Çoklu Zeka Kuramı-2


  • Oluşturulma Tarihi : 26.06.2019 07:20
  • Güncelleme Tarihi :
Çoklu Zeka Kuramı-2 yazının resmi

Bilimsel arayış süreci içinde incelemeler, keşifler yaparken biz aslında var olan bir besteyi tamamlamaya çalışıyoruz. Dışımızdaki dünya kadar içimizde var olan sonlu sonsuzluk yardımıyla ve bize bahşedilen sonlu sonsuz materyallerle ve kaynaklarla yol alıyoruz. Aslında bu bir ölçüde kendi sistematiğimizi yani insanı keşfetme uğraşıdır. Ve bu yetenek bize boşuna verilmemiştir. Doğrusu biz icat etmiyoruz. Sadece var olan bir çerçevede keşifler ve buluşlar yapıyoruz. Örneğin Newton, Yerçekimi Kanunu’nu bulmuştur. Fakat yerçekimi denen olay kuşkusuz o keşfetmeden önce de mevcuttu. Newton, bu noktada olanı aramış ve bulmuştur. Bu olay, “Olanı aramak, olmayanı aramaktan daha kolaydır” esprisinin doğal sonucudur. Derin ve anlamlı aktif istekler özelliğindeki bütün bu keşifler, buluşlar kuşkusuz çok önemli ve değerlidirler.    
Önden hazırlanmış hatasız ve mükemmel bir olguyu arama ve bulma keyfiyeti ciddi bir avantajdır. Fakat bu bilim adamının ve sanatçının değerini asla düşürmez ve onu hazırcı bir konuma getirmez. Çünkü bilim adamı denenmiş, sağlam, kesin ölçütte sebep-sonuç ilişkisine dayandırılmış deliller, veriler, sonuçlar ister. Bilimsellik, bu realiteleri mutlaka gerektirmektedir. Dolayısıyla modelimiz de bu bağlamda özgün ve orijinal bir proje sunmaktadır. Modelimizde bilimsel arayış trendi ve metotları kullanılmıştır. Bilimsel literatüre uygun ve sebep sonuç ilişkisine dayandırılmış varyasyonlar şeklinde yaklaşımlar sergilenmiştir. İlginç bir benzeşme örneği vermek gerekirse, hakim de bir davayı inceleyerek hükme ve karara varırken mutlaka illiyet bağı (sebep-sonuç ilişkisi) arar. Bilimsel tartışmaların, arayışların ölçüsü ve yol haritası da hukuk, etik ve bilimsellikte aranmalıdır.
Bilim adamları ve sanatçıların, yapıtlarını oluştururken sıkıntı ve çile çektikleri bilim ve insanlık tarihinin klasik gerçeklerindendir. Istırap duyulmadan hiçbir büyük ve çaplı eserin oluşmadığı da bir realitedir. Istıraptan daha büyük bir katalizör ve aktif istek tanımadığımızı söyleyebiliriz.
Bilim adamı yukarıda belirtmeye çalıştığımız esaslar çerçevesinde çalışmalarını sürdürür. Ressam ve müzisyen var edilmiş enfes şeyleri ortaya çıkarır, sergiler. Örneğin Leonardo Da Vinci, bilim ve sanatı içsel yapısında birleştirerek bizlere eğitim ve projelerinin metot ve yöntemini öğretir, Sokrates, ilmin yorumunu yaparak bilginin içsel yapısını keşfedip, bizim içsel yapımızla birleştirerek, eğitim projeleri yapmamızı sağlar.
Konumuzla ilgili bazı ilginç bilimsel örnekler vermemizde, hatta yinelemeler yapmamızda yarar vardır. Bilindiği gibi bütün bir kainat Modüller Sisteme endekslenmiştir ve her şey parçacıklardan oluşmuştur. Modüller Sistemi destekleyen çeşitli örnekler verebiliriz. Maddeyi oluşturan ve çıplak gözle göremeyeceğimiz kadar küçük bir atomu faraza 60 bin kişilik bir stadyum kadar büyüttüğümüzde, atom çekirdeği o kadar küçüktür ki, o stadyumun içinde sadece bir çekirge büyüklüğünde yer kaplar. Arada uzay gibi bir boşluk vardır. Fakat çok ilginçtir, çekirdek atomun nüvesini ve asli ağırlığını teşkil eder.          
Araştırmacı-yazar
 

Çoklu Zeka Kuramı-2
İsmail Ferruh Destebaş
Yazarımız Kim ?

İsmail Ferruh Destebaş