Sayfa Yükleniyor...
Teknoloji bağımlığının tehlikeleri konusunda konuşan Yeşilay Genel Başkanı Prof.Dr. Öztürk, Teknoloji bağımlılığı, çocukların iç dünyasının ve hayal gücünün fakirleşmesine neden olabiliyor dedi
Uzmanlar, internet ve teknoloji bağımlılığında tehlike çanlarının çalmaya başladığına dikkati çekerek, internet bağımlılarının yarısında başka bir psikolojik rahatsızlık daha görüldüğünü belirtti. Yeşilay Genel Başkanı Prof.Dr. Mücahit Öztürk, kişinin bilgisayar, tablet veya telefon başında geçirdiği zamanın artmasıyla teknoloji bağımlılığının başladığını ya da başlamak üzere olduğunun anlaşılabileceğini söyledi. Bağımlı kişilerde teknolojiden uzak kalınması halinde huzursuzluk, uykusuzluk ve öfke gibi yoksunluk belirtilerinin ortaya çıkabileceğini ifade eden Öztürk, insanların teknoloji başında geçirdiği zamanla ilgili kontrolü kaybetmeleri ve planlanandan daha fazla teknoloji karşısında kalmalarının söz konusu olduğunu aktardı. Öztürk, zamanın büyük çoğunluğunun fiilen ya da zihnen teknolojiyle meşgul olmasıyla teknolojinin, kişinin iş, okul, aile ve bireysel temizlik gibi sorumluluklarını yerine getirmesinin önüne geçebildiğini söyledi. İnsanların bağımlılık noktasına bir anda gelmediğini, bu sürecin adım adım ilerlediğini ifade eden Öztürk, Teknoloji bağımlılığının arttığına dair ciddi ve önemli işaretler var. Dolayısıyla söz konusu adımların takip ve kontrol edilmesi, bağımlılığın başlamadan önlenmesi ve engellenmesi için çok önemlidir şeklinde konuştu.
İNSANLAR ZARARLI HALE GETİRİYOR
Mücahit Öztürk, insanların, teknoloji kullanımını kendi eliyle zararlı hale getirdiğini belirterek, Teknolojiyi denetimsiz, sınırsız ve amaçsız şekilde, gündelik yaşamın sorumluluklarını aksatacak kadar kullandığımızda kötüye kullanmış oluyoruz. Teknolojik cihazları, telefonlarımızı, tabletlerimizi uzun süreli ve uygun olmayan içeriklerle, fiziksel, sosyal, psikolojik ve zihinsel gelişimi olumsuz etkileyecek biçimde kullandığımızda teknoloji bize zarar vermeye başlar ifadelerini kullandı. Öztürk, teknoloji bağımlılığının çocukların iç dünyasının ve hayal gücünün fakirleşmesine neden olabildiğini, bu durumun, manevi gelişimin zarar görmesine ve çocukların büyüme süreçlerinin yavaşlamasına sebep olduğunu dile getirdi. AA
Haber Merkezi