Birlik İlkesi

Özellikle fen bilimleri ve teknolojileri açısından ilk aşamada maddenin yapısını tanınmalıdır. Fakat bu kuru bilgi ön girişten başka bir şey değildir, henüz başlangıç bile sayılmaz. Bu kuru bilgiyi yeterli görme riski ve durağanlığı daha işin başında bir yozlaşma, kısır döngü belirtisidir. Bu durum ülkemizde eğitim konusunda yaşanan darboğazların başlıca sebeplerinden biridir. Maddenin dilini bir hal dili şeklinde keşfedemeden ideal ve yeterli bir eğitimci olmamız asla mümkün değildir.
Soyut ve somut kavramları ilişkilendirebilmenin en doğru ve sağlıklı yolu madde ve mana ilişkisini incelemekten ve kavramaktan geçer. Daha önce de belirtildiği gibi bu metot, eğitimin asli amacı, insanı ve kendimizi tanıma adına da oldukça gereklidir.
Maddeyi bize yeterince tanıtmayan ve insan unsuruna endekslemeyen veya bunları öze inmeden göstermelik yapan ya da bu konuda gerekli denetim ve otokontrolü yapamayan bir eğitim sistemi ve anlayışı; toplumsal yozlaşmaya moral değerlerimizde oluşacak erozyona engel olamayacağı gibi tam aksine kayıplara neden olabilecektir. Bu sebeple İdeal bir eğitim ve anlayışına gerçekten ihtiyacımız vardır. Toplumların ve milletlerin esas çöküş nedenleri ahlaki sebeplere dayalıdır.
Eğer insani haklarımız olan moral (manevi) değerler konusunda risk ve tehlike çanları çalıyorsa kendimizi gözden geçirmemiz gerekir. Normal bilgi işlevi konusunda bile lise ve Yüksek öğrenim sınavlarında öğrenciler sıfır puan alıyorlarsa, artık ciddi ve ivedi bir şekilde durum değerlendirmesi yapılmalıdır.
Toplumun art niyet taşıyan etkilerle maddeci ve maneviyatçı şeklinde ikiye bölünmesi; eğitim sistematiği ile buna yeterli bir çözüm de getirilememesi, ciddi deformasyona sebep olmuştur.
Aslında eğitim olgusu, maddenin manayı anlamak için bize sunulmuş somut fırsatlar olduğunu anlatmalı ve bu tamamen insana özgü lezzeti bize mutlaka tattırmalıdır.
Maddenin yapısı (eşyanın tabiatı) gerçekten enfes ve oldukça düşündürücüdür. Mucize aslında kendi içimizde ve tam önümüzde durmaktadır. Alışkanlık (ünsiyet, ülfet), dikkatsizlik ve idrak noksanlığından oluşan problemleri, ideal bir eğitim modeli ile aşabiliriz. Bu yaklaşımın evrensel boyutlarına ve yararlarına samimi olarak inanmamız gerekir. Birleştirici, bütünleştirici bir hoşgörü platformuna gerçekten ihtiyacımız vardır. 

Birlik İlkesi