Birleşmiş Milletler (BM) Bugün Neden Sessiz?


  • Oluşturulma Tarihi : 29.08.2016 08:48
  • Güncelleme Tarihi :
Birleşmiş Milletler (BM) Bugün Neden Sessiz? yazının resmi

Kuruluş amacı dünyada barış ve güvenliği sağlamak olan BM, maalesef bugün dünya çatışma ve savaş sayısı tarihin zirvesine çıkmasına rağmen, oldukça sessiz ve etkisizdir. Soğuk savaşın bitiminden günümüze dünyadaki çatışma sayısı dört kat aratarak toplamda 100’den 412’ye çıkmıştır. Bunların da yüzde 10’undan fazlası yıkıcı sonuçları olan savaş olarak kabul edilmektedir. BM Anlaşması dışında, son 70 yılda bu örgüt bünyesinde kabul edilen anlaşmalar gereği BM’nin temel görevlerinden birisi insan haklarını korumaktır. Barış da temel bir insan hakkı olarak kabul edilmektedir. İnsan haklarının temel amacı dünya barışını ve dünyada adaleti sağlamaktır. Fakat BM bugün bu görevlerini yerine getirmek şöyle dursun, basit bir STK'nın yaptığı izlemeyi ve kayıt yapmayı bile tam olarak yapamamaktadır.

Peki bu kadar büyük ve küresel bir örgüt olan BM neden bu kadar etkisiz?

Bunun birçok tarihsel, yapısal ve hukuki nedenleri var. Hukuki olarak uluslararası hukukun doğasından kaynaklanmaktadır. Birincisi, uluslararası hukuk kendisine birçok yetki vermesine rağmen, yaptırımın zayıf olması nedeniyle sonuç alıcı bir eylemden uzaktır. İkincisi, uluslararası hukukun temel özne olarak devletleri almasıdır. Tarihsel olarak ise, dünya barış ve güvenliği hep büyük güçlerin misyonu olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle, 20. yüzyılda kolektif savunma örgütleri olan Milletler Cemiyeti ve BM kurulmuş olmasına rağmen, bu örgütler gerçek aktör olmak yerine, büyük devletlerin çıkarlarına hizmet eden araçlar haline gelmişlerdir.

Bu da doğal olarak BM’nin yapısı ile ilgili bir meseledir. Yani BM’nin en önemli meselesi yapısaldır. Birincisi, BM bugün büyük, hantal ve ballı maaş ve prestije dayalı bir bürokratik kurum haline gelmiştir. Çalışanları insanlığa hizmet etmek yerine, alacakları bol sıfırlı maaşlara ve yüksek mevkilere odaklanmışlardır. Hakkaniyet yerine, ahbap-çavuş ilişkileri çerçevesinde ciddi bir klikleşme ve kümelenme süreciyle bir kadrolaşma yaşanmaktadır. BM çalışanlarının önemli bir kısmı belli bir ideolojiye mensup ve dar düşünen insanlardan oluşmaktadır.

İkincisi, Kuruluş Anlaşması gereği örgütün en etkin, en güçlü ve bağlayıcı kararlar alabilen tek organı olan Güvenlik Konseyi, maalesef temelde büyük güçlerden oluşmaktadır. Veto hakları olan beş daimi üye (ABD, İngiltere, Çin, Rusya ve Fransa) dünyanın kaderini belirlemektedir. Tüm ülkelerin temsil edildiği Genel Kurul yerine geçici üyelerle kamufle edilen ve fakat asıl karar alıcıların söz konusu daimi üyelerin olduğu Güvenlik Konseyi dünya barışını sağlamaktan uzaktır. Hatta Güvenlik Konseyi değil de, yerine Genel Kurul yetkili kılınsa nispeten daha demokratik olacak fakat yine de ciddi meşruiyet ve etkinlik sorunları yaşanacaktır. Çünkü BM demokratik bir yapı değildir.

Üyelerinden, üyelerin temsilcilerinden ve kurulların yapısına kadar her alanda bir anti-demokratik yapı vardır. Bunu aşmak için iki yol var. Birincisi, mevcut yapı korunabilir fakat ülkelerin BM temsilcileri ülke çapında yapılacak seçimlerle seçilmeli ve yetkileri fazla olmalıdır. BM nezdinde ise, karar alma süreçleri ve yapıları daha demokratik bir yapıya dönüştürülmelidir. İkincisi, BM karar alma mekanizması, kimi Uluslararası İlişkiler teorilerince ileri sürüldüğü gibi, devlet temsilcileri yerine, dünya toplumunun temsilcilerinden oluşmalıdır. Küresel bir demokratik süreç ve seçimle dünya halklarının küresel bir meclise seçeceği temsilciler, bugünkünden çok daha etkin ve verimli bir şekilde dünya barışına ve güvenliğine katkı yapabilirler. Küresel sistemin merkezine devletleri değil de insanı yerleştiren böyle bir re-organizasyon çok daha insani, demokratik ve ahlaki olacaktır.

Dünya sadece 5’ten büyük değil, 200’den de büyüktür. Sadece devlet temsilcilerinden oluşan bir küresel yapı küresel barışı sağlayamaz, çünkü devletler doğası gereği kapsayıcı, kucaklayıcı ve barışçıl değildir, aksine çatışmadan beslenmektedir. Yeniden dizayn edilecek ve insanı merkeze alan bir BM ancak dünya barışına ve istikrarına katkı sağlayabilir. Aksi takdirde, insanlık ailesi olarak daha çok hayal kırıklıkları yaşamaya devam ederiz.

Birleşmiş Milletler (BM) Bugün Neden Sessiz?
Prof.Dr. Nezir Akyeşilmen
Yazarımız Kim ?

Prof.Dr. Nezir Akyeşilmen