Küresel Fakirlik ve Bireysel Ahlaki Sorumluluğumuz


  • Oluşturulma Tarihi : 02.05.2016 07:08
  • Güncelleme Tarihi :
Küresel Fakirlik ve Bireysel Ahlaki Sorumluluğumuz yazının resmi

Küresel fakirlik ve açlıkla ilgili istatistikler gerçekten bir insanın vicdanını yaralayacak düzeydedir. Bu adaletsiz, gayri insani ve gayri ahlaki durumdan her insan kendi gücü mesabesinde tek tek sorumludur. Zira her gün dünyanın değişik bölgelerinde açlıktan ölen binlerce çocuk varken, her gün başka bölgelerde binlerce çocuğu ölümden kurtaracak yiyeceği çöpe atanlar var.

Küresel istatistiklere bakıldığında çok çarpıcı rakamlar görülmektedir.

- Dünya nüfusu 2015 yılı tahminlerine göre 7,2 milyar olarak hesaplanmaktadır; Dünya gayri safi hasılası (harcama paritesi üzerinden) ise, 113,8 trilyon dolar.

- Buna göre dünya genelinde kişi başı gelir 15,800 dolardır. Yani, adil dağılım olursa dünyada herkes zengin olacak. Dünyada kıt kaynak iddiası doğru değil, tersine bol kaynak var. Olmayan şey adalet ve ahlaktır.

- Dünya nüfusunun neredeyse yarısı  (3 milyardan fazla) kişi günde 2,5 dolardan (küresel fakirlik sınırı) az parayla yaşamak zorunda kalırken, 1,3 milyar kişi ise günde 1,25 dolardan azla yetinmek durumundadır (aşırı fakirlik sınırı). Dünyadaki en zengin %1'lik kesim dünya zenginliğinin %50'sine sahip iken, bu küresel elitin kişi başı geliri 2,7 milyon dolardır. Öte yandan, dünya nüfusunun %80'i dünya gelirinin sadece %5,5'ine sahip. Bu %80'lik dilimde kişi başı 4 doların altındadır.

- UNICEF'e göre fakirlikten kaynaklı nedenlerden dolayı her gün dünya genelinde 22.000 çocuk ölüyor. 805 milyon insan yeteri yiyecek bulamazken, 750 milyon kişi temiz su bulamıyor. Yeterli su bulamama ve hijyen eksikliğinden dolayı her gün 2.300 kişi hayatını kaybediyor. Yılda iki milyondan fazla çocuk tedavi imkanları olmadığından önlenebilir hastalıklardan dolayı ölüyor.

Bu rakamlara bakılırsa hepimizin aslında ne kadar hırs ve zenginlik hastalığına yakalandığı, dünyanın diğer bölgelerindeki insani ve ahlaki sorunlara lakayt kaldığı ortadadır. Zira bu büyük insanlık trajedisi dünya medyasında ve insanların gündeminde bir futbol maçı kadar bile yer almamaktadır.

'Komşusu aç iken kendisi tok yatan bizden değildir' ahlakına mensup bir inancın müminleri bile, her şeyini kaybetmiş zulümden ve savaştan kaçan insanları sığınmacı ve mültecileri bile sorun görebiliyor ve onlara yönelik kötü duygular besliyorsa, öncelikle sorgulanması gereken şey adalet ve ahlak düzeyimizdir.

Bütün dinler, felsefe ve iyi öğretiler insana ahlakı önerir. Ahlakın içinde adalet, eşitlik, hakkaniyet ve insanlığın tüm değerleri vardır. Ahlak aynı zamanda özgür irade demek, özgür insan demek, adil insan demek ve sorumlu insan demektir.

Dünyada her gün açlıktan dolayı 22.000 çocuk ölüyorsa bundan hepimiz tek tek ahlaken sorumluyuz. Ne mi yapabiliriz? Sorumluluk hissedebiliriz. Kendi çapımızda bu insanlık dramıyla mücadele edebiliriz. Bir simit bile o küresel fakirlikle mücadelede önemli bir adımdır. Yardım kuruluşlarına bir simit parası bağışlayarak bir kişiyi ölümden kurtarabiliriz. Yolda gördüğümüz bir sığınmacıya şefkatle bakmak, ona gülümsemek onun umutlarını yeşertebilir.

Az mı?

Küresel Fakirlik ve Bireysel Ahlaki Sorumluluğumuz
Prof.Dr. Nezir Akyeşilmen
Yazarımız Kim ?

Prof.Dr. Nezir Akyeşilmen