2

Tüm yönleriyle apendiks; Hocam apandistim patlamış olabilir mi?


  • Oluşturulma Tarihi : 25.09.2023 07:44
  • Güncelleme Tarihi :
Tüm yönleriyle apendiks; Hocam apandistim patlamış olabilir mi?

Şimdi ‘’Apendiks’’ ve ‘’Akut apandisit nedir?’’, ‘’Akut apandisitin tedavisi nasıl olmalıdır?’’, polikliniklere şiddetli karın ağrısı şikayeti ile gelen hastaların ilk sorusu olan; ‘’Hocam apendiksim patlamış olabilir mi? ‘’ sorularına cevap arayalım.

 Apendiks ve akut apandisit nedir?

 Apendiks her insanın vücudunda doğal olarak bulunan küçük bir organdır. Karın bölgesinin sağ alt kısmında, ince ve kalın bağırsakların birleşim yerinde yer alan ve kör sonlanan bir yapıdadır. Bu nedenle halk arasında ‘’kör bağırsak’’ olarak da bilinir. Erişkin insanlarda boyu ortalama 6 ile 9 cm arasında değişmektedir. Eskiden görevi ve sindirim sistemindeki rolü bilinmemekteydi fakat günümüzde yeni çalışmalara göre bağışıklık sistemimizi güçlendirici rolü bulunmaktadır. Ayrıca bazı çalışmalar sonucunda kalın bağırsaklardaki yararlı bakterilerin çoğalmasında rolü olabileceği düşünülmektedir.

‘Akut Apandisit’ ise apendiksin çeşitli nedenlerle tıkanması ve ani olarak iltihaplanması olarak tanımlanabilir. Akut apandisit nedeniyle uygulanan ameliyatlar tüm dünyada en sık uygulanan ameliyatlar arasında yer almaktadır. Beslenme alışkanlıklarına ve coğrafi farklılıklara göre değişmekle birlikte; tüm dünyada toplumda yaşam boyu görülme sıklığı kabaca %2 ile %10 arasında değişmektedir. Erkeklerde kadınlara göre bir miktar daha sık görülmektedir

 Akut apandisitin nedenleri ve belirtileri nelerdir?  Tanısı nasıl konulur?

 En sık nedeni genellikle bağırsak içindeki katı gaytanın apendiks ağzını tıkamasıdır. Diğer nedenleri arasında enfeksiyonlar, apendikse ait lenf dokusunun büyümesi, apendiks ve kalın bağırsak yerleşimli kanserler, kistler, kıl kurdu gibi parazitler sayılabilir.

 Akut apandisitin en sık bulgusu karın ağrısıdır. Karın ağrısı sağ alt bölgede yoğunlaşır. Karın ağrısına, bulantı/kusma gibi çeşitli mide şikayetleri, yüksek ateş, hassaslaşmış karın tablosu, kanda iltihap belirteçlerinin yükselmesi, iştahsızlık gibi bulgular eşlik eder.

 Tanıda doktorun yaptığı bazı karın muayenesi bulguları, kan testleri ile iltihap belirteçlerinin yüksekliği göz önünde bulundurulur. Akut apandisitten şüphelenilmesi durumunda öncelikle ultrason ve gereklilik halinde bilgisayarlı tomografi çekilerek tanı kesinleştirilmeye çalışılır. Tomografi bir radyasyon kaynağı olduğu için hamile kadınlarda tanı koymada güçlük yaşandığında MR çekilmesi daha yaygın bir uygulamadır.

 ‘Apandisit patlaması (!)’’

 Yukarıda bahsettiğimiz tüm bu tabloyla ilgili halk arasında bir efsane olarak yayılan yanlış bilgi ise her apendiks iltihabının yani akut apandisit tablosunun ‘apendikste patlama’ olarak ifade edilmesidir. Yaygın bilinenin aksine apendiksin ‘patlaması’ yani delinmesi -tıbbi ifade ile ‘perforasyonu’- apendiks iltihabının çok ileri ve daha nadir görülen bir alt grubudur. Akut apandisit gelişen hastaların %16 ile %40’ı arasında değişen oranlarda meydana gelir. Genellikle hastaneye gecikmiş başvurularda ortaya çıkar. Bu durumda ameliyata bağlı problem (komplikasyon) görülme riski artar.

 Peki akut apandisitin tedavisi nasıldır?

 Apandisit veya apandisit perforasyonunun (delinmesi veya patlaması) tedavisi hemen her zaman ameliyattır. Bu hastalığın tedavisi genel cerrahlar tarafından gerçekleştirilmektedir. Ameliyat cerrahın tecrübesine, hastanın genel durumuna, hastanenin imkanlarına göre açık ve kapalı yöntemlerle gerçekleştirilebilmektedir. Çok istisnai durumlarda ve ameliyatın yüksek risk taşıdığı hasta gruplarında antibiyotik tedavisi öncelikli olarak düşünülebilir ama bu durumda hastalığın tekrar etme olasılığı da yükselir.

 Unutulmamalıdır ki akut apandisit dünyadaki en yaygın acil cerrahi hastalıktır. 1736 yılında İngiltere’de ilk apandisit ameliyatını yapan cerrah Claudius Amyand’dan beri bu durum çok değişmemiştir. Herkese sağlıklı haftalar dilerim 

Tüm yönleriyle apendiks; Hocam apandistim patlamış olabilir mi?
Op. Dr. Ayberk Dursun
Yazarımız Kim ?

Op. Dr. Ayberk Dursun