Sultan İkinci Abdülhamit Han Kiliseler Meselesi-2


  • Oluşturulma Tarihi : 27.01.2021 07:24
  • Güncelleme Tarihi :
Sultan İkinci Abdülhamit Han Kiliseler Meselesi-2 yazının resmi

İLİM-BİLİM-YORUM

ferruhdestebas@hotmail.com

İttihat Terakki reisleri Enver ve Talat Paşalar, Abdülhamit’i ziyarete gelmişlerdi. Abdülhamit’e son gelişmeler hakkında fikrini sordular.

Tahttan indirildikten sonra Beylerbeyi Sarayı’nda ikamet eden O koca Sultan bir atlas getirterek, onlara İngiltere’nin sömürgelerini gösterdi Nüfuslarının toplamını hesaplattırdı. Daha sonra Almanya’nın sömürgelerini sordu. Almanya’nın sömürgesi yoktu. Sultan keder dolu bir üzgünlük içinde “Şu hesabı da mı yapamadınız? Hiç İngiltere’ye karşı Almanya’nın yanında savaşa girilir mi?” dedi ve ekledi. “Ben Almanları, İngiliz emellerine karşı sadece kullanmayı ve engellemeyi düşündüm. Başka hiçbir şey düşünmedim. Şimdi fikrimi soruyorsunuz, artık çok geç. Bu önceden gerekliydi.” dedi. Enver ve Talat Paşalar hüzünlü bir şekilde nemli gözlerle saraydan ayrıldılar.

Evet, artık çok geçti. İttihat Terakki içinde vatansever bir kadronun da bulunmasına rağmen stratejiden yoksun kuru bir milliyetçilik yeterli olamadı. Çünkü İttihat Terakki içinde azınlıklar vardı. Bunlar, Osmanlıyı bitirmeye kararlıydılar. Üstelik Sultan Abdülhamit’in karşı çıktığı her iki mecliste de maalesef azınlıklar çoğunluktaydı. Bütün bunları zamanında algılayamayan İttihat Terakki’nin milliyetçi ve vatansever kanadı yaptıklarına pişman olmuşlardı; fakat artık çok geçti.

Eyvah bu baz içinde bizler yine yandık

Zira ki ziyan ortada bilmem ne kazandık

Artık yukarıdaki dizeler tarzında beyhude sözler söyleniyordu

Daha önce yoğun bir şekilde Abdülhamit aleyhtarlığı yapmış olanların bile hemen hepsi bir ölçüde pişmanlık içindeydi. Fakat artık bunun hiçbir önemi kalmamıştı.

Felaket ve tehlikenin boyutları çok büyüktü. Öyle ki Çanakkale Savaşı’nda düşman donanmasının Marmara denizine geleceği endişesiyle Padişah ve Hükümetin Eskişehir’e nakli kararlaştırılmıştı. Sultan Abdülhamit, bu kararı duyunca karşı çıktı. “Biraderim nereye giderlerse gitsinler. Ben hiçbir yere gitmiyorum.” dedi. “Bilinmelidir ki O ve Hükümet İstanbul’dan ayrılırlarsa bir daha geri dönemezler. Bana gelince, Ben Beylerbeyi Sarayından ayrılmam. Dedem Fatih İstanbul’u alırken Bizans İmparatoru kaçmadı. Savaşarak öldü. Ben ondan aşağı kalamam.” diyerek kesin tavrını ortaya koydu. Görüldüğü gibi eğer Abdülhamit dirayet göstermeseydi her şey daha o gün bitmişti.

Sultan İkinci Abdülhamit Han Kiliseler Meselesi-2
İsmail Ferruh Destebaş
Yazarımız Kim ?

İsmail Ferruh Destebaş