ÇOKLU ZEKÂ KURAMI-5


  • Oluşturulma Tarihi : 17.07.2019 07:44
  • Güncelleme Tarihi :
ÇOKLU ZEKÂ KURAMI-5 yazının resmi

Bilindiği gibi zihinsel engellilik ve öğrenme güçlüğü farklı şeylerdir. İnsanın madde-mana şeklinde iki önemli etkenden oluştuğu göz ardı edilmemelidir. Eğitim ve öğretim uygulamalarında bazen, dezavantaj sandığımız şeyler aslında en değerli avantajlarımız ve kazançlarımız olabilirler. Bilindiği gibi Einstein, Edison ve benzeri dahiler örneğin renk körlüğü gibi farklı bir yapı gereği durumlarından ötürü öğrenme güçlüğü çektikleri için yanlış ve eksik anlaşılmışlardır. Özel eğitim, eğitim olgusunun ana çekirdeğidir ve üstün zekâlılık olayının gizli hazine sandığıdır.
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, öncelikle Sosyal bilimler, fen bilimleri ve sanat arasındaki enfes ilişkileri fark etmemiz, aynı orijinden kaynaklandıklarını ve beslendiklerini algılamamız gerekir. Bu düşünce sentezi, olayın bütünlüğünü bozmadan analitik yorumlar yapmamızı sağlar. En önemlisi ilişkileri keşfetmemizi mümkün kılar. Bu bütünlüğü kavrayan, hisseden ve yaşayan birey ve toplumların insanlık tarihi ve düşünce tarihi bağlamında daha anlamlı işler başardıklarını görüyoruz. Bu arada hemen belirtmemiz gerekir ki soyut-somut, madde-mana bağlamında algılama başarımız % 3,5-4’ünü kullanabildiğimiz beynimizle kalbimizi birlikte olumlu çalıştırabilme sanatında saklıdır.
Daha önce verdiğimiz örnekte de belirtildiği gibi müzik yeteneği olan bir öğrenciyi matematik dersinden başarısız olduğu için yerme yerine, istismara yol açmadan, özel bir eğitim formatı şeklinde o öğrenciye müzik nota ve ses bilgisinin gerektirdiği zaruri matematik dersi verilerek genel anlamda bir matematik sempatisi sağlanabilir. Örneğin resim sanatı da ilişkiler bilimi matematik, mantık, fizik ve eşyanın tabiatı gerçeğini algılamayı, hatta sevmeyi gerektirir. Sanatçı yönü baskın olan bu öğrencilere farklı dersleri kendilerine özgü sunmakta, daha sevimli, albenili empoze etmekte yarar vardır. Hatta resim ve müzikle matematiğin sevdirilmesi denenebilir.
Çoklu Zekâ Kuramı, modelimizde önermiş olduğumuz gibi 3 S Kuralı esprisi içinde ele alınmazsa uygulamada ve pratikte bir dizi tartışmalardan, yazışmalardan, imza sirkülerinden öteye geçemeyecek gibi görünmektedir.
Çoklu Zekâ Kuramı ve uygulamaları, içyapı ve iç zekâyı büyük ölçüde ilgilendirdiğinden; özel eğitime ciddi anlamda destek ve çözüm özelliği taşımaktadır. Eski dönemlerde özürlü ve farklı nitelikler taşıyan çocuklar yakılırdı. Fakat daha sonra aristokratların çocukları ve İlahi (semavi) dinler devreye girince, özel eğitimin sebep ve başlangıç noktaları olan gelişmeler meydana geldi.
Daha öncede belirtildiği gibi birbiriyle ilişkili görünmekle birlikte zihinsel engellilik ile öğrenme güçlüğü olayı birbirinden farklı şeylerdir. Özel eğitim patentli bu olayın kısa fakat oldukça etkili bir açılımını yapabiliriz. Öğrenme güçlüğü biyolojik bir olaydır. Zihinsel engellilik ise içsel bir durumdur. Ruh, şuur (zihin, ana bellek) ile ilgilidir. Özetle bu durum insanın madde-mana sentezinden oluşmuş, fakat bir bütünlük arz eden yapısıyla yakından ilişkilidir. Eğitimci bu gerçeği yadsımamalıdır.              
                                                                                                                                

ÇOKLU ZEKÂ KURAMI-5
İsmail Ferruh Destebaş
Yazarımız Kim ?

İsmail Ferruh Destebaş