafından ilk kez 1983 yılı Finlandiya’ da olan iki yılda bir gerçekleşen organizasyona bu sefer ilk kez bir Ortadoğu ülkesi ev sahibi oldu. Birbirinden farklı kıtalardan gelen üst düzey mücadele ve rekabet içerisinde olan sporcular Uluslararası Khalifa Stadı’nda performanslarıyla sahne alıyor. Dünyanın en iyi atletlerinin yer aldığı bu organizasyonda 209 ülkeden, 1972 sporcu mücadele ediyor. Türkiye şampiyonaya 20 sporcu ile katılıyor, sporseverlerin TRT 2 sporda izlediği organizasyonda 200 metrede 20.27’lik derecesiyle ikinci olan son dünya ve Avrupa şampiyonu milli atlet Ramil Guliyev yarı finale yükseldi.
İlk kez bir Orta Doğu ülkesinde katar da olan organizasyon sporcular için aşırı sıcak ve nemden dolayı büyük zorluklar ile devam ediyor. Medya da açıklama yapan sporcu, antrenörler genel olarak sıkıntısının antrenman ve müsabakalarda yoğun sıcaklıktan dolayı zor anlar yaşadıklarını sağlıklı bir ortamda hazırlanamadıklarını ifade ettiler. Bahamalı antrenör Ronald Cartwright , “Biz de sıcak bir iklimden geliyoruz ancak bununla kıyaslanmaz, dışarda yürüyorsunuz sanki size ısıtıcı tutuyorlar” diye açıklamada bulundu. Organizasyonda maraton ve yol yürüyüşü yarışmaları gece olsa bile yine de gün boyunca farklı coğrafyalardan gelen sporcular için iklim özellikleri fiziksel aynı zamanda psikolojik anlamda