AYLAN KURDİ VE İNSANLIK ONURU


  • Oluşturulma Tarihi : 07.09.2015 06:59
  • Güncelleme Tarihi :
AYLAN KURDİ VE İNSANLIK ONURU yazının resmi

Aylan Kurdi, üç yaşında Kobanéli bir çocuktu. Türkiye üzerinden Yunanistan'a geçerken teknenin batması sonucu cesedi yüzükoyun bir şekilde kıyıya vuran, çaresizliği sembolize eden ve insanlığın, insanlık değerinin ve insanlık onurunun ayaklar altına alındığını resmeden o güçlü görüntünün aktörü. Dünyada bazı gelişmeler, olaylar, durumlar insanları derinden yaralar, üzüntüye sevk eder ve düşündürür. Bu fotoğraf onlardan birisidir şüphesiz.

Son 10 yılda sadece Ortadoğu'da bir milyonun üzerinde insan öldürüldü, milyonlarcası yerinden ve yurdundan edildi, binlercesi işkence, insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele gördü, insan hakları ve temel özgürlükleri ellerinden alındı. Fakat çok az olay ve görüntü Aylan'ın cansız bedeni kadar infial oluşturdu.

Peki neden?

Çocuk oluşundan mı? Yüzükoyun yatışından mı? Hep kıyıya vurmuş balık ya da diğer hayvanları görürdük, bu defa insanın o hayvanlar gibi değersizleştirilmesinden mi? Vicdan sızlaması mı? Bireysel sorumluluk hissi mi? Bizden biri, fakat bizden kaçıp Avrupalılara sığınma talebinin yüzümüze ağır bir şekilde çarpılmasından mı? Ahlaksızlığımızı yüzümüze vurduğundan mı? Empati ve yansıma mı?

Herkesin cevabı birbirinden farklı olacaktır fakat ortak payda aslında hepimizde doğuştan var olan insanlık onurunun kırılması yatmaktadır. O fotoğrafa bakarken büyük çoğunluk kendi çaresizliğini, Aylan'ın resminde kendi onursuzluğunu, sorumsuz davranışını görüyor. O fotoğrafta olan aslında Aylan değil, benim, sensin, odur, biziz, sizsiniz ve onlardır. Yani bütün insanlıktır. Yani insan onuru ve insan değerinin yok oluşudur.

İnsan haklarının temel kavramı olan insan onuru, insanın değerini ve diğer yaratılmışların çoğundan üstün oluşunu sembolize den bir özdür. Bütün insan hakları insanlık onurunu korumak için ve insanın insanca yaşamasını sağlamak için vardır. Zira insan değerli bir varlıktır. Evrensel İnsan hakları beyannamesinde göre, bütün insanlar hakları ve onurları bakımından eşit ve özgür yaratılmışlardır. Akıl ve vicdan sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşçe davranmalıdırlar.

Sadece insan hakları değil, Yüce yaratıcı da insanı onurlu ve değerli yarattığını açıkça ifade etmektedir. Kuran'ı Kerim İsra Süresi 70. ayette 'Andolsun, biz insanoğlunu onurlu (şerefli, haysiyetli) kıldık. Onları karada ve denizde taşıdık. Kendilerini en güzel ve temiz şeylerden rızıklandırdık ve onları yarattıklarımızın birçoğundan üstün kıldık” demektedir. Yaratıcı insana önem vermiştir, değer vermiştir, kendisine güzel ve temiz şeyleri sunmuştur ve yarattıkların çoğundan da üstün kılmıştır. Fakat Allah'a inananlar ya da inandığını söyleyenlerin bir kısmı insana değer vermiyor, rızıktan mahrum bırakıyor, onurunu kırıyor, insanlık dışı ve aşağılayıcı muameleye tabi tutuyor. Hatta bir kısmı da bunu (haşa) Allah'ın adına yaptığını iddia edebiliyor. Bu akıl ve vicdan yoksunları cennete gitmek için(!) bölgemizi ve dünyayı cehenneme çeviriyor.

O fotoğraf biz insanlara ne kadar küçük, ne kadar çaresiz, ne kadar zalim, ne kadar vicdansız olabileceğimizi yüzümüze vuruyor. Temelde üzüldüğümüz Aylan değil, kendimiziz. İnterneti yapan, uçabilen, uzaya giden, dünyaya önemli oranda hükmeden insan türü, kıyıya vurmuş balık gibi değersiz bir şekilde yüzükoyun yatmaktadır. Tin süresinde ifade edildiği gibi, insanlığın hayvanla özdeşleştiğinin hatta ondan da aşağıya düştüğünün resmidir. Üzüntümüz, öfkemiz ve çaresizliğimiz o fotoğrafa yansıyan onursuz görüntümüzdendir aslında. Bir de Aylan'ın etnik kimliğinden dolayı sevinenler olduğu sosyal medyada yazıldı. Aslında onların nasıl tanımlandığı konusunda bir kavram bulmak sanırım insan aklını, ahlakını ve vicdanını zorluyor. Tedavi aşamasını aşmış bu aşağıların da aşağısına düşmüş kişileri, insanların vicdanına ve Allaha havale etmekten başka çare de görünmüyor. 

AYLAN KURDİ VE İNSANLIK ONURU
Prof.Dr. Nezir Akyeşilmen
Yazarımız Kim ?

Prof.Dr. Nezir Akyeşilmen