“Dünyaya benzemiyor”

NASA çalışanı Dr. Umut Yıldız, “Mars’ta Yaşam Senaryoları Üzerine Telekonferans” adlı söyleşide, Mars’taki toprak yapısının Dünya’daki gibi bir yaşam için uygun olmadığını ifade etti


  • Oluşturulma Tarihi : 22.12.2017 07:35
  • Güncelleme Tarihi : 22.12.2017 07:35
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“Dünyaya benzemiyor”

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Mimarlık Fakültesinin organize ettiği “Mars’ta Yaşam Senaryoları Üzerine Telekonferans” adlı söyleşide, Amerika Birleşik Devletleri’nin uzay programı çalışmalarından sorumlu kuruluşu NASA’nın Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi 4 Türk çalışanından biri olan Astrofizikçi Dr. Umut Yıldız, telekonferans üzerinden konuya dair merak edilenleri anlattı. Uzaktan Eğitim Merkezi (UZEM) Konferans Salonundaki etkinliğe Mimarlık Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd.Doç.Dr. Çağlar Koşun, akademisyenler, Milli Eğitim’de görev yapan öğretmenler ve mimarlık fakültesi öğrencileri katıldı.

Telekonferansta fütüristik (geleceğe yönelik) bakış açısıyla Mars’ta yaşam kapsamında; Mars’a yolculuk, bu gezegende insanlığı nasıl bir mimari yapının beklediği, nasıl bir çevresel ortamda yaşayacakları gibi konular ele alınırken mimarlık öğrencilerine ileriye dönük mimari bir vizyonun kazandırılması amaçlandı. Bunun yanı sıra telekonferans, UZEM aracılığıyla canlı olarak da yayınlandı.

Los Angeles’tan telekonferans yoluyla söyleşisini gerçekleştiren NASA çalışanı Astrofizikçi Dr. Umut Yıldız, Dünya ile Mars arasındaki benzerlikler ve farklılıklara dikkat çekti. Mars’taki atmosfer kalınlığının Dünya’nın yüzde 1’i kadar olduğunu belirten Dr. Umut Yıldız, “Yani Mars’ın atmosferi o kadar ince ki bu durumun çok fazla sonuçları var, örneğin sürtünme çok daha az oluyor. Dünya’nın sahip olduğu bir manyetik alan var. Bu manyetik alan Güneş’ten gelen radyasyon ile Samanyolu’ndan salınan kozmik ışınları engelliyor. Ancak Mars’ta böyle bir manyetik alan kuşağı yok” dedi.

“LAVA TUBE’LER DİKKAT ÇEKİYOR”

Mars’ın yüzeyini kupkuru ve kayalık olarak tanımlayan Dr. Yıldız, gezegenin üzerinde dev volkanların ve derin vadilerin olduğuna işaret ederek şunları dile getirdi:  “Özellikle Mars’ın kutuplarında, Dünya’dakiyle kıyaslanamayacak derecede olsa da yüksek miktarda su var. Bu tabii yaşamla ilişkilendirebileceğimiz en önemli parametrelerden biri. Yaşanılacak mekan olarak da ‘lava tube’ler (lavların oluşturduğu tüneller) dikkat çekiyor. Mars’a gidecek ilk insanların yaşayabileceği yerlerden biri bu lava tube’ler. Yapılan planlara göre insanların buralara girip hayatta kalması düşünülüyor. Neden? Çünkü çok yüksek düzeyde radyasyon var Mars’ın yüzeyinde. Dolayısıyla radyasyona maruz kalmamak için yerin altından yaşamak zorundasınız.”

Söyleşisinde Mars’ta olası bir yaşamda ortaya çıkacak sorunlar ile fiziksel ve teknolojik ihtiyaçlara da değinen NASA çalışanı Umut Yıldız, yiyecek temini için yapılacak çalışmalara yönelik şu ifadeleri kullandı: “Mars’taki toprak yapısı Dünya’daki gibi bir yaşam için uygun değil. İlk yolculuklarda hep yiyecek götürülecek, bitkiler uzun süre seralarda yetişecek. Hydroponics denilen yani topraktan bitki yetiştirme tekniği ve yine aquaponics adı verilen balık yetiştirme metoduyla yiyecek elde edilmeye çalışılacak. Yine toprağı verimli hale getirmek için bazı yiyecekler ve gübreler toprağa karıştırılabilir, Dünya’dan yararlı solucanlar oraya götürülebilir.”

Mars’taki habitat (yerleşme) için fantastik denilebilecek mimari planların düşünüldüğünü söyleyen Dr. Yıldız, NASA’nın bu doğrultuda yapmış olduğu çalışmalardan da örnekler verirken telekonferansının sonunda mimarlık fakültesi öğrencilerinin merak ettiği konulara açıklık getirdi. İHA

Haber Merkezi