Gündeme oturan Atatürk, Cumhuriyet düşmanlığına ve bunun dalkavukluğunu yapanlara pes!
Ben bunu sindiremiyorum. Bir T.C vatandaşı olarak, en önemlisi bir insan olarak ben bunu sindiremiyorum.
Birtakım kendini bilmez laf ebeleri tarafından uydurulan yalanlara, hele ki bu yalanların ucunun değil, tüm benliğinin atamıza dokunmasına dayanamıyorum.
Bir de bu yalanlara inanıp ortalarda “putçular” diyerek dolaşanlar var ya, işte onların akıl ve ruh sağlığından şüphe ediyorum.
Cansız bir büstü çalan yahut büste küfreden, -küfrettiği yetmezmiş gibi- tekmeleyen bir zihniyete kim ne anlatabilir? Kendi soyuna “soysuz” diyen, padişahlarla yahut başka kimselerle Atatürk’ü karşılaştıran nasıl bir kafa yapısına sahiptir? Daha doğrusu bir yapıdan bahsedilebilir mi? Minnet ve saygı duymak bu kadar zor bir eylem midir?
Kimse kimseyi sevmek zorunda değil zira herkes herkese saygılı olmakla yükümlüdür. Bu insanlıkla alakalı bir şeydir. Ve ben ortada -şu vaziyette- insanlığa dair bir şey göremiyorum ne yazık ki...
Geçtiğimiz aylarda Anıtkabir’in önünde çarşaflı bir genç Atatürk’e hakaret etmişti hatırlarsanız... Bu olaydan sonra “çarşaflı insanlar Atatürk, Cumhuriyet düşmanıdır” algısı ortaya çıktı. Yazık, çok yazık. Bu hangi aklın süzgecinden geçmiş bir çıkarımdır böyle? Bu düşmanlık ideolojiden gelir, inançtan değil. Çarşaflı olmak ya da olmamak değil burada asıl sorulması gereken soru. Asıl sorulması gereken soru: Bir insan neden bunu yapar?
Bakınız dünya Atatürk hakkında neler söylüyor:
“Savaşta Türkiye’yi kurtaran, savaştan sonra da Türk Ulusu’nu yeniden dirilten Atatürk’ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de en büyük kayıptır...” Winston Churchill, İngiltere Başbakanı, 1938
“Benim üzüntüm, bu adamla tanışmak hususundaki şiddetli arzumun gerçekleşmesine artık imkan kalmamış olmasıdır.” Franklin Roosevelt, ABD başkanı
“O, kişisel kazanç ve ün peşinde koşan basit bir diktatör değil, gelecek kuşaklar için sağlam temeller atmaya uğraşan bir kahramandı.” Prof.Walter L.WRIHT Jr., Alman prof.
“Mustafa Kemal yeni Türkiye’nin kalbidir. Eski, yıpranmış bir toplumdan yepyeni, güçlü bir millet yaratmış, eşsiz kişiliğiyle kendini herkese saydırmış, enerjisiyle herkesi kendine inandırmıştır.” Ma Shao-Cheng (Yazar), Çin
Hal böyle iken araştırmadan, sorgulamadan söylenen yalanlara inanan ve bu yalanları savunan insan müsveddelerine laf anlatmaya çalışmak pek ironik!
Yapılması gereken açık. Atamızın izinden köhnece değil, araştırarak, beynimizin gerekliliklerini yerine getirerek, çalışarak gitmek ve hatırasına, inkılaplarına, Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkmak.
Bir de, unutmadan (!) Beynimizin beyinsizlerce yıkanmamasına gerekli özeni göstererek…